İktidar ‘’Her ile üniversite’’ sloganı ile başlattığı iddiasını gerçekleştirdi. Büyük illerdeki birkaç üniversite, vakıf üniversitesiyle beraber 200’ün üzerinde üniversite oldu. İllerdeki ekonomiyi canlandırdı, becerikli, ileriyi gören rektörlere sahip olan il üniversiteleri başarılı çalışmalar sergiliyor.
Bazılarının her ile üniversite yerine her ilin yapısına göre meslek yüksek okulları, üniversiteler açılsaydı daha iyi olurdu fikrine katılıyorum. Kaliteli işçi ve iş beğenmeme sorunuyla karşılaşmazdık. Zamanla bu problemin ortadan kalkacağına inanıyorum. Nitekim Milli Eğitim iş edinme kurslarıyla eksikliği gidermeye başladı.
İlimiz iklimi ve toprak yapısıyla birçok sebze ve meyveyi yetiştiriyor. Büyük şehirlere yakın olmamız sebebiyle pazarlama sıkıntısı yaşanmıyor. Üniversite bünyesinde 8 yıl evvel kurulan ziraat fakültesi ilk 2 yıl bağ, bahçe, sebze alanında tohum kesimine faydalı çalışmalar yaptı. Yönetime ‘’Üniversite ticarethane değildir’’ anlayışı gelince maalesef ziraat fakültesi içe kapanık okul olarak kaldı.
İdarede değişiklik olduktan sonra üniversitenin diğer bölümlerinde anında dekan ataması yapılmasına rağmen ziraat fakültesinde değişiklik çok geç yapıldı. Bu gecikme içe kapanıklığın devamına sebep oldu. Sebze, meyve, tohum, her çeşidini yetiştiren ilimizin bir tek köyüne dahi örnek olabilecek çalışmada bulunulamadı.
Her ne kadar kapalı kutu gibi çalışmayı seven kabına çoğalarak yerlerinde saysa da dekan değişikliğiyle sevindirici bir gelişme oldu. İlimizin en büyük eksikliği toprak analiz laboratuvarı açıldı. Çiftçimiz komşu vilayetlere bağımlı olmaktan kurtuldu hem de üniversitemiz bir gelire kavuştu. Sebep olanlara teşekkür eder, hizmetlerin tarımla uğraşanlarla beraber devam etmesini dilerim.
Üniversitemiz tıp fakültesini açmaya muvaffak oldu. Diş fakültesinin açılma garantisini aldı. Büyük çabalar sarf eden sayın Rektör Şükrü Beydemir’i tebrik ederim.
İki hafta evvel Eskişehir fuar alanında BİLECİK ŞEYH EDEBALİ Üniversitemiz AHİ Havacılık olarak temsil edildi. Gazatemizin de yazarı olan Doç. Dr. Burak Öztürk’ü AHİ Havacılık kuruluşunun baş yöneticisi olarak biliyorum. Sayın Öztürk hocam fuardan sonra gazetemizdeki köşesinde kaleme aldığı yazısının ilk paragrafında şöyle diyor “Geçen hafta Eskişehir Fuar alanında, şehrimizde geliştirilen AHİ HVS ürünlerinin sergisine yoğun bir ilgi vardı. Dirilişin kadim başkentine yakışır bir ekip ve ürünlerle BŞEÜ ve AHİ Havacılık olarak, temsil ettik tüm halkımızı fuar alanında. Yurt dışından genelkurmay heyetlerinden tutun da birçok STM üyesi AHİ V3 R0 ürününe talip oldu. Elhamdülillah Rabbime, biten bir KOSGEB projesini; ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN ve TEI’nin yer aldığı organizasyonda sergilememizi nasip etti. Bu durum her ne kadar bizim mutlu olmamızı sağlasa da, ‘’Ey Nefis Ölüm Var’’ demek geliyor kendime.”
Fuar sırasında rahatsız olduğum için gidemedim. İlimizin tanıtımı bakımından başarılı geçtiğini dostlarımdan öğrendim. Üretilen protatip uçaklar satılıyor, yeni siparişler alınıyor. Ülkemizin önde gelen kuruluşları ASELSAN ve Roketsan’ın dikkatini çekiyor. Ayrıca satılan malzemelerden üniversitemizde para kazanıyor. Umarım takdir edenler çok olur.
Sanırım Eskişehir fuarında Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi hem üniversiteyi hem de ilimizi temsil etti. İlimiz idarecileri ve üniversite temsilcileri fuarı ziyaret etmişlerdir.
Başarılarının devamını Allah’tan niyaz ederim.