Bu başlıktaki KONU, panel düzeyinde tartışılacak bir konu! EKOLOJİK, ulaşım ve pazarlama durumu bu kadar uygun bir Bilecik neden TARIMSAL üretimde “HAMLE” yaparak öne çıkmamaktadır? Nedenleri, AMAÇ’ın önüne koyduğumuzda sonuç ilişkilerini mutlaka tartışmak gerekir. Kim ve Kimlerle? Elbette bu durumda uzlaşma ve anlaşma gerekli. İlin yönetimindeki tüm konu ile ilişkisi olanlar katılımcı olabildiği gibi BİLİM adamları, Akademisyenlerden mutlaka faydalanmakta olmazsa olmazlardan.
Aslında KONU özet olarak, ekolojik hükümleriyle, hedef, strateji ve uygulamada görev alacaklılara kadar, ekonomik ve tarımsal boyutlarıyla da İL BÜTÜNÜ ÇEVRE PLANIN’da mevcuttur! Ancak ROTA ve hükümler, görev alacaklar belirlidir, Koordinasyon ve bunu sağlayacak ORGANİZASYON hala boşluktadır.
Başlangıcını yapmak, rotasını kesinleştirmek ÜRETİM’e etki yapan tüm unsurları “MASADA” tartışmakla mümkündür. Tarımsal üretimin can alıcı noktası ilimiz için nelerdir. Bunlar eksik olsa da kendime göre sıralayabilirim. Bu unsurlar tespit edilmiş, gözle görülen, elle tutulan ve yaşanan gözlemlerdir. Bilimsel ve teknik irdelemesi de elbette “uzman” larca eleştiriye açıktır.
1- İlimizin sulanır görülen ve gerçek sulanabilen alanları tam olarak kaç hektardır veya dekardır?
2- Gerçekte, kayıtlarda eskiye göre daha net olduğuna göre tüm, kuru ve sulanır TARIM yapılan alanımız ne kadardır.
3- D.S.İ tarafından ve daha öncede TOPRAK SU-KÖY HİZMETLERİ tarafından yapılan sulama tesislerinde, gerçek sulama yapılabilen kaç hektar arazimiz vardır?
4- D.S.İ tarafından inşa edilen Orta Sakarya sulama şebekesi-tesislerinin yüzde kaçıncı gerçek olarak yararlanılabilinmektedir. Tesisler ortada ama çalışmadığı bilinen tesislerin altındaki tarım arazileri nasıl sulanmaktadır? Tarpak, İnhisar, Çaltı, Borcak (Söğüt) gemici, Selbükü
5- Geçitli, Hamitabat, Tuzaklı, Küre, Dere Sakarya, K. Yenice, Uluköy, Karaağaç Köylerinde D.S.İ tarafından yapılan tesisler çalışacak mı yoksa kaderine terk mi edilecektir?
6- D.S.İ rehabilite ettiği gölet, inşa ettiği barajların altında ne gibi tarımsal ürün deseninin tarımı yapılacak ve bu araziler gerçekten PLANLI bir şekilde ÜRETİME geçebilecek midir?
7- ORGANİK tarım diye, diye daha tam olarak hangi köylerimizde organik tarıma geçebildik? Şimdilik bırakalım ORGANİK tarımı (Koşulları ağır ve daha uygulanması Bilecik için çok zor!) İYİ TARIM Koşullarına geçebilecek tarım alanı ve ürün deseni seçebildik mi? Bu konunun üzerine gidebilir miyiz?
8- Perakende ZİNCİRİ mağazaları olan bir ünlü firma 6 Bine yakın üretici ile sözleşmeli-birlikte “İYİ TARIM” uygulamasına geçtiğini tam sayfa İLANLARLA duyurmakta. Bilecik ili de başka bir “FİRMA” ile bir ORGANİZASYON’a girebilir mi? Sanmıyorum! Zira pazarlama için yardımcı organizasyon yok.
9- D.S.İ’leri inatla ve ısrarla pompajlı sulama tesisinin inşaatlarına devam ediyor. Sakarya nehri dahil, yüzey akarsularımız (Sakarya-Göksu-Karasu-Göynük ve diğer akarsularımız) Sulama suyu analizleri, tuzluluk, ağır metal, zirai ilaç kalıntıları ve diğer kimyasallarca ne durumda. Sulamada kullanılamaz raporu, analizleri olanlar varken akarsulara dayanarak tesisler kurulmaya devam ediliyor, iddiam bu. Ama D.S.İ’ye göre bu iddialar yanlış! O halde sulama mevsiminde birlikte numune aldım ve Analiz ettirelim, sonucu görelim?
10- Pazar değeri ve üretimlerinin net gelirleri masraflarını dahi karşılamayan sahalara pompajlı tesis yapmak ne kadar doğru?
Ziraat mühendisi olmayı bırakın, gidin Sakarya vadisindeki bir üretici köylü ile konuşun, Sakarya nehrinden doğrudan pompajla su almıyor da, tarlasına kuyu çakarak, tarla-bahçe suluyor! Başta ÇALTI olmak üzere neden doğrudan Sakarya nehrinden su alarak DOMATES yetiştirilemiyor?
Yazı yerim burada bitti. Benim yerim başka sayılarda gazetede olabilir ama Bilecik ili tarımı HASTA! Üretici bıkkın birlikte el atalım sonra daha geç olacak!