DİYANET İŞLERİ BAŞKANINA DEĞİL, İSLAM'A KARŞI GELİYORLAR

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş Ankara Hacı Bayram Camii’ndeki Cuma Hutbesinde “ İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lütfiliği, eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayrimeşru ve nikahsız hayatın islami literatürdeki ismi, zina olan bu büyük haramın sebep olduğu HIV virüsüne maruz kalıyor. Geliniz, bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim...”. Başkan Erbaş’ın “ Birlikte mücadele edelim..” sözünü tersine düşünen adeta İslam’la mücadele edin diye anlayan Ankara Barosu “Sesi çağlar öncesinden gelen kutsal sayılan değerler üzerine inşa edilen bir anlayışını temsil eden, içinde bulunduğu takvim yılında yaşamasına rağmen bundan 8-9 nesil öncesindeki büyükleriyle (İslam alım ve kurallarıyla) aynı zihinsel ve dogmatik sınırlara sahip olmak için insan onuruna karşı mücadele veren bu şahısı ve ona hak veren bu zihniyeti kınıyoruz.” Diyerek dinimiz hilafına bir açıklama yaptı.

İslam’ın emirlerini yasaklarını, helallerini, haramlarını anlatmakla mükellef başkanı susturmaya çalışıyorlar. Hem de İslam’ı “Çağlar öncesinden gelen kutsal sayılan değerler üzerine inşa edilen bir din anlayışı..” ifadeleriyle bugün için kabul etmediklerini, kutsal saymadıklarını ilan ediyorlar, ahlaksızlığın zirvesine çıkan eşcinsellerin arkasında duruyorlar. Onlara göre İslam’ın emirlerini müslümanlara anlatmak suç, yasak, zina ve eşcinsellerin her türlü yayılma çalışmaları serbest olmalı “İslam’a karşıyız” diye açıklama yapmaktan korkan bu adamlar çarpıcı açıklamalarıyla ne fikirde olduklarını söylemiş oluyorlar.

Ayet-i kerime “ Allah’ın indinde tek din İslam’dır.” Kendilerine kitap verilenler kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki azgınlık, kıskançlık bir diğer gruba üstünlük sağlama isteği nedeniyle anlaşmazlığa düştüler. Her kim Allah’ın ayetlerine karşı kafir olursa şüphesiz ki Allah, hesabı çabuk gönderir.” (3/Al-i İmran 19). “İman ettikten sonra kafir olan Resul’un hak olduğuna şahitlik eden ve kendilerine apaçık deliller gelmiş olmasına rağmen (küfre sapan) bir topluluğu Allah nasıl hidayet etsin? Allah, zalimler topluluğunu hidayet etmez.” (3/ Al-i İmran 86). “Şüphesiz ki , ayetlerimiz hakkında küfre sapanları ateşe sokacağız. (Ateş onların) derilerini yakıp kavurdukça , azabı tatsınlar diye (yeni) bir deriyle değiştireceğiz. Şüphesiz ki Allah (İzzet sahibi, her şeyi mağlup eden) aziz, (hüküm ve hikmet sahibi olan) hakimdir (4/ Nisa 56).

İslama “Çağlar öncesi..” diyenler de bir gün caminin önündeki musalla taşından uğurlanıyorlar. Bundan yıllar evvel “Allah’ı insanlar yarattı” diyen adamın cenazesi musalla taşına (Ankara’da) kondu. Görevli camii imamı “Allah’ı insanlar yarattı diyen adamın cenazesini ben kıldırmam” dedi ve kıldırmadı. Fotör şapkalı biri ben kıldırırım diyor ve namazı kıldırıyor. 1970’li yıllarda cereyan eden bu olay halk arasında devamı şöyle yayıldı. Namazı kıldıran adama arkadaşı “Sen nasıl namaz kıldırdın yanlış oldu” der. Adam “Sus zaten abdestim de yoktu” cevabını verir.

Allah hidayete erdirsin kullarını diyelim. Bugün böyle açıklamalar yapanların bir gün abdestsiz cenaze namazı kılınabilir.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Sakarya Gazetesi Haberleri