Orhan Şişman 'Ben de Varım' dedi

Bilecik’in tanınmış isimlerinden ve Ak Parti’de uzun yıllar siyaset yapmış Orhan Şişman, Ak Parti’den Bilecik Belediye Başkan aday adaylığı başvurusunu yaptı.

Ak Parti, parti binasında gerçekleşen toplantıda merkez, ilçe ve köylerden gelen pek çok eş dost ve partilinin yoğun katılımıyla gerçekleşen toplantıda ilk konuşmayı İl Başkanı Serkan Yıldırım yaptı.

Serkan Yıldırım konuşmasında Filistin’de yaşanan olayların aday adaylık süreçlerini de etkilediğini ifade etti.

Başkan Yıldırım konuşmasında;

“Bugün Orhan Şişman abimizin aday adaylık müracaatı için buradayız. Önümüzde bir seçim süreci var, 2023 hedeflerinde Cumhurbaşkanlık seçimlerini atlattık, aldık.

Şimdi 31 Mart’ta bir seçim var, o seçimle de inşallah taçlandırarak, hem ilimize hem ülkemize katkılar sağlayacağız. Bildiğiniz gibi Filistin’de birtakım olaylar yaşanıyor, İsrail zulme devam ediyor, İnşallah bunların da üstesinden geleceğiz. Bu yaşanan süreçten dolayı biraz aday adaylıklarımız gecikmeli başladı. İnşallah önümüzde ki hafta pazar günü temayül yoklamalarını yaparak, sonra genel merkezimizde oluşturulan komisyonla aday adaylarımız belli olacak. Bildiğiniz gibi partimizde bir bayrak yarışı var, bu yarışta inşallah kazanacak aday kim olursa biz de ona hep birlikte desteğimizi sağlayacağız, hep birlikte omuz omuza çalışacağız.” İfadelerini kullandı.

Başkan Yıldırım’ın ardından sözü alan Orhan Şişman halkın desteği ile bu yola çıktığını vurguladı.

Orhan Şişman gerçekleştirdiği konuşmada şu ifadelere yer verdi;

“Öncelikle bize bu imkanı tanıyan il ve ilçe başkanlarımıza ve teşkilat mensuplarına teşekkürlerimi iletiyorum. Bu Ak dava 22 senelik bir dava. Bizler Bilecik’te yaklaşık 34 yıldır bu siyasi hayatın içerisinde mücadele eden bir kardeşiniziz. Bu 22 senelik süre zarfında burada emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Cumhuriyetimizin ikinci asrını yaşıyoruz. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere buna Türkiye yüzyılı diyoruz.

İnşallah Türkiye yüzyılında, bugün dünya coğrafyasına baktığımızda artık dünyadaki var olan sistemlerin batı medeniyetinin bir çöküşe gittiğini hep beraber görüyoruz. Dünyanın yükü çok ağır. Bir taraftan komünizm dediler, çöktü. Bir tarafta kapitalizm dediğimizin artık ayakta duracak hali yok.

Niçin Türkiye yüzyılı? Biraz dünyaya baktığımızda, dünyadaki mazlumlara baktığımızda İslam coğrafyasına baktığımızda herkes Anadolu’ya bakıyor. 400 çadırla Söğüt’e gelen Osmanlı’nın kurduğu ecdadın evlatlarına bakıyor dünyanın mazlumları, masumları.

Bizim şunu bilmemiz lazım, biz büyük bir milletin evlatlarıyız, büyük bir medeniyetin çocuklarıyız. Bunu bilmemiz lazım. Türkiye’de AK Parti iktidarı pek çok şey yaptı. Onları sayacak değilim. Milli mücadeleden, sağlıktan, eğitimden, üniversiteden, mavi marmarada, mavi vatanda, Libya’da, Karabağ’da dünyanın her bir tarafında yaptıklarını sayacak değilim. Ama Ak Parti’nin bu millete verdiği en kıymetli şey dünyada mazlum halkına, İslam coğrafyasına güven verdi.

Eskiden siz yapamazsınız diyenler, artık şunu diyorlar; Türkiye her şeyi yapabilir. Şu anda ordumuz uzay ordusu kuruyor desem ne dersiniz? Eskiden bize bunlar hayaldi. Eskiden bize diyorlardı ki siz bu topraklarda kiracısınız, ev sahibi biziz diyorlardı.

Biz de diyoruz ki bu ülkenin 85 milyon evladı bu toprakların sahibidir ve bu topraklar kendisine aittir diyoruz. Bu noktaya geldik. 15 Temmuz’da bu millet vesayetin belini kırdı. Batı medeniyeti güce dayalı bir medeniyettir onlar ancak güçten anlar haktan, adaletten, vicdanından, insaftan anlamazlar. Peki bunları kim yapacak? Türkiye Cumhuriyeti Devleti yeni yüzyılında büyük Türkiye yolunda bizler yapacağız, sizler yapacaksınız.

Ertuğrul Gazi dedemiz bu topraklara gelirken Söğüt’e gelirken gönlünde taşımış olduğu o heyecanı, azmi, samimiyeti, imanı bugün bu toplum taşıyor.

Bizim medeniyette siyasetin de bir tarifi var. Siyaset bir insanın doğumundan ölümüne kadar doğdu dünyaya geldi, bu aralık içerisinde haklarının korunması, kollanması ve verilmesi adına yapılan mücadelesinin adıdır siyaset. Bizim medeniyetimizde bunu yaparken partisi sorulmaz, meşrebi, mezhebi sorulmaz, ırkı sorulmaz fakir mi zengin mi sorulmaz, dini bile sorulmaz. Hak, hak sahibine teslim edilir. Biz siyaseti böyle anladık ve böyle olması için, böyle tatkik edilmesi için de siyasetin içerisinde mücadelemizi devam ettiriyoruz.”

Sözlerine Karadağ ziyaretinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın destek verdiği bazı yerlerden bahsederken, bununla gurur duyduğunu dile getiren Orhan Şişman şöyle devam etti;

“Bizler böyle bir davanın böyle bir hareketin mensuplarıyız. Orhan Şişman olarak neden aday oldum? Burada aday olan kardeşlerimin hepsine teşekkür ediyorum. 33 senedir bu memlekette siyasetin içinde oldum. Bilecik’in bütün köylerine defalarca gittik, farklı zaman ve sebeplerle gittik. Şu anda bu köylere gittiğimizde yiyecek ekmeğimiz, yatacak yatağımız, dostlarımız var.

Birileri der ki, siyaset insanı yıpratıyor. Ben buna inanmıyorum. Niçin ve nasıl yaptığına bağlı. Dostlarımız var, bunu siyasi bir sermaye olarak düşünün. Bu şehri tanıyoruz, bu şehrin insanlarını tanıyoruz. Bu şehrin ihtiyaçlarını biliyoruz. Bunların nasıl çözüleceği konusunda derdimiz var. İşte bu dert sahada arkadaşlarımızla, kardeşlerimizle, sizlerle sizler ile istişare ettiğimizde aday adayı olmamız noktasında böyle bir talep geldi. Orhan Şişman durup dururken, kendi başına çıkıp aday olmadı. Böyle bir talep vardı.

Rabbim hakkımızda hayırlı olanı versin. Eğer il teşkilatımız, Ankara, saha derse ki Orhan Şişman adayımızdır, ateşten bir gömlektir. Ya Rab kolay eyle der, ayaklarımızı kaydırma der bu yola çıkar besmele çekeriz. Olmazsa, böyle bir şey kader planımızda yoksa, başka bir kardeşimizin kaderinde varsa bu davanın insanı olarak her zamanki gibi ne gerekiyorsa sahada yaparız. İl teşkilatımızın emrinde çalışmalarımızı iştirak ederiz. Allah hepinizden razı olsun."