İlimizi Türkiye Büyük Millet Meclisinde, Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili olarak temsil eden Yaşar Tüzün, Gara Operasyonu sırasında 5-6 yıl evvel esir alınan 13 vatandaşımızın PKK’lı teröristlerce şehit edilmesiyle ilgili partisinin meclis grubunu temsilen konuşma yaptı.
Tüzün’ün ülkemizin birlik ve bütünlüğüne sahip çıkacağına, PKK bölücü terör örgütüne karşı olduğuna da inanıyorum. Ne yazıkki konuşmasında partisinin son yıllarda HDP ile yakınlaşma politikasına uygun konuşmasına üzüldüm.
5-6 yıl evvel kaçırılan vatandaşlarımızı kaçıran PKK’lı hainlerden, onu siyaset sahnesinde temsil eden HDP’yi suç sahnesinde göstermeden tamamen suçu iktidara yüklüyor.
İktidarın 19 yıldır hataları olmamıştır demek gibi kimsenin bir lüksü olamaz. Ama bırakın terör olayları olmayan, terörist çıkmayan ilimiz de normal asayiş olayları bile yaşanmayan bir iliz. Bazı müessif olaylar yaşansa da genelde il dışından gelenler tarafından olduğu biliniyor.
İstanbul İl Başkanınızın Atatürk’e “Atatürk” demeyişini sosyal medyadan kınamanızı Bilecik’te hemşehrileriniz memnuniyetle karşıladı, hala aynı partide hiç bir şey yaşanmamış gibi beraber yola devam etmenizi nasıl yorumlayalım.
Sezgin Tanrıkulu gibi, Apo’nun avukatlığını yapan, HDP milletvekili gibi konuşan, terörist cenazelerine katılan biriyle aynı partide oluşunuzdan rahatsızlık duymuyor musunuz? Bugüne kadar bu adamdan hiç şikayet eden açıklamalarınız olmadı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Ceren Güneş isimli bir kızı mecliste ağırlıyor. Bilahere bu kız PKK’lı terörist olarak Suriye’de öldürülüyor. Siz meclis grubunuzda bu tür davranışlardan dolayı bir sefer olsun vazgeçilmesi gerektiğini söylediniz mi?
Belediye Başkanı seçilen HDP’lilerin görevden alınıp yerlerine kayyum atandığında partiniz “Mahkeme kararı olmadan milletin seçtiği başkanları görevden almakla halkın oylarına ipotek koyuyor, iktidar...” dedi, yerlerine kayyum atanan 94 belediye başkanından 41’ine toplam 237 yıl 171 gün hapis cezası verildi, diğerleriyle ilgili davalar devam ediyor. Bu duruma göre partinizin görevden alınan belediye başkanlarına sahip çıkma politikasının yanlış olduğu anlaşılıyor siz hala buna rağmen partinizi eleştirmeyi neden yapmıyorsunuz?
İnönü’nün döneminde DYP-SHP koalisyon hükümeti kuruldu bu iktidar döneminde Sivas Madımak olayları yaşandı 33 vatandaşımız öldü. Bu ölenler esir değildi tamamen normal dönemde yaşayan insanlardı. SHP bilahere CHP ile birleşti. Zaten aynı ekibin insanlarıydı. Bir ilimizde dahi bir asayiş sağlanamadı. Zamanın Valisi de aynı iktidar görüşü taşıyan biriydi. Partiniz hala bu millete bunun hesabını vermiş değil.
Yine Sivas olaylarından bir kaç gün sonra Erzincan Başbağlar köyünde 33 köylümüz kurşuna dizildi. Yine aynı iki parti iktidardı, bu köy esir miydi değil, ama vatandaşın köyünde huzur içinde yaşaması bile temin edilemedi.
Yaşar Bey, PKK’yı lanetlemekle terör bitmiyor. Terör, mücadele etmekle kazanılır. Bir gün Demirtaş övgüsü, bir gün terörü destekleyen belediye başkanlarının arkasında durmakla, Suriye’de ne işimiz var, Libya’da ne işimiz var, Akdeniz’de olay çıkarmayalım diyen partinizi de sorgularsanız, sanırım Bilecik halkı sizi daha büyük sevgiyle kucaklar. Umarım ne demek istediğimi anladınız.