Rüstem Paşa Camiinin yeni görünümü hayran bıraktı
Bilecik’in Osmaneli ilçesinde bulunan Rüstem Paşa Camisi, restorasyon ve onarım çalışmalarının ardından görenleri hayran bıraktı.
Bilecik’in Osmaneli ilçesinde bulunan Rüstem Paşa Camisi, restorasyon ve onarım çalışmalarının ardından görenleri hayran bıraktı.
1542 yılından günümüze kadar çeşitli restorasyonlara uğrayan fakat yıllardır Osmanlı ve Selçuklu’nun izlerini taşıyan Rüstem Paşa Camisi merak eden ve ziyarete gelen vatandaşlar tarafından çok beğenildi.
Rüstem Paşa Camisinin geçmişten günümüze hikayesi ise Osmaneli Belediyesi tarafından hazırlanan bir tanıtım videosunda anlatıldı.
Videoda anlatılan ve ziyaretçiler tarafından dikkatle okunan hikaye ise şu şekilde;
“İhtişamıyla hayran bırakıyor”
“İlçemizde bulunan ve yöreden çıkarılan Lefke taşı kullanılarak, Mimar Sinan'ın kalfası Yüzgeç Mehmet Paşa tarafından inşa edilen yaklaşık 5 asırlık Rüstem Paşa Camisi, restorasyon ve onarım çalışmalarının ardından ilk günkü ihtişamıyla hayran bırakıyor.
1542 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın damadı Sadrazam Rüstem Paşa tarafından yaptırılan ancak inşası devam ederken Rüstem Paşa'nın vefatı üzerine çatısı ve minaresi cariyesi tarafından tamamlanan cami, Osmanlı ve Selçuklu'dan izler taşıyan ilçemizin büyük Türk-İslam eseri olma özelliği taşıyor.
“Bölgeden çıkartılan Lefke taşı kullanıldı”
Eserleriyle Osmanlı mimarlık sanatının muhteşem yüzyılını inşa eden Mimar Sinan'ın kalfası Yüzgeç Mehmet Paşa tarafından kare plan üzerine sıra moloz duvar tekniği ile yapılan camide bölgeden çıkartılan Lefke taşı kullanıldı.
Kırlangıç tekniğiyle kurulan caminin ahşap çatısı, asırlar geçmesine rağmen özgünlüğünü korumasıyla ziyaretçilerinin dikkatini çekiyor. Taş malzemeyle yapılan ve dikdörtgen bir kaide üzerine oturan, konik biçimli külah ile örtülen cami minaresi ise adeta görsel şölen sunuyor.
İç mekan süslemeleriyle hayranlık uyandıran caminin üç tarafına Fetih Suresi süslemeli biçimde işlenirken, kıble duvarında yer alan ve 17. yüzyıla tarihlenen Kabe tasvirli çini pano ön plana çıkıyor.
“Ulu Cami ve Cami-i Kebir olarak da biliniyor”
1779 yılında Keskinzade Hacı Ali Ağa tarafından tamir ve onarımdan geçirilen, Cumhuriyet döneminde de birtakım restorasyon çalışmalarından geçen caminin özgün yapısının korunmasına gayret edildi.
İlçenin en eski ve en büyük camisi olması itibariyle "Ulu Cami" ve "Cami-i Kebir" olarak da anılan cami, en son Osmaneli Belediye Başkanlığı ve Bursa Vakfılar Bölge Müdürlüğünce 2011 yılında restore edilerek bugünkü halini aldı.”
Bu haber toplam 148 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.