Okullarımızın yaz tatiline girmesi ile birlikte camilerimiz çocuklarımızla dolup taşmaya başladı. Yaz dönemini en güzel şekilde değerlendirmek için velilerimiz çocuklarını camilerimize, Kuran Kurslarımıza gönderiyorlar. Çocuklarımıza yetkililer tarafından hazırlanmış müfredat doğrultusunda hem Kuran-ı Kerim öğretiliyor hem de dini bilgiler veriliyor. Bu çalışmalar takdire şayan... Maalesef güzel başlayan bu çalışmaların neticesi pek alınamıyor. Büyük bir hevesle başlanılıyor. Belirli bir süre geçtikten sonra çocuklarımızda aynı heyecan ve istek kalmıyor. Çocuklarımız tam Kuran-ı Kerim’i öğrenmeye başlayacakları zaman ya yaz kursları tamamlanmış oluyor, ya da çocuklarımız gitmekten vaz geçiyor. Biz yetişkinlerde de aynı şey olmuyor mu? Aşkla şefkle başladığımız işi sonlandıramıyoruz. Teravih namazlarında bunu görebiliyoruz. İlk günler camilerimiz dolup taşıyor, namaz kılacak yer bulamıyoruz, Ramazan ayının on beşinden sonra ise camilerimiz boşalıyor.
Çocuklarımızın yaz boyunca kurslara devam etmelerini sağlamak için bazı din görevlilerimiz büyük çaba sarf ediyorlar. Örneğin Kuran-ı Kerime geçen çocuklarımızı ödüllendiriyorlar. Hayırsever vatandaşların destekleri ile Kuran okumaya gelen çocuklara çeşitli ikramlarda bulunuyorlar. Bu konuda belediyelerimize de büyük iş düşüyor. Yaz döneminde çocuklar için düzenledikleri yüzme kursları, basketbol, voleybol kurslarına devam eden öğrencilere teşvik amaçlı hediyeler veriliyorsa, yaz kuran kurslarını başarı ile tamamlayan çocuklarımıza düzenlenecek törenle hediyeler verilebilir. Bu çalışmaları çok güzel yapan ve etkinliklere destek olan belediyelerimiz var. Onlara teşekkür ediyoruz. Ayrıca çocuklarımıza Kuran-ı Kerim ve ilmihal bilgileri öğretmenin yanında değerler eğitimini de vermeliyiz. Toplum kurallarını benimsetmek, büyüklerine saygıyı, küçüklerine sevgiyi öğretmek, yardımlaşmanın, vatan ve bayrak sevgisinin erdemini kavratmak, kardeş olmanın önemini benimsetmek netice olarak unutulmaya yüz tutmuş değerlerimizi yeniden yeşertmek çok yararlı olacaktır.
Çocuklarımızı üç ay boyunca camilerimizde tutmanın yollarını ararken, onların dolu dolu zaman geçirmelerini sağlamak amacımız olmalıdır.
Asım’ın nesli... Diyordum ya... Nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.
Asım’ın neslini yetiştirmek bizim elimizde... Ellerimizde şekillenecek yavrularımızı vatanına, milletine, bayrağına, mukaddesatına bağlı nesiller yetiştirmek için bu güzel fırsatları değerlendirelim...
Çocuklarını Allah’ın Kelamını öğretmek için gönderen velilerimiz başta olmak üzere, büyük bir istekle devam eden çocuklarımıza, din görevlilerine ve bu desteği sağlayan yetkililerimize teşekkür ediyorum.
Peygamber Efendimizin(sav) bir sözü ile yazımızı tamamlayalım. -"Ya Öğreten, ya öğrenen, ya dinleyen, ya da ilmi seven ol. Fakat sakın beşincisi olma (yani bunların dışında kalma) helâk olursun”