KÖYLERİN CAN DAMARLARI KESİLİYOR

ŞADİ ERDAL

Bilecik İl Genel Meclisi Başkanı Sayın H. Hüseyin Çelik bundan bir müddet evvel basına yaptığı açıklamada "Yollar bir ülke için can damarı, köy yolları da köyler için can damarı" demişti.

Doğur söze söyleyecek sözümüz yok. Damar tıkanırsa, kesilirse ne olur, hayat sona erer değil mi? Ülke yollarını Karayolları, köy yollarında İl Özel İdaresi yapıyor.

Karayollarına ait bir yoldan bırakın şahsı, devasa şirketler bile alttan veya üstten herhangi bir şey geçirmeye kalksalar öyle istedikleri gibi gelişi güzel yapamazlar. Karayolları şartlarını masanın üzerine koyar.

Köy yolları İl Özel İdaresine ait olmasına rağmen aynı hassasiyeti göstermiyor. Öyle bir anlayış var ki "Bırakın gitsinler, tonajlı yükleri sarsınlar, isteyen istediği yerden kazsın ne isterse onu geçirsin.

Maalesef İl Özel İdaresinde bu anlayış hakim. Köy yolları kalbura dönüyor, ocak açılması için verilen ruhsatlar yüzünden aşırı tonajlı kamyonlar yolları bozuyor. Çıkan toz köylerdeki üreticilerin gelirini düşünüyor. Köy yolları bozuldukça üretici köylerimizin can damarları kopuyor. Can damarı kopan insan yaşamayacağına göre, köylerin candamarı yollar kullanılamıyacak hale geliyorsa üretici köyler ölüme terk edilmiş olmuyor mu?

Kimse kum ocakları, mermer ocakları,taş ocakları açılmasın demiyor. Ama yolunu yapsın, köylünün mahsulüne zarar veren tozu engellemek için asfalt yapsın. Aşırı tonajla köylünün can damarı ana yolları bozmasın. Peki bu hassasiyeti İl Özel İdaresi, Çevre İl Müdürlüğü gösteriyor mu? Maalesef göstermiyor.

Köylerin anayollarını cam damarı olarak beyanat veren Meclis Başkanına sesleniyorum. Köylerin can damarlarını kesenleri durdurmak için ne zaman harekete geçeceksiniz? Yoksa siz sadece şikayet etmekle mi yetineceksiniz

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.