İHH Bilecik Şubesi üyeleri, Bahçelievler Mahallesi’nde bulunan Hamidiye Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından ABD’yi ve Fransa’yı protesto etti. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan İHH Şube Başkanı Şemsettin Yıldırım, “Bugün İsrail'in başkenti Kudüs'tür diyenler yarın Yunanistan’ın başkenti İstanbul'dur diyecekler. Kudüs, Müslümanların kırmızı çizgisidir” dedi.
‘DİNİN SAHİBİ ALLAH’TIR’
Ayrıca, Fransa’da 300 densiz tarafından yayımlanan bildiriye tepkisini dile getiren Yıldırım, “ Fransa'da, Kuran-ı Kerim'e karşı bir iftira kampanyası başlatıldığı ve haddi aşan provakatif teklifler dile getirildiğini takip etmekteyiz. Kendini bilmezler, kusmuk kokulu ağızlarıyla Kuran-ı Kerim’den bazı ayetlerin çıkartılmasını istemişler. Değil 300 sözde aydın müsveddesi, Fransa’nın alayı böyle bir dengesizliğe düşse, Batı dünyasının tamamı Haçlı seferleriyle tekrar çıkıp gelse, ne olacak, nereye varabilecekler? Dinin sahibi Allah’tır. Kuran’ı Kerim, Allah kelamıdır” dedi.
İHH Şube Başkanı Şemsettin Yıldırım, açıklamasında şunları dile getirdi:
“İlk Kıblemiz, tevhidin, barışın ve kardeşçe yaşamanın adı olan, insanlığın ortak mirası Kudüs bugün maalesef Siyonist İsrail’in zulmü altında inim inim inliyor. Yine geçtiğimiz günlerde Allah katından indirilmiş olan ve bizzat Allah tarafından kıyamete kadar koruma altında tutulan yol göstericimiz, kitabımız Kur’an’ı Kerim’e, kendini bilmez, akıldan yoksun 300 Fransız yobaz tarafından sözlü saldırı yapıldı.
ABD’nin İsrail Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına tepki göstermek, Filistinli kardeşlerimizin düzenlediği Büyük Dönüş Yürüyüşü’ne destek vermek, Büyük Felaket olarak adlandırılan Nakba’nın 70. yılını protesto etmek ve Fransa’da Yüce Kitabımız Kuran-ı Kerim hakkında yayımlanan hadsiz bildiriyi lanetlemek için bütün kardeşlerimizle birlikte Türkiye’nin 81 ilinde eş zamanlı olarak meydanlardayız.
Yıllardır, nazlı Mescidi Aksa'ya uzatılan elleri kıramadığımız yerdir, KUDÜS. Yüzünü açmadı diye şehit edilen kardeşimize el uzatamadığımız yerdir, KUDÜS. Hayallerinin henüz baharında iken yerde cansız bir şekilde yatan kardeşimize sadece ağlayabildiğimiz yerdir, KUDÜS.
15 Mayıs günü Büyük Felaket Nakba’nın 70. yıl dönümü. 70 yıldan beri Siyonist İsrail, Müslümanları kışkırtmak amacıyla Mescid-i Aksa etrafında yaşlı, genç, kadın çocuk demeden katliamlarına devam ediyor. 70 yıldır hakları, toprakları, vatanları, canları, malları gasp edilen Filistinliler, İsrail zulmü altında yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyorlar.
Filistinliler, kadınlarıyla ve çocuklarıyla son bir aydır Büyük Dönüş Yürüyüşü gerçekleştiriyorlar. İşgalci İsrail ise ateş açarak masum insanları, çocukları ve yaşanan olayları dünyaya aktarmak isteyen basın mensuplarını şehit ediyor. Büyük Dönüş Yürüyüşünün başlangıcından bugüne kadar İsrail askerlerinin kurşunlarıyla ve müdahalesiyle 48 kardeşimiz şehit edildi, 8 binin üzerinde kişi de yaralandı.
Filistinli kardeşlerimizin bu kutlu yürüyüşünü maddi ve manevi destekliyor, Rabbimizden bu mücadeleyi başarılı kılması için niyaz ediyoruz. Rabbimiz, Yüce Kitabımız Kuran-ı Kerim’de “İnanıyorsanız galip gelecek sizsiniz.” “Yeryüzüne benim salih kullarım varis olacaktır.” diye buyuruyor. Ey Fravunun çocukları! Salih insanların azmi ve kararlılığı gün geçtikçe büyüyor. Zalimlerin, katillerin korkulu rüyası olan salih kullar hazırlıklarını yapmaya devam ediyor. Masumun, mazlumun ve mağdurun yanında yer alan bu güzel topluluklar, gün gelecek tüm Nemrutların ve Fravunların avaneleriyle birlikte inlerine kadar girecek. Allah’a verdiğimiz sözü burada bir kez daha yineliyoruz: Bu uğurda malımızla canımızla mücadele edeceğiz. Ey Siyonist İsrail ve onun büyük destekçisi ABD sizin zulüm dolu çarkınızın dişlerini kıracağız. Sizin kurduğunuz korku dolu imparatorluğunuzu başınıza yıkacağız. Ebreheler nasıl helak olduysa sizin de saltanatınız son bulacak ve cehenneme sürüleceksiniz. Diri diri toprağa gömdüğünüz çocukların hesabını biz veya evlatlarımız bu dünyada, Allah ise ahirette size soracaktır.
Bugün İsrail'in başkenti Kudüs'tür diyenler yarın Yunanistan’ın başkenti İstanbul'dur diyecekler. Kudüs, Müslümanların kırmızı çizgisidir. Orada ezanların dinmesine izin vermeyeceğimizi Türkiye’de ilan ediyoruz. Ayrıca Fransa'da, Kuran-ı Kerim'e karşı bir iftira kampanyası başlatıldığı ve haddi aşan provakatif teklifler dile getirildiğini takip etmekteyiz. Fransa’nın Siyonist uşağı olan eski Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin de aralarında bulunduğu 300 sözde Fransız yazar-çizer kendini bilmez, kusmuk kokulu ağızlarıyla Kuran-ı Kerim’den bazı ayetlerin çıkartılmasını istemişler. Şu densizliğe bakar mısınız? Şu edepsizliğe nasıl izah getirebilirsiniz?
Değil 300 sözde aydın müsveddesi, Fransa’nın alayı böyle bir dengesizliğe düşse, Batı dünyasının tamamı Haçlı seferleriyle tekrar çıkıp gelse, ne olacak, nereye varabilecekler? Dinin sahibi Allah’tır. Kuran’ı Kerim, Allah kelamıdır. Bu zihniyet, Kur’an’ı Kerim’in bırakın bazı ayetlerini değiştirmeye tek bir harfine dahi el süremezler. Cezayir’de ve Ruanda’da 1 milyondan fazla masum insanı öldüren ve müslümanların namusuna göz diken katil Fransa, bugün çıkıp o kanlı elleriyle Müslümanlara medeniyet dersi vermeye kalmasın.
Asırlar boyunca Tevrat’ı tahrif edenler, İncil üzerinde tahrifat ve tahribat yapanlar, işi gücü bıraktı da şimdi Yüce Kitabımız Kur’an’ı Kerim’e mi, gözü diktiler? Kur’an’ı Kerim’in bazı ayetlerini Kuran’dan çıkaralım diyenlerin biz her türlü kirli oyunlarını biliyoruz. Eskisi gibi değil bu millet artık gözünü, kulağını açtı. Gün gelecek bu zalim topluluk, oynadıkları oyunun içerisinde yok olup gidecek. Bir insanı yaşatan tüm insanlığı yaşatmış gibidir diyen Allah’ın bu yüce kitabına ne el sürdürürüz ne de söz söyletiriz. Siyonist-Emperyalist devletlerin kurduğu ve bizzat yönettiği, İŞİD vb. gibi terör örgütlerinin yaptıkları kötü işler, asla İslamı bağlamaz. İslam olmayan İŞİD, Müslümanları temsil etmediği gibi İŞİD’i kuran Siyonist ve emperyalistler de insanlık adına konuşma yetkisine sahip değillerdir.
Müslümanları incitecek bu tür provakatif eylemleri şiddetle kınıyor ve tüm dünya kamuoyunu daha insaflı ve hakkaniyetli olmaya davet ediyoruz.”