Sülalelerin isimleri bireylere etki mi eder, yoksa o aile fertlerinin ortak karakteri sonucu sülaleye verilen bir isim midir merak ederim.
Ocak ayının 14’ünde köylümüz, kapıbir komşumuz, akrabamız, yakın arkadaşımız Mehmet Emin (Özcan) Akçay ağabeyimizi ani bir kalp krizi sebebiyle kaybettik. Allah taksiratını affetsin, mekanı cennet olsun.
Ani ölümü bizi çok üzdü kaleme aldığım bu yazıya defalarca başlamama rağmen bir türlü bitiremedim. Özcan ağabey gerçekten kendisine güvenilir, insaniyetli, merhametli, sabırlı bir insandı. Kendisinden emin olunan bir kişiydi.
Özcan ağabeylere köyde “Eminler” derler. Nüfus cüzdanındaki ismi de Mehmet Emin’di. Peygamber Efendimizin sıfatlarından birini taşıyordu ve kendisinden “EMİN” olduğumuz bir kişiydi.
Gazeteye geldiği bir zaman sohbet ederken Ahmet isminde bir arkadaşımız daha geldi. Sohbet sohbeti açtı ve köylerdeki eski yaşantıdan ve huzurdan bahis konusu oldu.
Ben Özcan ağabeyler için şunu söylemiştim “Özcan ağabeyler yani Eminler bizim kapıbir komşumuz. Bu zamana kadar hiç tatsız bir anımızın geçtiğini hatırlamam. Ben Özcan ağabeyin babasını hatırlamıyorum. Özcan ağabeyde genç yaşta babasını kaybetmiştir. Üç ağabeyi daha var. Hane geniş ve huzur içinde tek çatı altında geçindiler. Aslında örnek alınacak, hatta üzerinde tez çalışması yapılması gereken bir konu” diye söylemiştim.
O zaman Özcan Ağabey’de “Sofraya oturduğumuz zaman 17 kişi oluyoruz” demişti. Eminler Sülalesinin emin insanlarından biriydi. Köyde yakındık. Bilecik’e geldik. Bilecik’te yakındık. Gazeteden içeri geldiği zaman kendisini Kurtköy’e gelmiş gibi hissettiğini söylerdi.
Beraber çok güzel anılarımız geçti. Güzel hatıralar bıraktı. Takdiri ilahi. Kader böyleymiş. Arkasında güzel anılar bıraktı. Allah taksiratını affetsin. Allah Rahmet Eylesin. Başta yengemiz Serpil Akçay’a yeğenlerimiz Ceren ve Alperen Akçay’a, ağabeyleri İbrahim, Ahmet ve Rahim ağabeylere sabırlar versin.