’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

Eskişehir Türk Ocağı'nda gerçekleştirilen "Savaş, insan ve teknoloji: Askeri sektörün bugünü ve geleceği üzerine" konulu konferansta konuşan Prof.

Eskişehir Türk Ocağı'nda gerçekleştirilen "Savaş, insan ve teknoloji: Askeri sektörün bugünü ve geleceği üzerine" konulu konferansta konuşan Prof. Dr. Gültekin Yıldız, "Teknoloji savaşların süresini kısaltmak yerine çoğu zaman daha yıkıcı hale getiriyor" dedi.

Konferans, Kara Harp Okulu dekanlarından ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Gültekin Yıldız'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Bahse konu konferansta, Osmanlı'dan bugüne uzanan askeri gelenekler, Türkiye'nin jeopolitik konumunu, toplum-ordu ilişkisi, modern savaşın insani ve teknolojik boyutları tarihi bir süzgeçten geçirilerek değerlendirildi. Programda konuşma yapan Prof. Dr. Gültekin Yıldız, Türkiye'nin askeri gücünü yalnızca teknolojiyle değil, insan kaynağı ve toplumsal yapısıyla birlikte değerlendirmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin NATO'daki 2'nci büyük kara gücü olduğu belirten Dr. Yıldız, sivil toplumun askerî konulara uzak kalmasının demokratik denetim ve stratejik bilinç açısından ciddi bir zafiyet oluşturduğuna işaret etti. Modern toplumlarda refah artışı ve şehirleşmenin, genç nüfusta askerî mesleğe ilgiyi azalttığından bahseden Dr. Yıldız, askerlik bilincinin zayıfladığını ifade etti.

"Teknoloji savaşların süresini kısaltmak yerine çoğu zaman daha yıkıcı hale getiriyor"

Dr. Yıldız, konuşmanın önemli bir bölümünde "teknolojinin savaşı belirleyemeyeceği" fikri üzerinde durdu. Makineli tüfek, top, insansız hava aracı ve yapay zeka gibi tarihi örnekleri anlatan Dr. Yıldız, teknolojinin savaşların süresini kısaltmak yerine çoğu zaman daha yıkıcı hale getirdiğine dikkat çekti. Türkiye'nin savunma sanayi hamleleri övülse de teknolojinin insan kalitesiyle desteklenmedikçe yeterli olamayacağını vurgulayan Dr. Yıldız, askerî kapasitenin sürdürülebilirliği için sadece nitelikli mühendis değil, aynı zamanda nitelikli ve şuurlu askeri insan kaynağına ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

"Aile kurumunun zayıflaması ve suç oranlarındaki artış askeri değerlere zarar veriyor"

Türkiye'nin sınır ötesi askeri varlığını, tarihi derinlik ve stratejik savunma mantığıyla açıklayan Dr. Yıldız, Musul'un kaybının Basra'dan, İstanbul'un kaybının Edirne'den başladığına dikkat çekerek savunma hattının ileriye kurulması gerektiğini savundu. Libya, Somali ve Kafkasya'daki askeri angajmanları da bu çerçevede değerlendiren Dr. Yıldız, toplum yapısındaki çözülmelere de değindi. Dr. Yıldız, aile kurumunun zayıflaması, şehirleşme, dijitalleşme ve suç oranlarındaki artışın askeri değerlere zarar verdiğinin altını çizdi. Sosyal medya üzerinden yürütülen bilgi kirliliğine karşı uyanık olunması gerektiği konusunda uyarıda bulunan Dr. Yıldız, milli duruşun ancak gerçek bilgiyle korunabileceğini ifade etti. Dr. Yıldız'ın konuşması, önümüzdeki 10 yılın daha fazla çatışma ve sınama içereceğini, Türkiye'nin ise bu süreçte teknoloji, insan gücü ve tarihî şuur bakımından denge kurabilirse bölgesel süper güç olabileceğini savunması ile son buldu.

Büyük bir ilgili topluluğun takip ettiği toplantının sonunda soru-cevap yapıldı. Eskişehir Türk Ocağı Başkanı Prof. Dr. Nedim Ünal'ın Dr. Yıldız'a şükran beratı ve Orhun Anıtı Kitabesi takdim etmesi ile program sona erdi.

’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

’askeri Sektörün Bugünü Ve Geleceği Üzerine’ Konferansı

Kaynak:Haber Kaynağı

Bu haber toplam 7 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.