Yeminli Mali Müşavir ve Bağımsız Denetçi Münür Şahin, dünyada yaşanan son gelişmelere ilişkin dikkat çeken bir analiz gerçekleştirdi. ABD Başkanı Donald Trump’ın dünya ticaretini ve barışını tehdit ettiğine dikkat çeken Münür Şahin, “Savaş yakınımızda” ifadesini kullandı.
Yaşana gelişmeler doğrultusunda Türkiye’nin alacağı pozisyonunun önemine dikkat çeken Münür Şahin, açıklamasında, şunları kaydetti:
“ABD Başkanlığı koltuğuna oturması çok kısa bir süre olmasına rağmen Trump, ülkesinde ve dünyada hızlı bir değişim yaratmak isterken büyük bir krize doğru yol alıyor. ABD içinde kendine muhalif diye adlandırdığı bürokratları etkisizleştirmeye çalışırken sonu nereye varacağı belli olmayan bir davranış sergiliyor. Dünya halkları diken üstünde gelişmeleri seyrediyor. Büyük ekonomik ve güvenlik krizleri oluşabilir.
Dış politikaya da hızlı bir giriş yapan Trump Kanada’yı eyalet yapmaya, Panama kanalını tekrar sınırları içine katmaya, Meksika ile göçmenler konusu, Kolombiya ile uyuşturucu, Danimarka ile Grönland, NATO kanalı ile Rusya’yı tehdit, Çin ve AB ülkelerine gümrük vergileri. İran ile Nükleer krizi, Suriye’de ve Irak’ta hala askeri varlık bulundurması, YPG/PKK/PYD ye desteği sürdürmesi ve son olarakta Gazze ve Batı Şeria’dan Filistinlileri sürgüne gönderip İsrail’le birlikte bu toprakları ele geçirme projesi derken Dünya diken üstünde.
Trump için en kolay olanda İsrail’le birlikte Filistinlilerin topraklarının üzerine çökmek, İsrail’e toprak kazandırmak ve Akdeniz’de ve sonrası Ege’de emperyalist hedeflerini gerçekleştirmek. Ortadoğu’da yeni bir döneme girmişken ve tamda barış rüzgarları eserken zor ve sabırlı olmamız gereken bir ortama giriyoruz. Cumhurbaşkanımızın deneyimi ve etkinliği, Dış İşleri Bakanımız ve MİT Başkanımızın, Savunma Bakanımızın tecrübesi ve bölgeyi iyi tanımasıyla Türkiye bu süreçlerden yara almadan güçlenerek çıkacak inşallah. Unutmayalım aslında yıllardır resmen savaşın içindeyiz.
Dünyada ve Ortadoğu’da ve sınırlarımızın yanında artık huysuz ve katliamcı İslam düşmanı İsrail’le ve onun destekçisi ABD ile mücadele ederken en büyük sorunumuz içimizde fırsat kollayan bedbahlar. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün; “İçimizdeki bedbahlar olmasa, dışımızdaki bedbahlar bir şey yapamaz” sözünü bir kez daha yeri gelmişken hatırlayalım. Bugüne kadar emperyalistler sınırlarımız yanında planlar yaparken, Türkiye’yi içeride kendi sorunları ile uğraşan ülke konumuna getirip, istedikleri planları uygularlardı. Ama artık devir değişti, güçlü bir Türkiye var.
Bugünler o günlerden faklıda olsa durduk yerde çıkartılan ve eleştirilen Cumhurbaşkanlığı aday belirleme süreçleri, PKK’ya silah bıraktırmak için çıkılan iyi niyetli yolda, pazarlık aşamasına doğru inşallah gitmeyeceğine inandığımız kardeşlik süreci, özellikle son günlerde 1980 öncesinin aşırı sol örgütlerinin PKK yerine sahaya sürülme istekleri ve bunları yurt dışından fonlayanların organizasyonlarına karşıda devlet kendini korumaya çalışıyor.
Sonuç; Dünya ve Türkiye son gelişmeler sonrası ve özelliklede Trump’ın başkan olması ile birlikte büyük bir maceranın ve savaşın eşiğinde. Emperyalizmin en kolay kazanacağı ve emellerini gerçekleştirebileceği coğrafya Osmanlıdan sonra iyice bölüp güçsüzleştirdikleri İslam ülkeleri ve Ortadoğu. Mazlumlara ve İslam alemine ve Türk Dünyasına destek olacak ve birlikteliği sağlayabilecek tek ülkede Türkiye. Cumhurbaşkanımızın tecrübesi, güçlü devlet aklımız ve kadrolarımızla ve de güçlü savunma sanayimizle sabırla, karalılıklar bu süreci lehimize çevirebiliriz.
En büyük tehdit içimizde ABD ve İsrail’le ve AB ülkeleri ile bizi karşı karşıya getirmek isteyenlerde. Unutmayalım Gazi Mustafa Kemal Atatürk; “Kurtuluş savaşında en büyük zararı, içimizde bu mücadeleye karşı olup, işgalcilerden en güçlüsüne bağlanalım diyenlerleydi” diyor. Yıllar geçse de bu düşüncede olanlar yine aynı oranlarda ve hatta dahada artarak topluma nifak tohumu saçmaya devam ediyorlar.
Allah; Türk ve İslam alemini, ezilen halkları ve Dünya mazlumlarını korusun. Allah devletimizi yönetenlere, kahraman ordumuza ve milletimize güç kuvvet versin.”