Son günlerde medyada kalkınma ajansı ile yaptığımız eğitim projesinin haberleri yayınlandı. Aslında köşe yazılarımızda biz bu projeyi en az 3-4 hafta tanıtmıştık. Şehrimizde halkımız tarafından ve değerli yetkililerden birçok soru tarafıma yöneltildi. Peki aslında bu proje nasıl başladı ve ajans desteği ile birlikte projemizde yardımcı şirketler hangi konularda bizlere destek verdi? Bu yazımızda bu konuyu kaleme almak istedik
Aslında bu projenin hikâyesi Ahi V3 projesi ile başladı. Bu kapsamda yapılan 3 metrelik uçak Sincan Organize Sanayiinde bir kompozit atölyesinde üretilmekteydi. Ana şirket ise Bilecik teknokent'te olup burada ar-ge ve tasarım çalışmaları yürütülmekteydi. Bu kadar uzak mesafede istediğimiz sonucu hesaplı bir biçimde yaptırmamamızdan dolayı bu üretimin üniversitemiz altyapısında yer alan Teknokent'te yapılmasının gerekliliği ortaya çıktı. Fakat bu kapsamda kompozit işinden anlayan ve bunu yapabilecek yetenekte bireylere ihtiyaç vardı. Ajans gençlerimizin yeni nesil meslekleri yönelmesi için yeni bir program başlatmıştı. CNC programlama kaynak ve tamir bakım gibi programlara eğitim verdirebilecek bir altyapı maalesef bulunamadı. Kompozit ile imalat ise özellikle İHA, Savunma ve Enerji alanlarında önemli bir meslek haline gelmişti. Şu an piyasada Bayraktar ailesi bile iyi bir kompozit ustası bulunmakta zorlandığı ve sürekli iş sitelerine ilan verdiği bilinmekte. Böylece hem bizim temel ihtiyacımız olan kompozit ile üretim, hem de gençlerimize bir meslek sağlayacak yeni bir alan ortaya çıktı
Ama bu iş için tabii ki profesyonel kalıplara ihtiyaç vardı. Aynı şekilde nitelikli bir endüstriyel ürüne. Biz hatırlarsanız siz değerli halkımıza 3 tane uçağın ismi için bir fikir danışmıştık. İşte bu 3 uçakta askeri amaçlı ve sivil alanda kullanılabilecek bir model olan arkadan motorlu tasarım geometrisini seri üretip piyasaya sunmaya karar verdik. Bu uçağın temel tasarım prensipleri dikkate alındığında düşük irtifa gözetleme, kamikaze görevler ve pilotluğa yeni başlayanlar için uygun bir model olduğu sonucu ortaya çıktı. Böylece endüstriyel tasarım patentine başvuru yapılarak kalıpların tasarım şekilleri ortaya çıkartıldı. Bundan sonra önemli olan artık bu modelin kalıbının üretimiydi. Toplam 1 ton kalıp malzemesi ve 3 ay boyunca 2 tane CNC dik işleme tezgahını kullanımımıza veren Konak Rekor şirketine bu konu ile ilgili gerçekten minnettarız. Kesici takım, elektrik, hammadde ve işçilik kayda değer bir maliyet oluşturmakta. Normalde bu kalıpları bir şirkete yaptırmış olsaydık yaklaşık 30 bin dolar civarında bir ücret ödemek durumunda kalırdık. Sağ olsunlar Konaktaş ailesi rahmetli ustaları yani babaları Fehmi Konaktaş hayratına gençlerin eğitimi ve girişimciliği geliştirmek adına şehrimize örnek olacak bir biçimde bu desteği bizlere sağladı. Şu an hissiyatımı kelimelerle açıklayamıyorum değerli halkımız ama BEBKA’nın bize vermiş olduğu basın analizinde toplamda 200 web sitesinde projenin duyurusunun yapıldığı dikkate alınırsa ne kadar büyük bir destek sağladıkları ortaya çıkmış durumda. Umarım şehrimizdeki birçok önemli yöneticilere ve şirket sahiplerine bu durum bir örnek olur. Sadece bizim çalışmalarımıza değil diğer tüm çalışmalar için destek sağlarlar
İhaleye giren şirket çok yüksek bir bedelde eğitim verme teklifinde bulundu. Şimdi şirket bilgileri olduğu için söylemem gerçekten çok doğru olmayacaktır ama hemen hemen bu rakamın üçte birine yani sadece hammadde ve eğitmenin maliyetine kar payı gütmeden RTK teknoloji bu eğitimi vermek istedi. Teşekkürler RTK. Ayrıca atölyemizde o an için bir CNC tezgah bulunmamaktaydı. Kılçıklar yani omurgalar işlenemeyecekti dolayısıyla uçakta uçuşa hazır hale gelmeyecekti. Bu kapsamda yaklaşık olarak 3-4 bin dolar değerinde bir CNC tezgâhı satın alıp atölyemizin kullanımına hiçbir karı olmadan veren Şaban ailesine bu yazı vasıtasıyla tekrardan teşekkür ediyorum.
Sonrasında üniversitemizde kullanılmayan tezgâhın da atölyemize katılmasıyla gerekli ürünler imalatı gerçekleştirildi. Ama kayıtsız şartsız hiçbir bizlere mazereti olmadan ve bir çıkarı bulunmadan ihtiyacı gideren AHİ Havacılığa tekrardan teşekkür ediyorum. Sonrasında eğitim başladı RTK teknoloji ham maddeyi; ahşap boya ve çeşitli el aletleri dışında sağladı. Bununla birlikte atölyede bir çivi bir vida veya pense bile bulunmamaktaydı. Kompresörümüz bile yoktu. Aslında bu konuya çok girmek istemiyorum, ama insanların bir projenin nasıl yapıldığını görmeleri için anlatmam gerekiyor. Hiçbir ticari karım olmayan bu eğitim çalışmasından eksi bakiye ile çıktığımı söyleyebilirim. Bir bankadan kredi çekerek toplamda 20.000 TL cebimden bu eğitime destek vermiş bulunmaktayım. Hep ne diyoruz? Sadece ve sadece üreten gençlik ve hayatı boyunca tasarlayıp geliştiren bir akademisyen olma gayretiyle. Bu kadar ekonomik sıkıntının yanında gerçekten bu projeye bu şekilde destek vermek bizleri de zorladı. Ama umarım ortaya çıkan sonuçlar bu kadar emeği ve gayreti boşa gidermez durumda olur.
Sağ olsunlar Zeki bey yani ajans genel sekreterimiz bu uçağın sergilenmesi ve daha fazla desteklenmesinin gerekliliğini bizlere söyledi. Projeye başlamadan bir ay önce Amerika'da bakan bey'e bu kapsamda geliştirecek uçaktan bahsettiğini ve değerli Varank'ın bu modeli görmek istediğini anlattı. Allah razı olsun bu samimiyet ve iyi niyetten ötürü biz de tam da önemli bir açılışın olduğu zamana geometriyi yetiştirdik. Yani girişimcilik merkezinin açılacağı gün değerli bakanımızın da oraya katılacağını ve uçağın sergileyeceğini bizlere ajans yetkilileri bildirdi. Aslında başta Banu hanım olmak üzere ajansta görev yapan isimsiz kahramanlar bu organizasyonun bu aşamaya gelmesi için büyük gayret gösterdi. Ayrıca Bursa'da bu planlamayı unutan memurlara hatırlatan ve organizasyonu nihayete erdiren rektör yardımcımız Cenk hocamıza da bu yazı vasıtasıyla teşekkür ediyorum. Sonrasında bizden 4 adet öğrenci istendi. Ben bunu kendi şahsi çabamla 14'e çıkarttım. Öğrencilerin seçim konusunu değerli Milli Eğitim yetkililerine bıraktık. Onlar da uygun olan öğrencilerden kura yoluyla isimleri belirlediler. Normalde bir kişi belge alacaktı. Ama neyse ki başka yazılara konu olacak üstün gayretle tüm öğrencilere belge takdimi ve yerli elektrikli arabanın incelenmesi tarafımdan sağlandı.
İlk olarak kalkınma ajansı çalışanlarına projeyi uçağımızı tanıttık. Sonrasında ise değerli bakanımız alana geldi ve büyük uçağı da bizim yapıp yapmadığımızı sordu. Biz de efendim Teknokentimizde bu uçakların motorlarını yapıyoruz dedik. Ayrıca Tübitak'ın ve savunma sanayinin temel tedarikçisi durumunda ahi havacılığın olduğunu söyledik. 1.7 metre kanat açıklığına sahip olan alfa kurdu değerli bakanımıza tanıttım. Ayrıca uçağın kamikaze görevlerde kullanımı ve görüntü aktarımında operasyon uygulaması için kendisini dirilişin şehrine davet ettik. Ve uçağı gençlerimizle birlikteyken imzaladı. Ajans yetkililerini böyle bir projeye destek verdikleri için tebrik etti. Sonrasında organizasyon bittikten sonra çıkarken hocam görüşmek üzere Bilecik'te görüşeceğiz diyerek alandan ayrıldı. Benim devletçilik milliyetçilik ve halkçılık dışında hiçbir siyasi görüşü olmayan Burak Öztürk'ün şahsında; Sanayi ve Teknoloji bakanının gençlerimizi ağırlaması programı takdirle karşılandı.
Umarım şehrimizdeki tüm yetkililer bu projeye destek verir. Yeni projeler üretmemize katkı sağlar. Hatırlarsanız şehrimizde bir uçak fabrikası kurulumu ile ilgili gayret gösterdik. Fakat gerek deprem gerekse seçimlerden ötürü bir ilerleme kaydedemedik. Ayrıca birçok söz almamıza rağmen hiçbir yetkili devreye girip bu projenin tamamlanması adına gayret göstermedi. Buradan açık ve net bir şekilde söylüyorum emekli olana kadar; yani ölene kadar proje üretmeye devam edeceğim. Çünkü ben bu vatanı seven ve gelişmiş bir Türkiye hayal eden akademisyenim. Yarın mizan ve terazide ömrünü nereden geçirdin sorusuna da ben elimden geleni yaptım diyeceğim. Umarım Rabbim her zaman böyle başarılı projeler yapmayı ve gençlere her zaman bir örnek olmayı bizlere nasip eder diyerek yazımı noktalıyorum Allah'a emanet olun görüşmek üzere inşallah.