AĞZINIZA SAĞLIK VALİM

Geçtiğimiz hafta ilimiz gündemi yoğun geçirdi. Şeyh Edebali Kültür Merkezinde tarih, turizm ve hayvancılık üzerine sempozyumlar oldu. Sempozyumun kapanış konuşmasını yapan Vali Tahir Büyükakın güne damgasını vurdu.

Büyükakın "Benim burada dikkatimi çeken en önemli konulardan biri Söğüt. Söğüt ruhu aslında bizi biz yapan ruh. Yeniden nasıl bir değer olarak dünyaya tanıtılabilir, onun üzerinde durmak lazım. Üzerinde çalıştığımız fikir şu; Önümüzdeki dönemde bununla ilgili değerlendirme yapma imkanlarımız olacaktır, Söğüt’te bir Toy toplanıyor. Bu Toy zamanında karar alıcıların, beyliklerin bir araya gelip beyliklerinin kaderleri ile ilgili bazı ortak kararlar alarak sonrasında uygulamasını takip ettikleri bir yapı. Bu Toy’a benzer bir yapılanma yeniden yapılabilir.

Davos’ta biliyorsunuz siyasi liderler, politika yapıcılar toplanarak dünyanın mevcut durumunu değerlendirerek, geleceğe dair kararlar alırlar. Söğüt aslında bu tür toplantılara ev sahipliği yapmış ve sonrasında Cihan İmparatorluğu kurulmuş. Benzer bir yapı yeniden tasarlanabilir. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde ortak teması insana ait olan tüm değerlerin gündeme alındığı, insana dair her ne varsa konuşulduğu Toy’lar yapılabilir.

Bu çalışmanın arkasında güçlü bir üniversite desteği gerekiyor. Üniversitemizin formatı bu kurguya uygun olarak düşünülmeli.

Aslında çok radikal bir tavsiye olacak ama Bilecik’in adı da değiştirilebilir. Ertuğrul ismi verilebilir. Bunlar tartışılsın, konuşulmaya başlasın diye söylüyorum. Ertuğrul ismi verilerek şehirler kuran şehir olduğu tekrar hatırlanarak, Bilecik’i Ertuğrul adıyla yeniden diriltmek, ayağa kaldırmak hatta mimari tartışmaların merkezi yapmak ve Bilecik’in pilot il seçilmesi, adının değiştirilmesi, Söğüt ruhuna uygun yeniden konumlandırılması şeklinde yıllara yayılacak bir proje söz konusu olabilir.

Bizim en büyük eksiğimiz maalesef toplumsal hafıza bir yerde durmuyor. Bir vali geliyor 6 ay sonra gidiyor ve toplumsal hafızada gidiyor. Belediye başkanı geliyor bir misyonu var o da gidiyor yeni gelen başka şeyler yapmaya başlıyor. Bu proje uzun süreli bir vizyonla olabilecek yani nesilleri ilgilendiren bir çalışma. Bu anlamda hafızanın en iyi tutulduğu yerler üniversiteler. Üniversitelerimiz toplumsal hafızaya ne kadar destek verirse bu çalışmalar o kadar anlamlı olacak” dedi. Büyükakın'ın her cümlesine katıldığımız konuşması Bilecik halkını sevindirdi.

Davutoğlu Başbakanlığı sırasında ilimizin Ertuğrul ismini almasını istemişti. Zaman zaman bazı idarecilerimizin ve basında Osmanlı İmparatorluğunun kurulduğu ilimizde ecdadımıza yakışan çalışmaların yapılması, ilimize Ertuğrul isminin verilmesi istekleri yer aldı.

Yıllar önce gazetemizin yazı işleri müdürü Mücahid Erdal'ın bu hususlarda güzel yazıları olmuştu. Umarım o yazıları bu günlerde tekrar yayınlar.

Ben sadece iki paragrafını buraya koyayım. "Osmanlı’nın kurulduğu topraklarda, Ertuğrul’un Ocağında ata sporları organizasyonu düzenlense. Güreş, ok atma, ata binme ve cirit gibi dallarda tüm Türk dünyası veya Osmanlı’nın hükmettiği topraklarda kurulan ülkeler davet edilse ve büyük bir spor organizasyonu düzenlense ülkenin hatta büyük bir coğrafyanın gündeminden düşmez.

“Marka Değerleri ile Bilecik” sempozyumuna konuşmacı olarak davet edildiğimde ve ardından konuyla ilgili köşe yazılarımda “Amasya, Trabzon, Tokat, Manisa şehzadeler şehri, şehzadeler şehri diye diye kendisini tanıttı, biz Padişahların memleketini tanıtamadık.” 

İlimizin en büyük idarecisinin ağzından fikrimize uygun konuşmaları bizleri ziyadesiyle sevindirdi. Ağzınıza sağlık Sayın Valim.

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Sakarya Gazetesi Haberleri