Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) genel başkan yardımcıları Harun Kayacı ve Sabri Terzi ile MYK Üyesi Erdem Çelik, partinin Bilecik İl Divan Toplantısına katıldı. BTP Bilecik İl Başkanlığında yapılan toplantıda BTP'nin Bilecik ve ilçelerindeki çalışmaları değerlendirilirken, genel başkan yardımcıları esnafı da ziyaret etti.
BTP Genel Başkan Yardımcısı Harun Kayacı, burada yaptığı konuşmada, BTP'nin 21 yıllık bir siyasi parti olduğuna işaret ederek, "Türk siyasetindeki aktörlerin dili birbirini ötekileştirmektedir. Bu gerilim üretiyor. Bu gerilimlerden Türkiye yoruldu. Birbirini aşağılayan ve ötekileştiren bu dilden Türkiye'nin kurtulması lazım. Türkiye'nin çözüme ihtiyacı var. Bugün Türkiye'nin en fazla neye ihtiyacı var diye bize sorarsanız, Bağımsız Türkiye Partisi olarak 'eğitim' deriz ancak onun da temelinde ekonomi yatar. Bugün çok zengin bir ülkede yaşıyoruz. Dünyanın en zengin yeraltı kaynaklarına sahibiz. İki tane örnek vereyim: Toryum, bor ve uranyum... Dünya bor rezervinin yüzde 70'i Türkiye'de… Bizim altınımız, bakırımız, çinkomuz da var. Petrolümüz ve doğal gazımız da... Bu kadar zenginlik içinde aslında bizim vatandaşımızın zengin olması lazım. Atatürk'ün kurmuş olduğu Cumhuriyet'in kazanımı olan en kârlı, en stratejik, en fazla işçi çalıştıran şirketlerimizi babalar gibi sattılar. Elimizden çıkardığımız şirketlerin hangisi zarar ediyordu? Biz Bağımsız Türkiye Partisi olarak Genel Başkanımız Hüseyin Baş'la birlikte bu dili değiştirmeye geliyoruz. Ötekileştirmek yok! Gerilim dili yok. Çözüme odaklı olmak gerekiyor."
İkinci bir Türkiye yok
"Türkiye'de iktidar, muhalefet ne derse onu yanlış olarak değerlendiriyor. Muhalefet de iktidar ne yaparsa 'o doğru değildir' diyor. Bundan da kurtulmamız gerekiyor" şeklinde konuşan Kayacı, şöyle devam etti: "İkinci bir Türkiye yok. Biz Türkiye'yi bir yere taşıyacaksak biz muhalefetiyle iktidarıyla ülkenin geleceği için atılım yapmamız lazım. Derdimiz, dilimiz, uğraşımız, projemiz, her şeyimiz ülkemizin geleceği için olması lazım. Genel Başkanımız ile istişareler doğrultusunda aldığımız karar uyarınca ülke nüfusumuzun yarısı kadınsa, milletvekillerimizin yarısı da kadınlardan oluşacak. Bizim kadınımız evlerinde harikalar yapıyor. Bu kadınlarımız evlerinde harikalar yapıyorsa Meclis'te de olması lazım. Biz bu ülkeyi zengin yapmaya geliyoruz. Bütün ülkeyi zengin yapamayan siyasi iktidarlar kendi dönemlerinde kendi zenginlerini yaratarak gidiyorlar, bu doğru değil. Türkiye'nin yüzde 10'u zengin... Genel Başkanımızın dediği gibi yüzde 10'un zenginliğini yüzde 90'a pazarlıyorlar. Önemli olan yüzde 100'ün zengin olmasıdır. Bu nasıl olur? Bağımsız Türkiye Partisi'nin Milli Ekonomi Modeli'yle yapılır" diye konuştu.