2002 genel seçimlerinden ve 2004 yerel seçimlerinden sonra Ak Partinin Ülke genelindeki hizmetleri yanında, Bilecik yerelde bir çok hizmeti oldu. Çünkü hakikaten 2000’li yıllardan önce Bilecik’te köy görüntüsü hakimdi. Bilecik Ak Parti iktidarı ve Belediyesinin hizmetleri ile o günlerle kıyaslanmayacak boyutta gelişti. Bu husus tamam, hizmetleri kimse inkar edemez. Bu hizmetlerde emeği geçenlerden Allah razı olsun. Fakat Bilecik daha da gelişebilirdi, geliştirilebilirdi. Ben bu konuda sadece iki misal vereceğim. Örneğin Bilecik- Yenişehir yolu bundan 8- 10 yıl önce bitirilebilirdi, Bilecik Devlet Hastanesi bundan 8-10 yıl önce yapılıp hizmete girebilirdi. Hadi size bir örnek daha, İl ve ilçelere yapılan bunca hizmete rağmen bütün ilçelerde yerel seçimler kaybedilmezdi. Bu kadar hizmete rağmen, çok önemli olan bazı yatırımların yapılamaması veya geç yapılmasının en büyük sebebi, kim ne derse desin, Parti içindeki güç odaklarının olması, ikilikler ve küskünlüklerdir.
Ak Partinin Bilecik ve ilçelerinde daha fazla hizmet edebilmesi ve yaptığı hizmetlere devam edebilmesi için kaybettiği belediye başkanlıklarını bir dahaki seçimde mutlaka kazanması gerekiyor. Kaybettiği başkanlıkları tekrar kazanması için ise Parti içindeki ikilikleri ve küskünlükleri gidermek zorunda. Bazı arkadaşlar şunu diyebilir, nerden çıkardın kardeşim, Parti içinde ikilik, üçlük ve kırgınlık küskünlük yok ki, her şey ne güzel işliyor. Bunu diyen kardeşim, sen sana verilen makam koltuğundan bir kalk ta etrafına bir bak, vatandaş neler konuşuyor. Siz vatandaşın hiçbir şeyi bilmediğini sanıyorsanız yanılıyorsunuz, vatandaş bildiklerini yüzünüze söylemiyor ise, Parti zarar görmesin diyedir o. Parti içindeki ihtilaf ve çekişme, her ne kadar Parti kurulur iken yok idiyse de, 2002 ve 2004 seçimlerinden sonra başladı ve son seçimlerde iyice belirginleşti ve şu anda da halen devam etmektedir.
Parti içindeki güç odakları her seçimde, kendi söz geçirebileceği adamları seçtirebilme adına, elindeki bütün imkanları kullandı ve Genel merkezdeki karar mekanizmasına yalan yanlış raporlar ve bilgiler gönderildi. Bunun bir çok örneğini verebilirim, ama şu an değil belki başka yazılarda. İl başkanı, Belediye başkanı, İlçe başkanı, İlçe belediye başkanları, kadın kolları başkanları, gençlik kolları başkanları ve hatta yönetimlerde kimlerin olacağı konusunda sürekli müdahil olundu. Çünkü bu saydığım birimler Partiyi Bilecik genelinde temsil eden kuruluşlar olup, eğer kendi adamı olmayıp, diğerinin adamı olurlar ise kendisi güçsüz görünür ve en önemlisi de, seçim sırasında kendisi lehine oy vermezdi. Bu yüzden bu tür makamlara seçilecek kişilerde öncelikle liyakat aranacağı yerde Parti Genel merkezinde hangi grubun sözü daha geçerli ise o grubun adamı o makama seçildi. O makama seçilirken seçimi kazanıp kazanamayacağı, kazanır ise o makamın ağırlığını kaldırabileceği ve o görevleri yapıp yapamayacağı hiç düşünülmedi. Bir şekilde o makama aday gösterilip seçilen kişi ise, arkasına aldığı güçten de destek alarak, istediği gibi hareket etti, görevini bazen doğru bazen ise yanlış yaptı. Ama kendisini seçtiren güce bağlılığını hiç kaybetmedi. Çünkü o bağını kaybederse biliyordu ki bir dahaki dönemde o kendisine verilen makam başka bir şahsa verilebilirdi.
Yukarıdan beri anlatmaya çalıştığım gibi Bilecik Ak Partide siyaset yapmış olan ve Ak Partiye gönül vermiş olan birçok kişi parti içi bu ikiliği ve husumeti bilir. Bu güç odakları bazen iki oldu, zaman zaman üç oldu. Ama bu güç odakları hep oldu. Halen var mı evet var. Şimdiden önümüzdeki seçimlerde kim kazanır kimin adamı kazanır hesapları yapılmakta. Bu yüzden bazı başkanlara çeki düzen verilmeye çalışılmakta, kendisine çeki düzen vermeyenler ise, görevden alınarak küskünler safına gönderilmektedir. Bu durum ise doğal olarak Ak Partiye zarar vermekte ve muhalefetin ekmeğine yağ sürmektedir. En son yerel seçimlerde gördüğümüz gibi, yukarıdaki sebeplerden dolayı CHP Bilecik’te hiçbir proje vadetmeden seçim kazandı. Şu anda da Belediyenin durumunu görüyoruz. Ak Parti döneminde alınan işçilerden 40-50 tanesi çıkartılıp yerlerine kimi rivayetlere göre 130-150 kişi alındı. ( bu konuya başka bir yazıda değinelim).
Değerli dostlar, sayıları iki midir, üç müdür bilmem ama Bilecikli Ak Partiye gönül vermiş olan seçmen bu gruplaşmadan çok çekti. Buradan şu çağrıda bulunmak istiyorum; Ya aklınızı başınıza alın aranızdaki kırgınlıkları, gruplaşmaları, küskünlükleri bitirin ve hep birlikte Bileciğin menfaati için çalışın ya da siz bilirsiniz.
Bilecik üçten büyüktür.