Türk Ocakları Bilecik Şube Başkanı Taner Bilgin, 06/03/2017 tarihinde Memur Sen Bilecik Şube Başkanı Ahmet Selöz ve sendika temsilcileri tarafından yapılan açıklamada; Türk Ocaklarına ve mensuplarına dil uzatma cüretinde bulunduğunu söyleyerek Ahmet Selöz için “Bütün bunlar sütre ardından büyük bir pervasızlıkla yapılmakta ve herkese aba altından sopa gösterilmektedir” dedi. Taner Bilgin, Ahmet Selöz için davranışlarının temsil ettiği makamın saygınlığına yakışmadığına da dikkat çektikten sonra “Bu açıklamaların doğrudan doğruya bir sendikaya ve üyelerine değil, Türkiye’nin saygın bir sivil toplum örgütünün arkasına saklanarak hesap görmeye çalışan kişilere yöneliktir” dedi.
Türk Ocakları Bilecik Şube Başkanı Taner Bilgin’in basın açıklaması şöyle: 06/03/2017 tarihinde Bilecik yerel basınında ve ulusal basında yer alan basın bildirisinde, Şeyh Edebali Üniversitesindeki olaylarla ilgili üniversite yönetimini, soruşturma komisyonunu ve Bilecik Türk Ocağı Yönetim Kurulunu töhmet altında bırakan açıklamalar yapılmıştır. Açıklamalar Memur Sen Bilecik Şube Başkanı Sayın Ahmet Selöz ve sendika temsilcileri tarafından yapılmıştır. Açıklamada adı geçen mevki ve makamların kendileriyle ilgili yapacağı açıklamalar bir yana, Bilecik Türk Ocakları bilhassa kendine yönelik iddialara ilişkin olarak bir basın açıklaması yapma gereği duymuştur.
Türk Ocakları, 11 Mayıs 1911’de, memleketin en netameli günlerinde, “190 Tıbbiyeli Türk Evladı” adına bir seher vakti Karaca Ahmet Mezarlığında kaleme alınan ve dönemin tanınmış aydınlarına gönderilen bir mektupla hayata geçirilen ve devlet kuran millî bir kuruluştur. Başta devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bütün kurucu neslin içinde, önünde, yanında ve arkasında olan bu kuruluş, her dönem günlük siyasetin dışında ve üstünde kalmıştır. Bu, dün böyle, bugün de böyledir. Ocağın hedefi Türk milletinin faydasına çalışmaktır. Ocak, hedefine ulaşmaya çalışırken sadece millî çizgide kalmış, asla siyasetle uğraşmamış ve hiçbir siyasî partinin güdümüne girmemiştir.
İmdi, hal böyle ve dün olduğu gibi bugün de ocağın çizgisinde zerre miktar sapma bulunmazken; sayın temsilci, Türk Ocaklarına ve onun değerli mensuplarına dil uzatma cüretinde bulunmuştur. Bütün bunlar sütre ardından, büyük bir pervasızlıkla yapılmakta ve herkese aba altından sopa gösterilmektedir. Sırtını ülke çapındaki saygın bir sendikaya dayayarak güç devşirebileceğini vehmeden bu kişi ve yandaşları, menşei ve nerede durduğu belli Türk milliyetçilerini sindirebileceklerini zannetmektedirler. Türk Milliyetçileri bu tür tehdit ve şantajlara asla boyun eğmez. Bu camia dün neredeyse bugün de oradadır. Üyelerinin tamamı hiçbir vesayet savaşının parçası, piyonu ve aracı değildir, olamaz.
Davranışları, temsil ettiği makamın saygınlığına yakışmayan sayın temsilci, belli ki bir şeyleri gizlemenin verdiği telaş ve korku içinde davranmaktadır. Her ne olursa olsun Türk adaleti gerçeği eninde sonunda ortaya çıkartacak, suçlular cezalarını bulacaktır. Bu konuda sayın yetkilinin varsa bildikleri, adlî mercilerle paylaşmalı, suçu ve suçluyu gizlememelidir. Aksi halde korkaktır, müfteridir.
Son olarak tekraren ve teyiden ifade eder ve tüm kamuoyuna duyurur ve ilan ederiz ki, Türk Ocakları, hiçbir sendika, siyasi parti ve teşekkülle doğrudan doğruya husumet içinde değildir, olamaz. Ocak, Türk milleti, Türk devleti ve Türk demokrasisinin yanındadır. Bu açıklamaların doğrudan doğruya bir sendikaya ve üyelerine değil, Türkiye’nin saygın bir sivil toplum örgütünün arkasına saklanarak hesap görmeye çalışan kişilere yönelik olduğunu bilhassa hatırlatmak isteriz. Konuyu bu şekilde Bilecik kamuoyunun takdirine arz ederiz. Saygıyla tüm kamuoyuna ve üyelerimize duyurulur." dedi.