“ANTİSEMİTİZM” OYUNU

ALİ ERDAL

“Antisemitizm” nedir? Hırsızlık, dolandırıcılık, cinayet vesaire gibi –farklı açıdan da olsa– bir suç… Daha doğrusu dünyaya “suçlardan bir suç olarak” kabul ettirilen bir oyun. “Antisemit” de bu suçu işleyen kişi… Pek çok Batı ülkesinde kanunla suç sayılıyor. Üniversite öğrencileri ve hocaları, fikir ve sanat adamları, “antisemitist” olmakla itham edilip cezalandırılıyor. Halk değil, –şimdilik– fikir sınıfları… Hakkında yasa çıkarmamış ülkelerin kurtulduğunu sanmayın. Oralarda da aydınlar; iletişim ve haberleşme vasıtaları, güdümlü kurum ve kuruluşlar marifetiyle psikolojik baskıya maruz...

Öyle bir kabul ettirmişlerdir ki dünyaya, “Antisemitizm” nedir diye kime sorsanız, “Yahudi düşmanlığı” cevabını alırsınız…

Birinci oyun bu!..

Bütün dünyaya, “Yahudi düşmanlığı” diye yutturulan “antisemitizim”in aslı, başlangıcı, Yahudi düşmanlığı değil…

“Semit” ve “semitizm” kavramlarından başlayalım, “antisi” kolay…

Nuh Peygamber’in oğlu Sam’ın soyundan gelen akraba Orta Doğu halkları; Samiler... Araplar, Yahudiler, Süryaniler ve Maltalılar… Arapça, Aramice, Süryanice, İbranice ve Habeş dilleri ile konuşanlar… “Semit” bunların toplu adı. Sadece bir tasnif, o kadar… “Antisemit” de bu toplulukların “dışındakiler”. Araplar’ın kendilerinin dışındakilere “Acem” demesi gibi. Sadece kendisini ve kendisinden gayrısını ifade, o kadar…

Azimli ve sistemli hamaratlıklarıyla, “Sami topluluklarının dışında olanlar” tabirini, iki kademede çarpıttılar. Önce “karşısında olanlar”, sonra “düşmanı olanlar” şeklinde algılandırmayı becerdiler. Bu şekilde kabullendirilmiş mânâyı, topluluktan birinin üzerine, “Yahudi düşmanlığı”na kaydırmak ve sabitleştirmek çok zor olmadı.

İkinci oyun…

Birinciden de beter… Zaten birincisi, ikinciye basamak...

Evvelemirde, sana düşmanlık varsa, hatayı kendinde ara… İnsan topluluklarından birine düşman olmak suç da, neden diğerlerine düşman olmak suç değil? Yahudi’ye düşmanlık diye bir suç var da; diğerlerine, meselâ Türk’e düşmanlık diye bir suç niye yok? Diğerlerine yoksa, Yahudi’ye niye var? Emrindeki iletişim ve haberleşme vasıtalarının ve güdümündeki kurum ve kuruluşların şirret yaygaraları; doğruyu, hakkı, iyiyi, güzeli bastırıyor. Her yönden her türlü baskı öylesine yoğun ki, bu haklı itiraz, stat tezahüratlarının yanında sivrisinek vızıltısı gibi kalıyor.

Bir hinlik daha… Açık açık “Yahudi düşmanlığı” demek yerine “Antisemitizm” diyerek sinsice, “ispatlanmış ilmî gerçek” diye bir “kavram” sanılmasının arkasına saklanılıyor. Böylece kendilerini, muharref kitaplarında iddia ettikleri gibi “üstün ırk” olarak empoze etmede mesafe katettiler. Üstün ırka düşman olmak tabiî ki suç!..

Karşı çıkılamaz, karşı konulamaz, engel olunamaz, başa çıkılamaz kudret… Böyle olduklarına inanıyorlar!.. Bu inanca uygun hareket ediyorlar. “Goyimlerin” de, –kendilerinin dışındaki herkesin, yani kendilerine “hizmetle mükellef” yaratıkların da– böyle anlamalarını ve ona göre yaşamayı hak etmelerini (!) istiyorlar.

Nazarlarında, bu anlayışa “yücelmeyen” (!) herkes, “itlâfı” gereken “antisemitist”!..

Artık açıkça da söylüyorlar.

(Kanalımı takip ederek destek olur musunuz:

http://goo.su/AliErdal)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.