Beşer yıllık ulusal kalkınma planlarımız devam etmektedir. Bilecik ilinin de il bütünü çevre D.P. Ocak 2009 başlamıştır. Beşer yıllık dilimler halinde devam etmesi programlanmıştır. 2012 yılından güncellenmiş devam ettiğini ve 2015 yılında tekrar güncellendiğini öğreniyoruz! BEBKA’nın üç yıl için (Bursa, Bilecik, Eskişehir) planlamaları var. (2014-2023) Çevre Durum Raporu var. Bu raporun hazırlanışında ben de görev aldım. DS. İlerinin (3. Bölge) Bölge Havza Planı da bulunduğu bilinmektedir. Bu planların hepsinin (Ulusal Kuraklı Mücadele Planı dâhil) Ulusal Kalkınma Planları ile ilişkisi vardır ve uyumlu olmak zorundadırlar! 11. Ulusal Kalkınma Planı 2018 yılında başladığını internet üzerinden öğreniyorum.
Bilecik il bütünü Ç.D.P. neden önemlidir? 1960 yılından sonra gelen hükümetler o günkü adıyla Yüksek Planlama Teşkilatından geçmeyen hiçbir projeyi yatırıma almıyorlardı. İlgili bakanlıklar önemli projelerini savunmak için Genel Müdürlükleri proje müellifleriyle Y.P.T’ına sunuma gidiyorlar terleyerek, projelerinin yatırım programına alınmasını savunuyorlardı. Eskişehir ovasındaki toprak su yatırımları, developman projeleri için biz de grup olarak gittiğimiz oluyordu.
Maalesef o günlerde bile ciddi tutulan bu konular plan mı plan denilerek hafife alınmaya çalışılsa da hiç de revaç görmüyordu! Ulusal Planlamalar 1930 yıllarda başlamıştık ve Mustafa Kemal Atatürk, Kalkınma da önemi olduğunu vurgulayarak bizzat takip ettiği yazılmaktadır.
Planlar neden yürümedi, yürümüyor ve tam olarak uygulanmıyor? Daha sonra ki siyasal dalgalanmalar bizim konumuz değil! Siyasi tarihçilerin konusu! Ancak önemli yatırımların yapılmadığını söyleyemeyiz. Son 20 – 25 yılda hazırlanan Ulusal Planlar, Plan değişikliği ile istikrarlı olmadı çünkü önemi kavranamadı. İl Bütünü Ç.D.P.ları yapıldı, arşivlerde – raflarda kaldı. 2005 – 2006 – 2007 ve 2008 yıllarında İstanbul BB ve sonra Çevre Bakanlığının ihalesi ile yapılan Bilecik İl Bütünü Ç.D.P. 2009 -2012 VE 2015 yılında güncellenerek, plan hükümleri ile yürürlüktedir, sanıyorum!
Bu plana göre Bilecik ilinin 2009 yılının ocak ayından itibaren bir yüz binlik tematik Ana Paftalar 25 000’lik veya 5000’lik Nazım İmar Planlamaları ve veya uygulamalı 1000 – 500’lük imar planlamaları, tüm yeni ruhsat olan hastane okul, sanayi kuruluşları, tüm sabit tesisler v.s. Ç.D.P’ larına uygunluğu çok önemlidir. Bununla beraber 5403 yasaya göre Arazi kullanım planları yapılmış mıdır, yapılmakta mıdır? Bu planlar olmadan tarım arazilerinin amaç dışı kullanımını önleyemeyiz!
Üç büyük ovamız, Gölpazarı, Gölpazarı Karaağaç ve Bozüyük – Kandilli ovalarının da kullanım planları yapılıyor mu? Yapılmalıdır.
Diğer yandan Bilecik Merkez ve ilçelerde D.S.B’ler dışında ki fabrika ve imalathaneler düzenli ve planlı olarak arazilere yerleştiriliyor mu? Çevre ve deşarjları yasa ve yönetmeliklere uygun mu? Bu sorular çoğaltılabilir ve ancak Plan izleme ve denetleme kurulu veya koordinasyon varsa
Sakarya Nehri kıyı ve kenarlıkları, çizgi ve yapıları tespit edilmesine rağmen kum – çakıl ocaklarınca tecavüze uğratılıyor mu? Sakarya Nehrinin rejimi, su debisi ve fiziki (ekolojik) koşullar yeni malzeme depolama – üretme yetisine sahip değilken, kum ocakları kum – çakıl nereden almaktadırlar? Nehrin Sahilleri bilinçlice ayrılmakta mıdır veya etrafındaki tarlalardan üretim mi yapmaktadır?
İşte Çevre D.P. bunların disiplini içinde olmalıdır ve uygulanmalıdır. ÇDP 2009 yılında büyük umutlarla ve Türkiye genelinde pilot il olarak örnek başlatılmış olsa da sahip çıkamadık. Bu satırların yazarı olarak bana yüklenecek manevi sorumluluğu kabul ediyorum.
2009 yılında uygulamasına başlanılan İl Bütünü Ç.D.P. gerçekten tüm ilin ortak aklının yansıtıldığı uygulandığında ÖRNEK olacak bir PLANDIR. “Hatanın neresinden dönülürse kardır” denilir. Uygulamasının yapıldığına inanmamız için il içinde koordinasyonun işlediğine bizlere yayın organlarına bilgi verilmesini bekliyoruz.
Plan uygulamasının devamında basın olarak valiliğin yanındayız…