Kimse bize “Yalan söylüyorsun” demesin..
Kimse bizim algı ürettiğimizi iddia etmesin..
Fotoğraf net.. İyi Parti’nin 14 Mayıs 2023 için müstakil olarak bir cumhurbaşkanı adayı yok..
HDP’nin de müstakil cumhurbaşkanı adayı yok.. Ya ne var? İyi Parti de.. HDP de..
“Biz aday çıkarmıyoruz.. Biz CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak destekliyoruz” diyorlar..
Düne kadar İyi Partililer şunu söylüyorlardı:
“Bizim olduğumuz masada HDP olmaz. HDP’nin olduğu masada, biz olmayız..”
Bunu niçin söylüyorlardı?
Çünkü HDP, PKK’nın illegal bir yapı olduğunu kabul etmiyor, PKK’yı terör örgütü olarak görmüyordu..
PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmediği için de, HDP’nin masada olması halinde, İP’in masadan kalkacağı açıkça ilan ediliyordu.
Dün HDP açıklaması ile birlikte, “Cumhurbaşkanlığına aday göstermiyoruz” kararı ile şimdi İP ile HDP aynı masaya oturmuş oldular mı?
Biliyorum, “hayır oturmadık” demeye devam edecekler, gerçekleri gizlemeye çalışacaklar..
Göz göre göre, yalan söyleyecekler..
Affedersiniz muhteremler..
“Masada olmak” ne demektir?
Masada olmak, aynı adayı desteklemek değil midir?
Aynı adayı desteklediğiniz halde, aynı masada olmadığınızı nasıl iddia edebiliyorsunuz?
Her biriniz ülkeyi tek başına yönetmeye talip değil misiniz?
Niçin cumhurbaşkanı adaylarınızı ayrı ayrı belirlemiyorsunuz?
Aklımızla niye alay ediyorsunuz?
Aday çıkarmayıp, CHP’nin adayını destekleme tavrınızın, bir tesadüf mü olduğunu öne süreceksiniz?
İP ve HDP olarak aday göstermek istemiyorsanız.. Cumhurbaşkanlığı konusunda iddianız yok ise..
Cumhurbaşkanı adayının isminin belli ilkeler çerçevesinde mutabakat ile belirlenmesi konusunda görüşme yapmaksızın, tombala çeker gibi belirlediğinizi, dolayısı ile bir masa olmadığını iddia ediyorsanız..
100 bin imza ile aday gösterilmesi hakkından yararlanarak 11 isim..
Asgari iki isim de, parti grupları tarafından şu an aday gösterilmiş durumda.
13 cumhurbaşkanı adayı var..
Kendi adayı olmadığı için, aday olanlardan bir tanesini gelişigüzel tercih etmek isteyenler, tombala çekseler, 1/13 ihtimalle Kemal Kılıçdaroğlu çıkar..
Hem İyi Parti’nin, hem de HDP’nin tombala usulü aynı adayı tercih etme ihtimali ise, 13x13=169’da birdir..
Ama ne hikmetse.. Hem bu iki parti, aynı masada olmadıklarını iddia ediyorlar..
Hem aday çıkarmıyorlar..
Hem de ikisi de, aynı aday etrafında buluşuyorlar..
Nasıl olabiliyor bu?
Tombala çektiniz de, masa dışında olduğunu iddia ettiğiniz HDP ile aynı adayı tercih etmekte 169’da bir ihtimali de gerçekleştirdiniz?
Veya şöyle soralım..
İP, HDP’nin masada olmadığını iddia ediyor ya..
HDP, İP ile birlikte masada olsa idi, bugün ne farklı olacaktı?
Masanın altı partisi, “Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu” diyor..
HDP’nin öncülüğünü yaptığı EMEK grubu da, açıkça isim zikretmiyor ama..
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmelerinin akabinde “Bize iki gün müsaade” diyorlar..
İki günlük süreçte, farklı bir gelişme olmaksızın, dün açıklama yapıyorlar: “Biz cumhurbaşkanı adayı çıkarmıyoruz” diyorlar..
Bunun adı, “Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu” demek değil midir?
Bu sonucun, HDP masada olsaydı, ne farklılığı olacaktı?
İyi Parti’nin yöneticileri, seçmeni aptal yerine koymadan, açık açık izahatta bulunmaları gerekir: “Masada olmak” diye tanımladıkları şey nedir?
Diyecek olurlarsa ki, “Masada olanlar, seçim kazanıldığı takdirde, birer cumhurbaşkanı yardımcılığı ve birer bakanlığı garantiliyorlar”..
Kendilerine derim ki, “Masada olanların cumhurbaşkanı yardımcılığı ve birer asgari bakanlık kazanma mutabatakını o kadar gözünüzde büyütmeyin.. Seçimden sonra kime ne verileceğini, kestirmek mümkün değil.”
Öyle ya.. HDP babasının hayrına, “biz aday çıkarmıyoruz. CHP’yi destekleyeceğiz” demiyor herhalde..
Bir şey almıştır ki, Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekliyor..
Bu bakanlık da olabilir..
Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı da olabilir..
Farklı sözler de olabilir..
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde yaptıklarını, eğer kazanırlarsa, cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında da hayata geçirecekler.
HDP ve İP, İBB’de babalarının hayrına destek verip, sonra “İstediğiniz şekilde belediyeyi yönetin. Hak, CHP’nindir” mi dediler? Hayır.
İştiraklerden İyi Parti de belli sayıda müdür aldı, HDP de aldı..
HDP de müdürlük aldığı için, belediyeye/iştiraklerine PKK sempatizanı alımlar yapıldı.. Ve bu alımlarla ilgili iddianameler bile düzenlendi..
Aynısı, cumhurbaşkanlığı seçiminde de olacak. Kazandıkları takdirde, üst düzey bürokrat atamalarında HDP’lilerin isimlerini göreceğiz. Bırakın üst düzey bürokratları, bakanlar da göreceğiz.
İyi Partililer “yok canım” diye itiraz ediyorlarsa, şu an İBB’de, şu an İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki HDP’li müdürlere itiraz etsinler.
İP, 2019 mahalli seçimleri öncesinde de, sözümona HDP ile aynı masaya oturmamıştı.
Ama şimdi, aday göstermedikleri ve CHP’li isimlere kazandırdıkları tüm büyükşehir belediyelerini birlikte yönetiyorlar..
“Biz belediye seçiminden sonra göreve getirilen ve seçimde PKK’nın uzantısı partinin verdiği desteğin karşılığı olduğu apaçık ortada olan, şu şu HDP’li isimlerle çalışmak istemiyoruz” diyebiliyorlar mı?
Diyemiyorlar..
“Çaktırma kanka.. Sen o iştirakte, ben bu iştirakte kadrolaşacağız” diyorlar..
Yollarına devam ediyorlar.
İyi Parti gerçekten bir kumar oynuyor..
Meral Akşener masayı dağıtırken, “Kumar masası” demişti..
Kendi kendime, “Noteri anladık, tartışmada Kılıçdaroğlu’nu tasdik ettirme dayatmasını kastediyor, ama ‘Kumar masası’ da ne iş?” demiştim
Şimdi anlaşılıyor..
HDP’nin katılımı ile seçmenin nasıl tavır alacağını kestiremedikleri için, “kumar masası” diyorlar..
İki ihtimal var: “Seçmen HDP ve İP’in aday göstermemesi”ni “aynı masaya oturmak” olarak kabul eder ve hem HDP tabanında, hem İP tabanında tepki oluşur, Kılıçdaroğlu’na verilecek oylar zayiata uğrar..
Diğer ihtimal, seçmen 2019’da olduğu gibi, 2023’te de, İP ve HDP aday çıkarmayıp, CHP’li adayı desteklese de, “biz firesiz bu karara uyarız” der.
Ama bu bir kumardır..
Ve faturası ağırdır..
Ali KARAHASANOĞLU/Yeni Akit