Mücahid ERDAL - KÖŞE YAZISI
1970’li yıllar… Elektrik yerleşim birimlerine yeni yeni geliyor. Köyler kasabalar, kendi arasında para toplayıp, elektrik hattının yerleşim birimine gelme maliyetinin bir kısmını karşılıyor. Buna öncülük yapan toplumun ileri gelen insanları var. Bazıları da “İstemiyoruz. Ben anamdan kandille doğdum kandille öleceğim, HAAYIIIRR” diyor.
Yol yapalım, hamam yapalım, ağaç dikelim, kooperatifleşelim, üretim yapalım diyen köyün ileri gelenleri var, diğer tarafta istemiyoruz, HAYIR” deyip engel olanlar.
O yıllarda ülkede koalisyonlarla hükümete gelen Erbakan ağır sanayi derken herkes ona gülüyordu. Bilecik’te rulman fabrikası temeli atılırken “Bilecik’te rulman fabrikası mı olurmuş” diyenler vardı. OSB’lerin kuruluşları yapılırken bugün “HAYIR” diyenlerin partisinden Bilecik Belediye Başkanlığı yapanlar “Bilecik’te Organize Sanayi Bölgesi mi olurmuş” diyorlardı.
1980’li yıllar… Özal “Boğaz Köprüsünü satacağım, Fatih Sultan Mehmet Köprüsünü yapacağım” diyor, yaptırmayız HAYIRRR diye bağıranlar var. Onu da satacağım, bir köprü daha yapacağım diyordu rahmetli.
İktidar süresince ekonomiyi 5.2 büyüttü, soydaşlarımıza sahip çıktı, Körfez savaşında Musul ve Kerkük’e girmek istedi. O günlerde de HAYIRR diye bağıranlar vardı. Özel kanallar döneminde açıldı. Bugün Türkiye’nin yükselişini hızlandıracak, önünü açacak Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi için bu özel kanallardan HAYIR diye propaganda yapanları görüyoruz.
1990’lı yıllar… Ülkemiz koalisyonlardan çok çekti. Uzun bir dönem Mesut Yılmaz ile Tansu Çiller’in tartışmasıyla geçti.
2000’li yıllar… Dün hayır diyenlerin çocukları 2000’li yıllarda iktidarın büyük ortağı oldu. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in Amerikan Başkanı karşısındaki duruşu hala hafızalardan silinmedi. Elektrik harcanmasın diye fabrikaları kapattı. Ülkeyi ekonomik krize sürükledi.
Ardından Ak Parti hükümeti geldi. Ulaşımda akla hayale sığmayan devasa projelere imza attı. Sağlıkta çağ atlattı. Yıllarca bitirilemeyen ve yılan hikayesine dönen barajlar göletler bitirildi. Sanayi canlandı. Üretim arttı. İstihdam seferberliği başladı.
Ülkemizin hızlı yükselişini kıskanan iç ve dış düşmanlar, PKK’ya mühimmat ve lojistik destek verdi, FETÖ’yü ülkenin başına musallat etti. Bir taraftan ekonomik olarak kıskaca almaya çalıştı. İzledikleri siyaset ile Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya çalıştırdılar.
Ama yapamadılar… Feraset sahibi milletimiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve arkadaşlarına tam destek verdi. Belalardan kurtuldu.
Dün; yol olsun, han hamam olsun, köprü olsun, orman olsun, üretim olsun, istihdam olsun diyenler ülkenin büyümesi için “EVET!” diyor.
Dün istemiyoruz diyenlerin, olmasın diyenlerin, “HAYIR” diyenlerin çocukları bugün de “HAYIR” diyor
PKK “HAYIR” diyorsa, FETÖ “HAYIR” diyorsa, DHKPC “HAYIR” diyorsa, TKP “HAYIR” diyorsa, HDP “HAYIR” diyorsa, CHP “HAYIR” diyorsa ben “EVET” diyorum. Teröristlere kucak açan, onlara propaganda imkanı veren, onlara mühimmat ve lojistik destek veren devletler “HAYIR” diyorsa ben “EVET” diyorum.
Ülkemizin birlik beraberliği, refahı, huzuru için, umut bekleyen Türk İslam aleminin umudu için, bu yola baş koymuş kişilere güveniyor ve “EVET” diyorum. Siz değerli okuyucularımın da bu düşünceler ile referandumda “EVET” demesini istirham ediyorum.
Saygılarımla…