BŞEÜ'DE VAHİM İDDİALAR

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi’nde yaşanan yönetim değişikliğinin ardından ortaya atılan iddiaların ardı arkası kesilmiyor. Üniversite yönetimine yönelik en sert eleştirilerin başında ise şahsa münhasır kadrolaşma iddiaları geliyor.

Bu bağlamda, ortaya atılan iddiaya göre; BŞEÜ Osmaneli Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Harun Mindivan’ın eşi Yrd. Doç. Dr. Ferda Mindivan yaklaşık 2 yıldır hiçbir derse girmiyor ancak maaşını tıkır tıkır alıyor. Ferda Mindivan aynı zamanda Makine Mühendisliği bölümü öğrencisi olmakla beraber kadrosu Bozüyük MYO’da. Fakat bayan Mindivan, Biyoteknoloji  Araştırma ve Uygulama Merkezine yani kampüs içerisinde bir birime rektör tarafından görevlendiriliyor. Bunun sebebi ise Ferda Mindivan’ı ilçeye gidip gelmekten kurtarmak, eşine ve öğrencisi olduğu bölümün yanı başına getirmek olduğu öne sürülüyor.

Öte yandan, üniversite yönetiminin Mindivanlar için yaptığı bu şahsa münhasır uygulamalar bazı çevrelerin tepkisini alarak şu soruların cevapları isteniyor;

YÖNETİME YAKIN İSİMLER KAYIRILIYOR MU?

-Kimyacı olan bayan Mindivan neden mühendislik fakültesine, fen-edebiyat fakültesi kimya bölümüne veya meslek yüksekokulu kimya bölümüne görevlendirilmiyor da Biyoteknoloji Merkezi’ne görevlendiriliyor?

-Bu merkez ne iş yapıyor, kimyacının burada ne işi var?

-Üniversitede kimyacı bir yardımcı doçent varken üstelik derse girmiyorken neden 29.09.2017 tarihinde meslek yüksekokulu kimya bölümüne öğretim görevlisi alınıyor? Buraya alınan kimyacı öğretim görevlisi kim? Neden hiç öğrencisi olmayan muhtemelen bir süre sonra kapatılacak MYO kimya bölümüne öğretim görevlisi alınıyor? Bu kadro neden başka bir birimde değerlendirilmiyor? Neden müracaat şartları belli bir kişiye göre belirlendi?

DEVLETİN MALI GELİR KAPISI MI OLDU?

Ayrıca; Harun Mindivan’ın Teknoloji Transfer Ofisi koordinatörü olduğu öğrenildi. Harun Mindivan’ın firmalara, BEBKA, TÜBİTAK, SANTEZ gibi kuruluşlara projeler yaparak hatrı sayılır bir gelir elde ettiği iddia edildi. Teknoloji Transfer Ofislerinin ‘Üniversitelerde üretilen bilgi ve teknolojinin, uygulamaya dönüştürülerek ticarileştirilmesi’ felsefesiyle kurulduğu düşünüldüğünde Harun Mindivan’ın yaptıkları bir başka çelişkiyi daha doğuruyor. TÜBİTAK tarafından desteklenen 1513 proje içerisinde BŞEÜ’nün isminin dahi geçmemesi ise kayıtlarda ortaya çıkıyor.

KİM KORUYUP HİMA EDİYOR?

Üniversitede, bu ve buna benzer daha birçok olayların yaşandığı öne sürülürken ‘Bunları kim koruyup hima ediyor?’ sorusu bekleyen diğer sorulardan birisi.

DEVLET POLİTİKASINA AYKIRI HAREKET

Öte yandan, Teknoloji Transfer Ofisi’nden yapılan bir duyuruda, İsrail’de kurulu olan bir şirketin ortak aradığının duyurulması yoğun tepkilere neden oldu. Duyarlı çevreler, Müslüman aleminin Kudüs etrafında birleşirken ecdadın ismini taşıyan üniversitenin İsrailli bir firmanın reklamını yapması adeta bardağı taşıran son damla oldu.

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi’nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin İsrail politikasına aykırı tavır sergilemesine üniversite yönetiminden makul bir açıklama gelmesi bekleniyor.