İnovasyon, günümüzün en etkili yenilik ve farklılık oluşturma uygulamalarından birisi. İnovasyon uygulayarak yapılan işi farklılaştırmak, maliyetleri düşürmek, verimlilik ve motivasyon artışı sağlamak mümkün.
Her konuda inovasyon yapma düşüncesi tüm dünyayı sarmış durumda. Bu uygulamalardan organizasyon şemaları da nasibini almış durumda. Yönetim dünyası daha fazla unvan isteyen beyaz yakalıları memnun etmenin ve motivasyonlarını sağlamanın yolunu ünvanlarda inovasyon yaparak bulmuş durumda. Yeni ünvanlar organizasyon şemalarında yavaş yavaş yerini alırken daha karizmatik ve havalı görünse de anlamlarını ve hangi işlere karşılık geldiğini anlamamız biraz zaman alacak gibi görünüyor.
Yeni karizmatik unvanlar üç harfin birleşmesinden oluşuyor. En popüler olanları; CEO, COO, CGO, CFO, CIO, CTO, CGO, CISO, SEO… Üç harfli kısaltmalar ile sayısız unvan kombinasyonu üretme imkanı var.
CEO — Chief Executive Officer. İcra Kurulu Başkanı
COO — Chief Operating Officer. Operasyon Yöneticisi
CGO – Chief Growth Officer. Büyümeden Sorumlu Başkan
CFO – Chief Finance Officer. Mali İşler Müdürü
CIO – Chief Information Officer . Baş Danışman
CTO – Chief Technology Officer . Teknolojiden Sorumlu Başkan
CGO – Chief Government Officer. Orta Düzey Yönetici
CISO – Chief Information Security Officer. Bilgi Güvenliği Yöneticisi
SEO – Search Engine Optimization. Arama Motoru yöneticisi
DCSP – Director of Corporate Strategic Planning. Kurumsal Strateji Planlama Direktörü
CLO – Chief Legal Officer. Hukuktan sorumlu Yönetici
CAO- Chief Advertisement Officer. Reklam ve tanıtım yöneticisi
Unvan, bireyi motive eden en önemli faktördür. Sahip olunan unvan sadece şirkette değil sosyal hayatta da bireyin statüsünü göstermek açısından etkilidir. Motivasyon teorilerine göre de belirli özelliklere sahip çalışanların terfi ve unvan beklentilerinin karşılanması gerekir.
Çalışanın yaptığı işe özel bir isim verilmesi, bu çalışanda yaptığı işi daha fazla benimseme, daha ciddiyetle sürdürme, hedeflere ulaşma konusunda duyarlılık gibi sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Nitekim yapılan araştırmalarda yeni ünvanların çalışanları daha fazla motive ettiği, işlerini daha fazla sahiplenmelerini ve geliştirmelerini sağladığı, onları bu unvanların hakkını verebilmek için daha yaratıcı olmaya, fırsat peşinde koşmaya teşvik ettiği ortaya konmuş durumda.
Bu güne kadar kuruluşların kullandığı unvanlar kısıtlıydı ve hepimizin bildiği hiyerarşik düzeyleri tanımlıyordu. Genel Müdür, Müdür, Müdür Yardımcısı, Şef, Formen, Vardiya Amiri, Ustabaşı gibi unvanlar bilinen unvanlardı. Herkes bu ünvanları bilir kendisine en yakın pozisyona ulaşmayı hedeflerdi. Ancak oraya ulaşmak için o pozisyondaki kişinin istifa etmiş olması veya emekli olması gerekirdi.
Teknolojik gelişmeler, organizasyonların farklı niteliklerini geliştirmek zorunda olması, çalışanların unvan talepleri, uzmanlık konularının giderek farklılaşması, spesifik konularda çalışanların artması ile bilinen unvanlara hergün bir yenisinin eklendiğini bundan sonra daha sık görmeye başlayacağız. Bu unvanlar hiç şüphesiz ki, eskilere göre daha karizmatik. Aslında bu ünvanların içini doldurmak ve bekleneni yapmak unvanı kazanmaktan çok daha mühim.
Yalın organizasyon yapıları ile organizasyon şemalarında kademeler giderek azalma eğiliminde. En karmaşık organizasyonlarda bile operatör düzeyinden ün üst kademeye kadar en fazla dört veya beş kademenin olması beklenmekte. Yeni ünvanların kullanılması yalın organizasyon yapıları ile daha da yaygınlaşacak gibi görünse de beyaz yakalıların motivasyon ihtiyaçları kesilecek gibi görünmüyor.
Yukarıda yer alan unvanlar ile tanımlanmış bir kartvizit gördüğünüzde sakın şaşırmayın. Bu bir süreç ve bu süreçte karizmatik unvanlar beklentileri belirli bir dönem karşılayacak gibi görünse de, bence asıl amaç unvanlara gerek kalmadan çalışanlarını motive etmenin yollarını bulmak olmalıdır.
İsmail Hakkı KAVURMACI
dijitalhaber.com.tr