İl olarak yeteri kadar tanınmamaktan şikayetçiyiz. Bursa, Eskişehir, Bilecik mi? Urfa Birecik mi? Diye anılmaktan kurtulmak istediğimizi hep söyleriz.
Esasında kendimizi tanıtamamaktan sorumlu olsakta bir o kadar da hatta fazlasıyla Bilecik’i bilmeyenlerde hatalı değil mi? Geçenlerde bir sebepten haberini yaptığımız Salih Kaya arkadaşımız “Türkiye’de herkes önce Bilecikli sonra Samsunlu, Vanlı ……”demişti. Demek istenen şu; Osmanlı önce Bilecik’e yerleşti, üç kıtaya buradan yayıldı, ilk ana yurdu Bilecik’i herkesin bilmesi gerek.
Bundan yıllar evvel Yazı İşleri Müdürümüz Mücahid Erdal bir yazısında “Amasya, Trabzon, Tokat, Manisa Şehzadeler Şehri, diye diye kendisini tanıttı. Biz padişahların şehrini tanıtamadık. (Yazı tarihi 6.02.2013)
Biz padişahların ilini tanıtamadık çünkü yetişen nesle tarih kitaplarında “ülkeyi padişahlar sattı” diyerek okuttuk. Bir gece de Latin alfabesine geçtik, memleketin muallimleri bile cahil oldu. Tarihimizi, dedemizin mezar taşını bile okuyamayan bir nesil yetişti.
Sultan Abdülhamid Han 33 yıllık padişahlığında hanlar, hamamlar, camiler, köprüler, okullar açtı. Genç neslimize Kızıl Sultan olarak tanıtıldı. Köyümüzde Hamdilerin Hamdi lakabıyla tanınan Hamdi Uyar vardı. Halen torunları hayatta, Abdulhamid devrini görmüş İstiklal Savaşı gazisiydi. Ben onun ağzından “Abdulhamid devrinde savaş yüzü görmedik. Çok bolluk oldu, onu devirdiler çok karanlık günler gördük” derdi.
Padişahlar şehri ilimizi tanıtamadık, tanıttırmadılar ki tanıtalım. Her doğum sancılı olur, ilimizi tanıtma fırsatı geldi. İlimizi hangi marka ile tanıtalım deniliyor. İlimizin zaten markası var ‘Padişahlar Diyarı’ veya toplumun kabul edeceği buna benzer bir isimde olabilir.
Bursa, turizmde gelişmiş bir şehir. Osman Gazi’yi, Orhan Gazi’yi, Murat Hüdavendigar’ı, Sultan Çelebi Mehmed’i ziyaret edenler seyahatlerini eksik yapmış olurlar. Kökler ilimizde, onlar orada mantar biter gibi erişmediler. Öncelikle Şeyh Edebali’den, Ertuğrulgazi’den, Dursun Fakıh’tan, Mihalgazi’den ziyaretlerin başlamasını sağlamalı ve bunu gelenek haline getirtmeliyiz. Mevlid Yazarı Süleyman Çelebi’nin büyük dedesinin Şeyh Edebali Hazretleri olduğunu kaç kişi biliyor? Mevlidi dinleyenler O’nun büyük dedesini ve Osmanlı İmparatorluğunun manevi kurucusunu şevkle ziyarete gelirler. Bizim markamız var, yapacağımız seferberlikle başarıyı yakalayacağımıza inanıyorum.
Elimizde başka imkanlar var mı, elbette var. Başta 8-10-15 km. arasında iklim değişikliği, Sakarya vadisinin elverişli tarım arazileri değerlendirilir. Kış turizmi için Pazaryeri, Bozüyük ilçelerimiz değerlendirilebilir. İlimiz birçok baraja sahip oldu. İstanbul, Bursa, Eskişehir, Sakarya gibi büyük illere yakın mesafede. Yapılan yollarla 1,5, 2 saatte gelinebiliyor. İl Özel İdaresi doğa harikası bu barajları mesire yeri haline getirerek, şehir sıkıntısından kurtulmak isteyenleri buralara getirtebilir. Barajlarının güzelliği ve güzel havasından insanların istifade edememesini eksiklik olarak görüyorum.
Güzel ve verimli günler dileğiyle Allah’ın selamıyla hoşçakalın.