'AYRIM YAPMAYIN!'
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci;"Bilecik'teki bir sendikanın şube yönetim kurulu üyelerinin tamamı idari yönetici" dedi.
Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, temaslarda bulunmak üzere geldiği ilimizde önemli açıklamalarda bulundu. Genel Başkan Kahveci, Türkiye'nin içinde bulunduğu süreçte sendikalar arası ayrımın ülkeye hiçbir katkısının olmayacağını dile getirdi.
'PARALEL SENDİKA YAPILANMASINA MÜSAADE EDİLMEMELİ!'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sendikalar arasında ayrım yapılmaması yönündeki söylemleri üzerinden değerlendirmelerde bulunan Genel Başkan Kahveci,"Artık Türkiye zor bir süreç içinde. 15 Temmuz'da eli kanlı düşmanlar bu ülkenin birliğine beraberliğine kastetti. O süreçten sonra sıkça tekrar edilen Yeni Kapı ruhunu yaşatalım. Birlik, beraberliğimizi pekiştirelim, ayrılığa fırsat vermeyelim. Sendikalar arasındaki ayrımı kaldıracağız. Devletin içerisinde paralel bir örgüt yapılanmasına, paralel bir sendika yapılanmasına asla müsaade edilmemeli.
'BİR SENDİKANIN YÖNETİM KURULU ÜYELERİNİN TAMAMI YÖNETİCİ'
Bugün Bilecik'teyiz. Bilecik'teki bir sendikanın şube yönetim kurulu üyelerinin tamamı idari yönetici. Bu ilde onlarca sağlık çalışanı var. Eğitim almış, bilgisi, tecrübesi, ehliyeti var. O zaman bu insanlar neden göreve getirilmiyor? Yetersiz mi bu insanlar? Eğer biz bu ülkede kardeşlik hukukunu yaşatmak istiyorsak buna dikkat edeceğiz. Sağlık yöneticileri dikkat edecek.
Sayın Cumhurbaşkanı 'Ayrım yapılmayacak' derken bazı yöneticilerin sendikalar arasında böyle bir ayrım yapmasını doğru bulmuyoruz. Bu ülkenin hayrına da değil. Ehil insanlar bu ülkenin yönetimine gelsin, hiçbir insanımız ayrıma tabi tutulmasın. Türkiye bundan çok şey kaybetti" dedi.
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, beraberindeki heyetle birlikte ilimizde bir dizi temaslarda bulundu. Yoğun Bilecik programına Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Burak Öztop'u ziyaret ile başlayan Genel Başkan Kahveci, ziyaret çıkışı gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Genel Başkan Kahveci, birçok noktaya dikkat çekti. Sağlık çalışanlarının aldıkları ücretlerden, yıpranma payı taleplerine kadar çeşitli konularda açıklamalarda bulunan Kahveci şunları kaydetti:
"Türkiye'de 500 bin civarında sağlık çalışanı var. Çok zor şartlar içerisinde hizmet veriyorlar, büyük fedakarlıklar gösteriyorlar. Kapasitelerinin üzerinde hizmet veriyorlar. Bu hizmetlerinin, emeklerinin karşılığını aldıklarını hiçbir sağlık yöneticisi ifade edemez. Biz, hekiminden hizmetlisine, hemşiresinden memuruna kadar arkadaşlarımız çok daha iyi şartlarda hizmetleri yürütsünler istiyoruz. Alın terlerinin karşılığını alsın istiyoruz.
'TEMEL ÜCRETLERİN İYİLEŞTİRİLMESİ GEREKİR'
Bu çerçevede bakanlıktan çözülmesini istediğimiz taleplerimiz var. Temel ücretlerin mutlaka iyileştirilmesi gerekir. Sayın Bakan zaman zaman açıklama yapıyor ama bugüne kadar çok fazla mesafe katetmiş değiliz. Şu an itibariyle sağlık çalışanlarının ortalama ücretlerine baktığınız zaman 2 bin 700 lira gibi bir ücret alıyorlar. Döner sermayeden de gelir veriliyor ama son yıllarda sağlık çalışanları artık o performans ücreti adı altında alınan ücretlerden faydalanamıyorlar. Onun için bu ücretlerin mutlaka yeniden güncellenmesi gerekir.
Türkiye Kamu-Sen olarak yoksulluk sınırı ile ilgili çalışmamızı yayınladık. 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 5 bin liranın üzerine çıkmış durumda. Dolayısıyla sağlık çalışanları aldıkları ücretlerle geçim sıkıntısı yaşıyorlar. Bununla beraber bu döner sermayelerin yeniden güncellenmesi gerekir. Bakanlığın bir çalışma yaptığı bilgileri var. İnşallah çalışanlar lehine bir çalışma ortaya koyulur.
'YIPRANMA PAYI YILAN HİKAYESİNE DÖNDÜ'
Yılan hikayesine dönen sağlık çalışanlarının beklediği yıpranma payı var. Sayın Cumhurbaşkanı 2014 yılında 5 yıla bir yıl fiili hizmet verileceğini söyledi. Gerekçe olarak sağlık çalışanlarının çalıştığı zor şartlar gösterildi. Referandumdan önce tekrar gündeme geldi. Durumla ilgili çalışmaların yapıldığını duyuyoruz ancak bu fiili hizmetle ilgili yapılan çalışma mutlaka bizim taleplerimizi karşılamalı. Yani sayın Cumhurbaşkanı 5 yıla 1 yıl fiili hizmet verileceğin söyledi. Bu sağından solundan çekiştirilerek kuşa çevrilirse bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bir önceki bakan sayın Müezzinoğlu'nun hazırladığı bir taslak vardı eğer öyle bir taslak gelirse biz kabul etmeyiz. Sadece nöbet tutanların fiili hizmetten yararlandırılacağı bir sistem son derece yanlıştır. O taslağa bakarsanız bir sağlık çalışanı 5 yıl fiili hizmet alabilmesi için 82 yaşına kadar çalışması gerekiyor. Bu bizim aklımızla alay etmek anlamına gelir. Onun için sayın Cumhurbaşkanının ortaya koyduğu tavrı karşılayacak bir düzenlemeye ihtiyaç var.
'PARALEL SENDİKA YAPILANMASINA MÜSAADE EDİLMEMELİ'
Sayın Cumhurbaşkanımız sendikalar arasında ayrım yapılmaması ile ilgili bir şeyler söyledi. Sayın bakan da bunu destekler söylemlerde bulundu. Artık Türkiye zor bir süreç içinde. 15 Temmuz'da eli kanlı düşmanlar bu ülkenin birliğine beraberliğine kastetti. Onların canı cehenneme. O işin içerisine giren herkes hak ettiği cezayı alsın ama masumlar elbette ayıklanmalı. O süreçten sonra sıkça tekrar edilen Yeni Kapı ruhu yani birlik, beraberliğimizi pekiştirelim, ayrılığa, gayrılığa fırsat vermeyelim. Fırsat vermeyeceksek önce sendikalar arasındaki ayrımı kaldıracağız. Senin sendikan, benim sendikam devri geçti. Devletin içerisinde paralel bir örgüt yapılanmasına, paralel bir sendika yapılanmasına asla müsaade edilmemeli.
Bugün Bilecik'teyiz. Bilecik'teki bir sendikanın şube yönetim kurulu üyelerinin tamamı idari yönetici. Bu ilde onlarca sağlık çalışanı var. Eğitim almış, bilgisi, tecrübesi, ehliyeti var. O zaman bu insanlar neden göreve getirilmiyor? Yetersiz mi bu insanlar? Eğer biz bu ülkede kardeşlik hukukunu yaşatmak istiyorsak buna dikkat edeceğiz. Sağlık yöneticileri dikkat edecek.
'EHİL İNSANLAR YÖNETİME GELSİN'
Sayın Bakan Erzurum'da Türkiye Kamu-Sen il binasını ziyaret etti. Sendikalar arasındaki hiçbir ayrımı kabul etmediklerini söyledi. Bunun da teminatının kendisi olduğunu söyledi. Sayın Bakan bunu derken başka yöneticilerin farklı bir tavır içerisine girip sendikalar arasında böyle bir ayrım noktasına getirmesini doğru bulmuyoruz. Bu ülkenin hayrına da değil. Ehil insanlar bu ülkenin yönetimine gelsin, hiçbir insanımız ayrıma tabi tutulmasın. Türkiye bundan çok şey kaybetti. Herkese eşit mesafede bir kamu yönetimi modelini ülkemize kazandıralım. Bu ülkemizin faydasınadır diye düşünüyorum.
'1 MAYIS'LARDA EMEĞİN HAKKINI KONUŞMALIYIZ'
Son olarak önümüzdeki Pazartesi günü 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü. Kamu görevlileri içinde işçilerimiz içinde tatil ilan edildi. Biz bu sene Türkiye Kamu-Sen olarak Eskişehir'deyiz. Tüm çalışan arkadaşlarımızı, alnının teriyle nafakasını kazanan her insanımızı oraya davet ediyoruz. Gelin güzellik içinde sorunlarımızı dile getirelim. Biz orada sözleşmeli çalışmadan, iş güvencesine kadar hekimin, hemşirenin, öğretmenin , 4C'linin kısacası her kesimin sorunlarını dile getireceğiz. 1 Mayıs'ta artık Türkiye'de görüntü kaosun karmaşasının olduğu bir görüntü olmasın. Öyle bir atmosferin içerisinde kendi meselelerimizi gündeme getiremiyoruz. 1 Mayıs'larda emeğin hakkını konuşmalıyız. Onun için sendikalar bu konuda duyarlı olsun hem de kamu yöneticileri böyle bir ortamın oluşmasına fırsat versin.
Kaynak:Ahmet MEŞE
Bu haber toplam 4068 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.