KUR'AN

Kur'an, Hz. Peygamber’e 23 yıllık sürede parça parça nazil olmuş, İslam’ın temel iki kaynağından biridir. Vahyedilen ayetler, bir taraftan hemen yazıya geçirilirken, diğer. taraftan da sahabelerce ezberlenmiştir. Ramazan aylarında Cebrail (as) ile Hz. Peygamberin karşılıklı mukabele yaptıkları rivayet edilmiştir. Surelerin sıralanması ise Hz. Peygamber tarafından yapılmıştır. Dört halife döneminde gerek dinden dönemlere, gerek diğer milletlere karşı yürütülen savaşlarda Kur’an’ı ezberleyen çok sayıda hafızın şehit olması üzerine, yazılı bütün Ku'ran ayetleri, Hz. Ebubekir zamanında bir araya getirilerek toplanmış, bu nüsha annelerimizden Hz. Hafsa’ya teslim edilmiştir. Hz Osman döneminde ise toplanan bu sayfalar Hz. Hafsa’dan alınarak yazıya geçirilmiş ve çoğaltılmıştır. Bugün, Hz. Osman döneminde yazılmış olan Kur’an nüshalarından birisi Topkapı müzesinde sergilenmektedir. 5-6 kadarı da farklı dünya kütüphanelerinde sergilenmektedir. Kur’an, günümüze kadar hem hafızların ezberlemesi ve ezberletmesi şeklinde şefevi (ağızdan ağıza) devam eden bir gelenekle, hem de yazılı olarak inkarı mümkün olmayan bir doğrulukla ulaşmıştır. Dünyanın neresinde olursa olsun ilk dönem nüshaları da dahil olmak üzere basılı ve elyazması Kur’an’lar arasında bir farklılık bulunmamaktadır.

Kur'an, insanların anlaması ve onunla doğru yolu bulması için indirilmiş, mesajı ayırım gözetmeksizin herkesi kapsayan bir kitaptır. İnsanları, ayetleri üzerinde düşünmeye çağırarak bilgiyi daima ön planda tutmuştur. Müslümanların düşüncelerini ve yaşantılarını ölçebilecek bir mihenk taşı olmuştur. İdeal toplumu ve insanlar arasında huzur ve saadeti temin için inanç, ibadet, ahlak ve muamelat gibi konularda genel kurallar koymuştur.

Kur'an kendini birçok ayette değişik yönleri ile tanıtmakta ve nasıl bir kitap olduğunu bizlere bildirmektedir. İnsanlığın yolunu aydınlatan, müjdeleyici, uyarıcı ve uyulması gereken bir kitaptır. “Kendisinde şüphe olmayan bu kitap (Allah'tan) sakınanlar için bir hidayet rehberidir.” (Bakara, 2). “İşte bu (Kur'an) mübarek bir kitaptır. Onu biz indirdik. Ona uyun, Allah'tan sakının ki size rahmet edilsin.” (En'am,155). Ta.Sin. Bunlar Kur'an'ın açıklayan kitabın ayetleridir. Namazı kılan, zekatı veren ve ahirete de kesin olarak iman eden mü'minler için bir hidayet rehberidir.” (Neml, 1-2). “Elif. Lam. Ra. (Bu Kur'an), Rabblerinin izniyle insanları karanlıktan aydınlığa, yani her şeye galip ve övgüye layık olan Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır.” (İbrahim, 1). “Bu kitap, müjdeleyici ve uyarıcıdır.” (Fussilet, 4).

Kur'an, mükemmelliğini ve benzeri ortaya konulamayacak bir kitap olduğu iddiasını asırlar boyunca aksini söyleyenlere meydan okuyarak sürdürmektedir. “Eğer kulumuza (Muhammed'e) indirdiğimiz (Kur'an) konusunda şüphe içindeyseniz ve (iddianızda) doğrulardan iseniz Allah'ın dışında, insanlardan ve cinlerden bütün yardımcılarınızı çağırın da onun bir suresinin benzerini getirin.” (Bakara, 23). “Ant olsun! Bu Kur'an'ın bir benzerini ortaya koymak üzere insanlar ve cinler bir araya gelseler, bir birlerine destek olsalar onun benzerini getiremezler.” (İsra, 88).

Kur'an, hükümlerinde akılcılığı öne çıkaran, bilgi yüklü bir kitaptır. Dikkat edildiğinde birçok ayet; “Umulur ki düşünürsünüz”, “ Umulur ki fikredersiniz”, “Umulur ki hatırlarsınız” şeklinde sonuçlanarak aklı öne almaktadır. “Bu Kur'an çok mübarek bir kitaptır. Onu sana indirdik ki ayetlerini düşünsünler ve akl-ı selim sahipleri öğüt alsınlar.” (Sa'd, 29). “Apaçık kitaba and olsun ki biz, anlayıp düşünmeniz için onu Arapça bir Kur'an kıldık” (Zuhruf, 2-3). “Hakikaten biz bu Kur'an'da insanlar için her şeyi sayıp dökmüşüzdür.” (Kehf, 54; Bkz. Zümer, 27; Rum, 58). “Muhakkak ki biz bu Kur'an'da insanlara her türlü misali çeşitli şekillerde anlattık. Fakat insanların çoğunluğu ancak inkar ederler.” (İsra, 89).

Kur'an’da, insanlık için evrensel değerler diyebileceğimiz her konuda hükümler bulunmakta, bu hükümler çiğnendiğinde toplumların ne ile karşı karşıya oldukları da açık olarak belirtilmektedir. Her getirilen yasağın gerekçesi verilirken, yapılması emredilenlerin de kazandıracakları anlatılmaktadır. Daha önceki dönemlerde yaşamış toplumlar ve onlara gelen peygamberlerin hayatlarından örnekler verilerek yok olma sebepleri üzerine dikkat çekilmektedir. Dünya ve ahiret huzurunu kazanabilmek ve uyumlu yaşayabilen bir toplumu oluşturmak için uyulması gereken evrensel kurallar sıralanmaktadır.