ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ…

MUZAFFER TEKELİOĞLU

Bu yazımda kendi menfaatini ön planda tutan kişilerin durumlarını anlatan özlü sözleri bir araya getirmeye çalıştım. Siz ne dersiniz? Aşağıdaki tespitler gerçekten size göre de doğru mudur?

Çorap değiştirir gibi fikir ve düşüncelerini değiştiren, kimlik ve kişilikten yoksun, kılıktan kılığa giren bukalemun tipli insanlar, bal çanağının içine düşen sinekler gibi çırpına çırpına boğulurlar.

Birilerinin başını göklere çıkarırken birilerini de yerin dibine geçiren ölçü tanımaz şaşkınlar, umduklarını bulamayınca söylemlerinin aksini dillendirirler.

Nice kimseler var ki, kuşlara yem atan çıkarcı avcılar gibi, hedefi tutturduklarında helal haram demeden etrafa saçma saparlar ve saçmalamaya başlarlar.

Dün, inandıkları ve gönül verdikleri sapık davalarını bu gün farklı söylemlerle, kıvırarak gücü elinde tutanlara şirin görünmenin ve pastadan pay kapmanın yarışında yaladıkları postallarda boya bırakmazlar.

Çıkar, en tatlı şekilde gözü kör eden bir araçtır. Menfaati ön plana çıkaran nice idealist bildiğimiz kişiler var ki, basiretleri tutulmuş, gözleri kör olmuştur.

Kendileri gibi çıkarcı şebeke üyeleri, siyaset baronlarının yanında görünmeyi kendilerine izzet ve şeref sayan nice şerefsizler var ki, içinde bulundukları çukuru bile şeref sayarlar.

Çıkar ve korku manivelasıyla harekete geçen nice kimliksiz ve karaktersiz insan müsveddeleri vardır ki, renkler ve kıyafetler onlara hep kifayetsiz kalır.

Kendi çıkarları doğrultusunda gelişmeyen her hadise onlar için kıyametin küçük alametidir. Tamamen umutlarını kestikleri zaman da onlar içinbüyük kıyamet kopar.

Yalakalıkta sınır tanımayan, ukalalığın her çeşidinde akranlarını geride bırakan nice dalkavuklar da var ki, hem kel hem de fodul görüntüsü vermekten hiç sıkılmazlar.

Ayılar gibi, çıkarları için dostluk kisvesi ile görünenler, toplumun yüz karası zararlı yaratıklardır. Siz onlardan uzak durduğunuz ölçüde insanlık şeref ve haysiyetinden nasiplenirsiniz.

Tavukların peşine düşen bütün aslanlar, günün birinde tilkilerin maskarası olmaya mahkûmdurlar. Kemik peşinde koşan bütün siyasetçiler halkın maskarası olmaya mahkûmdurlar.

Nokta kadar menfaat için, virgül gibi eğilenlerin, hayatta dik duruştan bahsetmeleri abesle iştigaldir. Çünkü onlar düz hat olup çiğnenmeye mahkûmdurlar.