Merhaba. Bu hafta birikmiş bilgisayar dergilerimi artık okumaya karar verdim. Okuduğum 3 aylık dergide (Chip) o kadar çok Samsung ile ilgili haber vardı ki dikkatimi ister istemez çekti. İlk başta amma reklâmlarını yapmışlar diyecektim ki, konuları okudukça az bile yapmışlar diyorum. Bir kaç sene öncesine kadar pek de itibar edilmediğini düşündüğüm bir marka nasıl bu kadar yol almış insan şaşırıyor. Ama dediğim gibi okudukça bunun sebeplerini anlayabiliyorsunuz.
Başlayayım…
Başlı başına bir elektronik devi olan Samsung, beyaz eşya sektöründe sıra dışı ve teknolojik ürünleriyle göze çarpıyor artık. Önceleri sadece veri depolama alanlarında görmeye alıştığımız Samsung, son zamanlarda yazıcı çeşitliliği ve dizüstü bilgisayarları ile de karşımıza sık sık çıkmaya başladı. Dijital fotoğraf makinesi ve video kamera ürünleri ise uygun fiyata yüksek kaliteyi bizlere sunuyor. Ev sinema sistemleri, dvd ve blu-ray oynatıcıların yanında geliştirdikleri Led Tv’ler ile gerçek anlamda sektörü sürüklüyorlar. Cep telefonu pazarında ise özellikle kayar kapak ile ilk çıkışlarını yaptılar. Şimdilerde ise dokunmatik ekranlı, yüksek çözünürlüğe sahip kameralı ve yüksek kapasiteli ürünleri, ülkemizde lider bulunan Nokia’nın tahtını bir hayli salladı. Artık her ürününde yeni nesil teknolojileri kullanan Samsung, ilk LTE teknolojili dizüstü bilgisayarlarıyla da rakiplerini bir hayli kıskandırdı. Yüksek bant genişliği destekli yapılabilecek her uygulama için, gelecek nesil olan LTE önem arz ediyor. 11 saate varan pil ömürlerine sahip diz üstülerinden bahsetmeden geçemeyeceğim. Önceleri cep telefonlarında başka şirketlerin işletim sistemlerini kullanan Samsung, belli kısıtlamalar, anlaşmalar için verilen tavizler, geliştirilecek uygulamaların uyumluluğu gibi sebeplerle olsa gerek kendi işletim sistemi olan Bada’yı da resmen duyurdu. Her şeyiyle kendine has olacak bu işletim sistemini, ilk başta cep telefonlarında kullansa da her ürününü bu işletim sistemi ile buluşturacağını düşünmek pek de zor değil. Hatta bu ürünlerin ileride birbiri ile anlaşması, veri iletişimi yoluyla etkileşimde bulunmaları da olası gözüküyor. Hâl böyleyken Bada’yı popüler ve geliştirilebilir yapmak için her ülkeye özel uygulama sunan web sitelerini yapıp, uygulama geliştiricileri çeşitli ödüller vasıtası ile siteye çekmek de Samsung’un hedefleri arasında. Yurt dışı ekonomi sitelerinin haberlerine göre, Samsung BlackBerry üreticisi RIM’i almayı düşünüyormuş. Bu da gösteriyor ki firma, lider olabilmek için gerekirse satın alma yolunu da seçecek.
Son olarak Samsung’un resmi sitesinden derlenmiş birkaç mali değeri aktarmak isterim. 2009 yılında Samsung, 117,8 milyar dolarlık hâsılat yapmış. Hacime bakar mısınız? 2010 yılında ise 127 milyar dolarlık satış yapması bekleniyormuş. Bu kadar başarı tabiî ki tesadüf olamaz. Yine 2010’da Samsung, 35 milyon LCD TV, 10 milyon LED TV ve 2 milyon adet 3D TV satmayı planlıyormuş. Nihayetinde internete bağlanan LED TV’lerimize kablosuz olarak cep telefonlarımızdaki videoları aktarıp, TV yayınlarını da televizyonun hafızasına kaydettiğimiz, bütün bunları da BADA ile organize ettiğimiz, doğa dostu cihazlarımız çok da uzakta değil.
Saygılarımla.
UPGRADE: Bir bilgisayar sistemini oluşturan donanımlardan bazılarının, yeni ve daha güçlü donanımlarla değiştirilmesi işlemine verilen genel addır. Örneğin sisteminizdeki CD-ROM sürücü ya da sabit disk gibi bileşenleri muhafaza edip işlemci ve bellek büyüklüğünü değiştirirseniz, bilgisayarınızı "upgrade" etmiş olursunuz. Kaynak: www.chip.com.tr