Asla Ümidinizi Kaybetmeyiniz
Hüsnü AVCI - Bilecik Şehit Aileleri ve Gazileri Yardımlaşma Dayanışma Dernek Başkanı.
GAZİ; Vatanın ve milletin bağımsız bütünlüğünü, kutsal değerlerini korumak ve kollamak, şanlı ay yıldızlı bayrağın ebediyen dalgalanmasını sağlamak amacıyla kanlarını ve uzuvlarını bu uğurda feda eden kahramanlardır.
Yaşadığımız çağ, teknoloji ve bilim olarak baş döndüren hızla gelişim sağlamakta. Bunun yanında bazı değerlerimizde aynı hızla gerilemekte ve yok olmakta. Vatandaşın millet olmasını sağlayan bir unsur olan manevi duygulara hassasiyet azalmakta bu da bazı duygusal vatandaşlarımızın aidiyet duygularını zedelemektedir.
Asla unutulmaması gerekir ki, bu topraklar 1071'de atalarımızın adım atmasıyla birlikte nice büyük olaylar yaşamış, nice badireler atlatmıştır. Vatan olmak kolay değildir, millî şairimizin deyimiyle bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır, ne güzel özetlemiştir milli şairimiz Mithat Cemal Kuntay. Buradan bir kez daha saygı ve minnetle yad ediyor şükranla anıyorum. Ülkemiz gökten zembille bu hale gelmemiştir, 1071'den bu yana geçmiş bütün fertlerimiz (yani atalarımız) kendisine düşen görevi az çok elinden geleni yaptıkları için bu haldedir.
Bakmayın bugün ihtiyar olan eli ayağı olmayan hor gördüğünüz sadece maaşıyla ilgilendiğiniz, bizim için mi gazi oldu, asker oldu dediğiniz insanlar, onlar asker üniforması giydiklerinde, Bilecikli Ahmet Çavuş, Maraşlı er Ökkeş, Şırnaklı korucu Tatar ülkenin kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına misakı milli sınırlarımızdaki bütün vatandaşlarımız vatani görevini yaparken o üniforma içinde bu gün bize yutturulan Amerikan filmlerindeki, örümcek adam, Süpermen v.s kostümündeki gibi inanılmaz kahramanlardı şahidim.
1998 yazında ben yaralandıktan birkaç ay sonra, birliğim olan 1. Komando Tugayından mayına basmış şehit ve gaziler vardı. GATA'ya helikopter sahasına karşılamaya gittik, Rizeli Hüseyin Ümit, mayına basanlar arasındaydı askere alınıp üniformayı giydiğinde 1.90 civarındaki boyu ile aslan gibi duruşuyla cıva gibi delikanlılığıyla tam bir komandoydu, dosta güven, düşmana korku salıyordu. Hiçbir zaman yüz yüze savaşmaya cesareti olmayan alçak PKK'nın tuzağına basanlar arasındaydı Ümit, GATA'ya geldiğinde 2 bacağı diz üstünden, 2 gözü, 2 kulağı ve sağ eli fonksiyonunu kaybetmiş aynı yeni doğmuş bir bebek gibi gelmişti. 10'larca operasyon geçirdi. Annesi ona kundaktaki bebek gibi bakardı, ben ki bütün silah arkadaşlarım, komutanlarım, ailem çok vahşi ve taş kalplisin demelerine rağmen onu ve annesini gördüğümde kalbim acır içim adeta yüksek bir ateşle dağlanırdı. Annesi babası kardeşleri ailesi yaşıyorsa, sağliklı ve hayırlı ömür geçirmelerini temenni ederim. Konuşmalarımızda vefasızlıktan, duyarsızlıktan bahsederdi, yıl 2004 veya 2005'te o zamanlar Star gazetesi 1.sayfasını tamamen ona ayırmıştı "Ümidimizi kaybettik" diye. Ümit ismini duyduğumda bile hala içim yanar muhakkak google tam tarihi biliyordur. Fakat Google ben ümit diye giremiyorum. Ümidimiz intihar etmişti. Ümidi yazarken fantom ağrılarım bile dayanılmaz bir hal alıyor, Ümidim Allah senin vesilenle bizleri affetsin sen rahat uyu.
Söylemek istediğim, bu ülkenin bütün vatandaşları, bu ülke bugün ayakta ise geçmişleri görevini yaptığından dolayıdır. Gazi M. Kemal Atatürk’ün deyimiyle vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır, bir kez daha önderimizi ve silah arkadaşlarını rahmetle ve saygıyla anıyorum. Siz bizim neler çektiğimizi nerden bileceksiniz, eşekten düşen insanın halini eşekten düşen anlar, yaşlılarımıza ve gazilerimize biraz daha saygı ve hürmetlerimizi artıralım. Unutmayalım ki, gazi vurulunca değil unutulunca ölür. Vatanın kıymetini konum itibarıyla en iyi bilmesi gereken Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır. Suriyelinin spikere söylediği şu röportaj Gaziantep’te, çöp tepelerinin içinde debelenen 15-20 kişilik Suriyeli bir gurupla, bir gazeteci söyleşi yapıyor...
Gazeteci, çöpleri karıştıran Suriyeli bir gence soruyor:
“Suriye’de ne iş yapardın?”
Suriyeli genç içini çekerek:
”Şam’da, giysi mağazam vardı.”
Gazeteci: "Neyi yanlış yaptınız da ülkeniz, dolayısıyla siz bu hale düştünüz?”
Suriyeli genç: "Emperyalizm ve Esat bizi bu hale getirdi dersem eksik söylemiş olurum. Akılsızlığımız bizi bu hale getirdi. Ben Sünni Arap’ım, bizimkiler nüfus olarak Suriye’deki en büyük nüfus, ancak azınlık Aleviler memleketi idare ediyor diye bileniyor, isyan ediyordu. Alevilere düşmanlaştık. Şu karşıdaki arkadaş Alevi Arap’tır, onlarda görünürde memleketi biz idare ediyoruz ama ekonomi bir avuç Hristiyan’ın elinde bu olamaz diye Hristiyanlara düşmanlaştı. Şuradaki arkadaş Kürt’tür. Bizi adam yerine koymadınız diye Alevi Sünni farkı gözetmeksizin Araplara düşmandı. Şu arkadaş Türkmen’dir, niye bizim esamemiz okunmuyor diye Araba, Kürde düşmandı. O çöp çuvalını taşıyan Yezididir ve Müslümanlara içten içe husumet taşıdı. Anlayacağınız biz birimize o kadar düşmanlaştık ki, emperyalistlerin işini kolaylaştırdık ve birbirimizi boğazlamaya başladık. Hal böyle olunca bugünkü sonuç ortaya çıktı. YANİ ANLAYACAĞINIZ SURİYE'DE KENDİ EVİMİZDEKİ SOFRADA BİR ARAYA GELEMEDİK AMA GAZİANTEP ÇÖPLÜĞÜNDE BİR ARAYA GELDİK, BU HÂL AKILSIZLIĞIMIZIN BİR SONUCUDUR!" onun için gelin canlar, bir olalım, iri ve diri olalım aramızdaki fitne ve fesatları kaldıralım, İleri bakalım.
!9 Eylül Gaziler Günü vesilesiyle başta gazi M. Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bütün geçmiş gazilerimiz ve atalarımızı rahmet ve minnetle anıyor, yaşayan gazilerimize sevdikleriyle beraber nice mutlu ve huzurlu hayatlar diliyorum.
Hüsnü AVCI - Bilecik Şehit Aileleri ve Gazileri Yardımlaşma Dayanışma Dernek Başkanı
Bu haber toplam 738 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.