MİNDİVAN’A CEVABIMIZDIR!

Gazetemizde ve haber sitemizde yer alan ‘BŞEÜ’de Vahim İddialar’ başlıklı haberimizde adı geçen BŞEÜ Osmaneli Meslek Yüksekokulu Müdürü ve BŞEÜ Teknoloji Transfer Ofisi Koordinatörü Prof. Dr. Harun Mindivan, kendisi ve eşi hakkındaki iddialarla ilgili açıklamada bulundu. Harun Mindivan’ın açıklamasını noktasına virgülüne dokunmadan kamuoyu ile paylaşmamızın ardından tarafımıza yeniden bir cevap hakkı doğdu. 

Buna istinaden; Harun Mindivan’ın açıklamalarına cevap niteliğinde bir takım hususları kamuoyu ile paylaşma gerekliliği ortaya çıktı.

Öncelikle; bahse konu haberimizde Harun Mindivan’ın kendisinin ve eşinin hedef olduğu algısına bürünmesinin yanlış olduğuna dikkat çekerek içinde bulundukları usulsüz durumlarda üniversite yönetiminin asıl sorumlu mercii olduğunu hatırlatmak isteriz. 

AÇIKLAMAYA CEVABIMIZ

Mindivan, tarafımıza gönderdiği açıklamada, eşinin derse girmediği dönemlerde doğum izinli olduğunu belirtiyor. Ancak Ferda Mindivan’ın dönem bazında verdiği haftalık ders saatlerine bakıldığında doğum sonrası 2017-2018 yılı içerisinde ders almadığı görülmekte. 2018 Şubat – 2018 Haziran dönemi içinde ders almayan Ferda Mindivan bu dönemde yüksek lisans öğrencilerine yönelik ders almış görünüyor. Ancak bu yüksek lisans dersleri akademisyenlerin haftalık en az alması gereken 8 saatlik ders yüküne dahil değildir. 

Harun Mindivan açıklamasının devamında; Ferda Mindivan’ın Bozüyük Meslek Yüksekokulundaki Çevre Koruma ve Kontrol bölümünde yeterli öğrenci olmadığından kapatıldığını ve Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezinde görevlendirildiğini söylüyor. 

Haberimizde bizde zaten aynı durumdan bahsediyoruz. Kimyacı olan Ferda Mindivan’ın Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezinde görevlendirileceğine; MYO Kimya Bölümü’nde değerlendirilebileceğine dikkat çekiyoruz. Çünkü üniversite bünyesinde bir kimyacı varken MYO Kimya Bölümü’ne başka bir alım gerçekleşiyor. İnsan kaynaklarının etkin kullanılmadığını ifade ederek bunun nedenini soruyoruz. Üniversite yönetimi gereken açıklamayı yapabilir. 

Teknoloji Transfer Ofisi Koordinatörlüğü görevini yürüten Harun Mindivan projelerden elde ettiği bir gelir olmadığını beyan ediyor. Ancak Mindivan burada da durumu yanlış değerlendiriyor. Çünkü haberimizde Teknoloji Transfer Ofisi’nin çalışma prensibine uygun çalışmadığından ve Mindivan’ın başında bulunduğu kurum tarafından herhangi bir bilgi veya teknoloji üretilmediğine atıfta bulunuluyor. 

Ayrıca Mindivan’ın elde ettiği gelir; elbette bir işin yapılması ve fatura kesilerek ücreti ödenmesi anlamında değil. Örnek vermek gerekirse; İlimizde bir sanayici TÜBİTAK’tan destek almak istiyor ve bunun için proje hazırlaması gerekiyor. Bu proje hazırlanması aşamasında Mindivan’dan destek alıyor ve Mindivan’da verdiği hizmetin karşılığını alıyor olabileceği düşünülüyor. 

Buradaki asıl mesele BŞEÜ Teknoloji Transfer Ofisi’nin başında bulunan kişi üniversite adına hiçbir çalışma gerçekleştirmiyor ve BŞEÜ TÜBİTAK’ın desteklediği kurumlar arasında yer almıyor. Mindivan’ın piyasaya proje yapmak yerine üniversiteyi paydaş konumuna getirerek bu yönde çalışmalar yapması gerekiyor. Bulunduğu makamdan kendisine ek bir maaş elde edip etmediği bilinmezken; bulunduğu görevin çalışma prensiplerine uygun olarak bilgi ve teknoloji üreterek bunları ticari bir kazanca dönüştürmeli. Öyle ki; Mindivan kendi açıklamasında Teknoloji Transfer Ofisi olarak herhangi bir çalışma içerisinde olmadıklarını kendisi ifade ediyor.  

Mindivan’ın açıklamasının son bölümünde bahsettiği konu ise Teknoloji Transfer Ofisi’nce duyurulan İsrail kökenli bir firmanın ortak arayışı duyurusu ile ilgili. Mindivan bununla ilgili bu duyuruyu yapma zorunluluğu olduğunu belirtiyor. İsrail gibi başkaca ülkelerin duyurularının da yayımlandığını ifade ediyor. 

Dünya konjonktürünün İsrail ile ilgili geldiği çizgi belli iken, Ata toprağı, ecdadın ismini taşıyan üniversitemizin İsrail ile dolaylı yoldan bir bağlantıda olması vicdanları derinden yaralamıştır. Siyonist ve katil bir devletin üniversitemiz sayfalarında kendine yer edinmesi kamuoyuna tarifi yapılamaz bir acının fotoğrafıdır.  

NOT: Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesindeki iddialara ilişkin haberlerimizin ardından Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK)'ün konularla ilgilendiği tarafımıza bilgilendirilmiştir.