BİLECİK’TE HIDRELLEZ

Milleti oluşturan, toplumu bir arada tutan ortak değerlerdir. Hıdrellez tören ve şenlikleri de bu özelliği haiz olup Türk Milleti’nin kadim geleneklerindendir. Baharı karşılama, tüm toplumlarda olduğu gibi Türk Milleti tarafından da fazlaca önem atfedilen bir konu olmuştur. Ekonomisi hayvancılık ve tarıma dayalı milletler baharın gelişini, doğanın uyanışını çok daha coşkulu karşılamışlardır. Bu kutlamalara dair Orta Asya’da 21 Mart tarihi yani Nevruz genel kabul görse de; İslamiyet’in kabulü ve diğer milletlerle etkileşim sonucu 6 Mayıs tarihi öne çıkmaktadır.

Hıdırellez, ölümsüzlüğe ulaşmış Hızır ve İlyas peygamberlerin bir su kenarında veya gül
ağacı altında buluşma günü olarak bilinir. “Hızır karalarda, İlyas ise denizlerde zor durumda
kalan insanlara yardıma koşar” inancı, bu bayramı kutlayan bütün toplulukların ortak
kültür değeridir. Türkler kara toplumudur. Bu bakımdan Orta Asya’dan Balkanlara kadar
ermiş bir kişilik olarak manevî hayatımıza yerleşmiş olan Hızır’ı, bizim dünyamızda öne
çıkarmaktadır. Hıdrellez bu yönü ile dertlerden kurtulmak için bir fırsat, isteklere ulaşmak için bir vesiledir. Nitekim Bilecik’te de bu durum gül ağacının dibine para gömmekten, gül dalları arasına beşik yapmaya kadar çok çeşitli örnekler göstermektedir. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurfeddin Kahraman ve Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Refik Arıkan bu konuda yayınladıkları çalışma ile ilimizdeki Hıdrellez kutlamalarına dair çok ilginç örnekleri ortaya koymuşlardır.

Hıdrellez diğer taraftan Bilecik’te “Şifalı Pilav” demektir. Herkesin katkı sunması ile hazırlanan pilav, Bilecik’te birliğin, dostluğun ve kardeşliğin sembolüdür. Komşu köylerin buluşma vesilesi, yeni dostlukların oluşma sürecidir pilav. Pilavın ilimizdeki önemine dair hocalarımız Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Refik Arıkan ve MYO Gıda Teknolojisi Öğretim Görevlisi Mesut Kaplan’ın “Bilecik: Şifalı Pilav” başlıklı çalışmaları da oldukça ilgi çekicidir. “Bir İlin Tabaktaki Kimliği” başlıklı proje ile 81 ilimize dair en yaygın yemeklerin bir kitapta toplanması sağlanmış ve hocalarımız da bu çalışma dâhilinde “Bilecik Şifalı Pilavı”nı tüm Türkiye’ye tanıtmışlardır.