Bölge müdürlüklerine oldum olası karşı çıktım. Bizim gibi hiç bölge müdürlüğüne sahip olmayan, bağlı olduğumuz bölge müdürlüklerinden istediğimiz çalışmaları alamayan iller mağdurları oynuyor.
Evvelce SGK, PTT, TEK gibi daha birkaç müdürlük bölge müdürlüklerine bağlıydı. İlimizde temsilcilikleri olurdu. Zamanla bölge müdürlükleri kaldırıldı, çalışmalar il müdürlükleri tarafından yürütülmeye başlandı, işler de hızla yapılır oldu.
Hala ilimizde bazı il müdürlükleri bölge müdürlüklerine bağlı olmasından dolayı işler istenilen seviyede yürümüyor. Bunların başında Devlet Su İşleri, Karayolları, Tarım Kredi Kooperatifleri, Orman Müdürlüğü gibi müdürlükler geliyor.
Bugün Devlet Su İşlerine bağlı olduğumuz için yapılan onca barajı yürüten sulama birliklerinin ve sulama kooperatiflerinin çektiği eza ve cefadan bahsetmek istiyorum.
Sanırım bundan 7 yıl evvel Devlet Su İşleri ilimizde şube açtı. Açmasına açtı da faydası var mı? Yetkisi olmayan üç-beş memuru, masası sandalyesinden başka hiç bir şeyi olmayan temsilci bir şube. Halbuki bölgeye bağlı olmayan il müdürlüğü durumunda olsa bugün bölgede olan birçok ekipman ilimizde olacak. Arazi sulamaları yer altına döşenen borular yoluyla yapılıyor, zamanla sulama mevsiminde defalarca borular patlıyor. İlimizdeki birlikler, kooperatifler Eskişehir Bölgesine gidip gelmekten yılıyorlar. Hadi il müdürlüğü açılmıyor neden bölge tarafından Bilecik DSİ donanımlı hale getirilmiyor? Başta valimiz olmak üzere siyasilerimiz tarım kesiminin bu sıkıntısına acilen çözüm üretmeliler.
Açıldığı 7-8 sene olmasına rağmen çalışılır hale getirilemeyen DSİ şubesi neden bu kadar ihmalkarlığa uğradı?