KARA TİMURTAŞ PAŞA

UMUT ÖZDEMİR

''Bilecik'in Cumalı Köyü'nde vakıf camii ve zaviyesi bulunmaktadır.  Bursa Setbaşı’nda bir cami, hamam, medreses ve diğer vakıfları vardır. Bergama da bir medrese, Biga’da bir camii şerif, Afyonkarahisar’da bir cami ile medrese, Edirne’de bir mescid inşa ettirerek bunlara vakıflar tahsis ettirmiştir.  Yahşi, Oruç, Ali ve Umur isimlerinde dört oğlu vardır. Oğullarının hepsi de devletin en yüksek makamlarında önemli görevler almışlardır''

Evet değerli okuyucularım. Yukarıda, kendisini birkaç cümle ile ifade ettiğim ve Osmanlı Devleti'nin temellerinin kurulmasında pay sahibi olan değerli şahsiyet Kara Timurtaş Paşa'dır.

Tarih sahnesine ilk çıktıklarında 400 çadırdan oluşan Kayı aşireti Osmanlıların oldukça kısa bir süre içerisinde hâkimiyet alanlarını genişleterek, beylikten devlet statüsüne geçmeleri dünya tarihinde eşine az rastlanan önemli bir gelişmedir. Osmanlıların ortaya çıkışı başta 1071’den itibaren Anadolu yarımadasına kesin olarak yerleşen ve siyasî birlikler kuran Selçuklular olmak üzere XIII. yüzyıl Anadolu’sundaki çok önemli sosyal değişimlere dayanır. İlk olarak küçük bir Türkmen kabilesinin temellerini attığı Osmanlı Beyliği, zaman içerisinde bu kabilenin ve Ahiler gibi homojen yerli Türk unsurların kaynaşmasıyla meydana gelen malzemeyi kullanan Osmanlı’nın halefleri tarafından genişletilmiştir. Osmanlı Devleti’nin kurulup büyümesinde XIII. yüzyıl Anadolu’sunda yaşanan gelişmelerin de büyük etkisi olmuştur. Bundan sonra zamanla güçlenerek büyüyen ve sınırlarını genişleten Osmanlı Devleti, kuruluş sürecindeki sağlam teşkilât yapısı ve uyguladığı başarılı sistemler sayesinde tüm dünyayı kendisine hayran bırakacak olan büyük bir imparatorluk haline gelmiştir. Ardından İslam dünyasının dini liderliğini de üstlenen Osmanlı Devleti 600 yılı aşan ömrüyle dünyanın gördüğü en büyük devletlerden, imparatorluklardan biri olmuş, üç kıtaya hakim olmuş ve hüküm sürdüğü bu dönemlerde dünya siyasetine yön vermiştir.

Kısa bir girizgahtan sonra siz değerli okuyucularıma bu hafta tanınmayan ancak bu imparatorluğun kurulmasında ve temellerinin atılmasında pay sahibi olan önemli şahsiyetlerin bir olan Kara Timurtaş Paşa hakkında bildiklerimi aktarmaya çalışacağım.

Kara Timurtaş Paşa, Osmanlı devlet adamlarının en eski ve asil bir hanedanındandır. Osmanlı Devleti’nin kurucusu, hak ve adalete saygılı, üstün yeteneklere sahip bir hükümdar olan Osman Gazi’nin silah arkadaşlarından Aykut Alp’in torunu, Hereke Fatihi Kara Ali Paşa’nın oğludur. Kara Timurtaş Paşa, babası Kara Ali Paşa’nın yaptığı fetihlere bakılacak olunursa, iyi bir tahsille yetişmiş büyük bir kumandan ve devlet adamı olduğu anlaşılmaktadır.

Sultan I. Murad’ın en büyük komutanlarından birisi olan Kara Timurtaş Paşa, Yıldırım Bayezid’e lalalık yapmıştır. Rumeli fethinde Lala Şahin Paşa’nın maiyetinde bulunup 1365 tarihinde Yenice ve Yanbolu’yu fethetmiştir. Lala Şahin Paşa’nın ölümü üzerine beylerbeyi olmuştur. 1375 tarihinde, Manastır, Pirlepe, İştip’i fethetmiştir. Arnavutluk’un bazı bölgelerine akınlarda bulunmuş, Sırbistan ve Bosna bölgelerinde birçok fetihlerde bulunmuştur. Karaman oğlu Mehmed Bey’in Osmanlı bölgesine saldırması üzerine, ordusunun komutası ona verilmişti. Bizzat Karaman oğlu Mehmed Bey’i bertaraf etmesi üzerine beylerbeyliğine vezirlik rütbesi ilave edilmiştir. Sultan Yıldırım Bayezid 1392’de Rumeli’de fetihlerle meşgul iken, Karamanoğlu Mehmed Bey’in tekrar Bursa’ya hücum ederek, Timurtaş Paşa’yı esir etmiş ise de, Padişah’ın tekrar Anadolu’ya geri dönmesi üzerine de, Kara Timurtaş Paşa’yı serbest bırakarak ve sulh anlaşması yapmasını istemiştir. Ancak Kara Timurtaş Paşa’nın bu isteğini kabul etmemiş ve Karamanoğlu Mehmed Bey bu defa kendisi Kara Timurtaş Paşa’nın eline esir düşmüştür. Timurtaş Paşa da intikam almak düşüncesiyle onu idam ettirmiştir. 

Kara Timurtaş Paşa, Timur’la Yıldırım Bayezid’in Ankara Çubuk Savaşı’nda Sultan Yıldırım Bayezid Han’la beraber esir düşmüş, Kütahya’daki malları ve mülkleri Timur tarafından elinden alınmıştır. Esaretten kurtulduktan sonra tekrar Bursa’ya dönmüştür. Bursa’da Sultan Yıldırım Beyazid’ın oğlu İsa Çelebi ile kardeşi Çelebi Sultan Mehmed Han arasında taht mücadelesinde, İsa Çelebi tarafını tutmuş ve onu tahta geçirmeye çalışmış. Çelebi Sultan Mehmed’in taht mücadelesi sonucu meydana gelen savaşta, Uluabad yakınlarında vefat etmiştir. Kabri Bursa’ya getirilerek kendi adıyla bilinen, Timurtaş Paşa Camii haziresine defnedilmiştir. Doğum tarihi kesin olarak belli olmamakla beraber, yaptırmış olduğu vakıf eserlerinden ve katılmış olduğu savaşlar dolayısı ile 15. Yüzyılın 2. yarısında vefat ettiği düşünülmektedir. 

Kaynakça:

- Aşıkpaşazade, Tevarih-i Ali Osman, İstanbul,1913

- Hoca Sadeddin Efendi, Tacü’t- Tevarih, 1279, S.21

- İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, C.1, S.574

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.