Dijitalleşme konusunun tam anlaşılamaması ve yüksek bütçeler gerektirdiği algısı nedeniyle, sayısız şirket dijitalleşme çalışmalarına çekimser bakmakta ve sürecin dışında kalarak önemli fırsatları kaçırmakta.
Farklı etkileşimler ile dijitalleşme konusunda çalışma yapmak isteyen şirketler ise nereden başlayıp nasıl yol alacaklarını bilemiyorlar.
Şirketler büyük ölçekli şirketlerin dijitalleşme uygulamaları hakkında edindikleri bilgilere bağlı olarak kafa karışıklığı yaşıyor. “Biz zaten dijitalleşmeyiz” diyerek uygulamaları hayata geçirmekten vaz geçiyor.
Şirketiniz küçük ve bütçeniz kıstlı dahi olsa siz de temel dijitalleşme çalışmalarına başlayabilir ve dijitalleşmenin değer katan yönlerini siz de keşfedebilirsiniz.
Peki, nasıl başlayalım ve neyi dijitalleştirelim?
Öncelikle şunu belirtmek isterim, dijitalleşme çalışmaları bir değer oluşturmalıdır. Maliyetlerinizi azaltmalı, verimlilik, kalite ve müşteri memnuniyetini artırmalıdır. Moda olduğu için dijitalleşme uygulamalarına başlanmaz.
O halde başlayalım.
Çalışmaların şirketlerimizde proje olarak ele alınması ve bir proje lideri koordinasyonunda yürütülmesi önemlidir. Ancak bunun için muhakkak bir CDO ( chief digital officer-dijital dönüşüm direktörü/lideri) istihdam etmeniz gerekmiyor. Siz de organizasyonda pozisyonunuz uygun ise çalışmalara liderlik yapabilirsiniz.
Yola organizasyonunuzda farkındalık oluşturmak ile devam edelim. Bu bir eğitim veya dış destek olabilir. Bu aşamada amaç; dijitalleşmenin ne olduğu, kapsamı ve uygulamalara yönelik bilgi yayılımını sağlamaktır.
Şirketinizin stratejik planı var ise bu proje artık bir strateji olarak yer almalı, planınız yok ise hemen bir stratejik plan hazırlamaya da başlayabilirsiniz. Bu aşamada vizyon ifadesinin günün gelişen şartlarına uygunluğunu ve geleceği kucaklıyor olmasının gözden geçirilmesini muhakkak öneririm.
Yol haritamıza devam edecek olursak şimdi kritik bir safhaya geldik. “Mevcut durumda; şirketimiz de dijital kapsama giren neler var ve bunlardan nasıl fayda sağlıyoruz?” sorusuna cevap aramamız gerekiyor.
Eminim ki, birçok şirkette bu kapsama giren ancak fonksiyonları konusunda detaylı düşünmediğimiz çeşitli kaynaklar mevcut.
SWOT Analizini de kullanarak kendinize şu soruları sorabilirsiniz.
Sürekli tekrarlanan ve değer katmayan işler nelerdir.
“Bilgisayarlarımız, yazılımlarımız ve içinde bir program yer alan cihaz/makinalarımız olmasına rağmen bunları nasıl değerlendiriyoruz? Kullandığımız planlama veya muhasebe programı (veya ERP) ne kadar efektif?, Hangi işleri hala excel tabloları ve kartlar ile yürütüyoruz?, Aldığımız verileri tablolara girmek için ne kadar zaman harcıyoruz?
Çalışmalarımda şu sözü çok sık duyuyorum. ERP programımız var ancak kullanamıyoruz. Unutmayın, kullanılmama nedeni ERP’nin eksikliğinden değil organizasyonumuzdaki yetersizliklerden kaynaklanmaktadır.
Bu aşamada size şöyle bir yol önerebilirim.
“Sipariş almadan sevkiyata kadar hangi işleri dijital olarak yürütüyoruz, hangi işleri manuel yürütüyoruz?” doğrultusunda bir analiz yapalım. Buna “uçtan uca analiz” diyebiliriz.
Buraya kadar yapılan çalışmalarda not aldığımız iyileştirme konularını bir plan haline getirmek ve plan kapsamında ekip olarak yönetmek önemlidir. Planı, periyodik toplantılarımıza gündem maddesi olarak eklememiz ve izlemeyi sağlamamız etkinliğimizi artıracaktır.
Buraya kadar yer alan konuları temel yapı olarak ele almamız gerekir. Çünkü ister dijitalleşme projeniz ister başka bir proje olsun, bu konular zaten şirketimizde düşük bütçeler ile yürütebileceğiniz ve zaten olması gereken çalışmalardır.
Biz zaten bu aşamaları geçtik diyen, üretim şirketleri için artık bir bütçe ayırarak MES (Manufacturing execution system- üretimden anlık veri toplama sistemi) sistemine geçmek en faydalı yatırımlarınızdan birisi olacaktır.
Böylece makine/ekipman/tesis ve hatlarınızdan alacağınız anlık veriler ile sayısız iyileştirme fırsatlarını daha net görebilirsiniz.
Dijital olmak isteyen üretim şirketleri için MES Sistemlerini artık bir zorunluluk olarak görüyorum.
MES sisteminin size sağlayacağı faydaları anlatmak için sayfaların yetmeyeceğini rahatlıkla söyleyebilirim.
Çalışmalarımızı biraz daha ileriye taşımak için artık daha teknik çalışmaya ihtiyaç duyacağız. Bunlar yalın üretim projelerinde de sıklıkla kullanılan teknikler olup, organizasyonumuzun bu teknikler konusunda yetkinliğini geliştirerek sayısız kaizen projesi oluşturabiliriz.
Üretim alanlarımızda elleçlemeler, taşımalar, el ile yapılan ve tekrarlanan işler otomasyon çalışmalarımız için harika kaynaklardır. El ile çalışılan işlerde -örneğin montaj hatlarında- verimliğimizi belirlenecek aletlere (tornavida, pense gibi) eklenecek sensörler ile ölçmeye başlayabiliriz. İnsan emeği ile yapılan ve katma değer sağlamayan işleri böylece yatırım kapsamına alabiliriz.
Yapılan çalışmalar ile dijitalleşme düzeyinizi merak edecek olursanız internette sayısız anketi inceleyerek kendinize uygulayabilirsiniz.
Ele aldığımız konuların daha çok üretim şirketleri için geçerli olduğunu düşünen ve satış odaklı şirketler için de uzaktan erişim ile servis vermek, siparişleri el ile girmek yerine e-ticaret sitelerinde olduğu gibi otomatik planlar oluşturabilirsiniz.
Dijitalleşme konusunda sosyal medyayı unutmak olmaz. Web sayfalarının daha çok tanıtım amaçlı kullanıldığını görüyorum. Ancak profesyonel bir düzenleme ile web sitenizi çok amaçlı hale getirebilirsiniz. Farklı aplikasyonlar ile İK, satış, pazarlama süreçleri için kolaylaştırıcı fonksiyonlar geliştirilebilir.
Unutmayın, dijital çalışmalar değer oluşturmalı ve kendini finanse edebilmelidir.
Bu buluşmamızda sizler ile dijital sürecin temel konularını ele aldık. Bir sonraki buluşmamızda farklı bir konuyu ele almak üzere, hoşçakalın.
İsmail Hakkı KAVURMACI
Makine Yüksek Mühendisi/Yönetim Danışmanı