Bam teli... Sazlarda en kalın sesi veren tel... Kontrbastan çıkacak en kalın sesi düşünün… Öfkeyle bağıran kişinin sesini, bu en yüksek perdeden çıkan sese, benzetmişler... Bam teline basmak, birinin en çok kızacağı, işine gelmeyeceği şeyi yapmak veya sözü söylemek… Meselenin bam teli de... Meselenin en hassas ve dikkat edilmesi gereken noktası... Onu ele almak… Birilerinin rahatsız edecektir.
Son zamanlarda internet üzerinden yayıncılık yaygınlaştı. Biz de bu imkândan faydalanıp, Şadi Erdal ve Hikmet Öztürk´le beraber "BAM TELİ" isminde bir program yapmaya karar verdik...
“BAM TELİ” milleti en çok üzen, kızdıran, gücendiren konuları, yani milletin bam teline basılan hususları; inşallah millet adına ele alacak...
Nereden başlamanın uygun olacağı hususu bizi fazla düşündürmedi. Bu işe, en büyük devletimizin kurulduğu yerden, yani çevremizden başlamanın münasip olacağında ittifak ettik... Bunun için ilk programımızda Bilecik´teki Orhan Gazi İmaretini ele aldık. Bu imaret, daha sonra bütün dünyaya yayılacak vakıf medeniyetimizin Osmanlı Devleti´nde ilk…
İsabetli bir karar verdiğimizi, bu konu ile ilgili araştırmalarımız sırasında gördük. Meğer bu imaretin bu şekilde "ÖZ YURDUNDA GARİP, ÖZ VATANINDA PARYA" muamelesine tâbi tutulması, tamir ediyoruz bahanesi ile unutulmaya ve yıkılmaya terkedilmesi, sadece bizi üzmüyormuş. Pek çok kişi, kendi çapında bunu dile getirmiş. Bunların hepsini burada ifade etmek mümkün değil. Ama bunlardan birini, bir örnek olarak belirtmek gerekir. Bu bir (vidyo)… Adresini buraya yazıyorum; internetten izlenebilir: (https://www.facebook.com/209840167832/videos/717800324901402/)
İlk “BAM TELİ” gazetede yayınlandı. (bilecikhaber.com.tr)den de izlenebilir.
Okuyucularımızdan ve izleyicilerimizden; hatalarımızı ve kusurlarımızı belirtmelerini; düşüncelerini, tekliflerini bildirmelerini talep ediyoruz.
İlgi alanımızın sadece tarihî eserler olmadığı tahmin edilebilir.
Başta ilimiz olmak üzere, memleketimizin meselelerinin bam teline, birlikte dokunalım…