İLLERDE SEÇİM KAYBEDİP KOLTUKLARINDAN OLAN BAKANLAR
SEÇİM KAYBETSE DE MİLLETVEKİLİ OLANLAR
Bakanlar kurulundaki değişilik için “illerinde seçim kaybeden bakanlar koltuklarından oldu” yorumu yapıldı.
Giden ve gelenlere baktığımızda yapılan yorumu doğru kabul edebiliriz. Bunun yanında ilinde kaybetmesine rağmen koltuğunu koruyan, koltuk sahibi olanlar var.
Murat Başeskioğlu, Kemal Unakıtan, M.Ali Şahin, Hasan Hüseyin Çelik, Hilmi Güler, Kürşat Tüzmen illerinde belediye başkanlıklarını kaybeden ve dolayısıyla makamlarından olan milletvekillleri.
Belki şöyle düşünülebilir. “Milletin oyu bakanların cebinde mi? Yoksa oylar emir komuta sistemiyle mi veriliyor?” Hiçte öyle düşünmemek gerekir. Bende şöyle düşünüyorum, kendi memleketini düşünmeyen, faydalı olmayan , başka yere hiç faydası olmaz Bakan olduktan sonra seçildikleri illerini unutan, faydalı olmayan bakanları da kendilerini milletvekili yapan, bakan koltuğuna oturmasına vesile olan insanları unuturlarsa, biriside çıkar, seçmenini unutan dalgın makamseverleri işte böyle uyandırıverir.
Diyarbakır miletvekili, Tarım Bakanı Mehti Eker ilinde belediye başkanlığını partisine kazandıramadı. Hemde bütün imkanlara, bakanlığının memur kadrolarını iline yağdırmasına rağmen. Ayrıca, bana göre başarısız bir tarım bakanı.Bundan evvelki tarım bakanı Sami Güçlü Mehdi Eker’den çok çok başarılıydı. Rusya ile ufak bir sebze ihracatı krizinde bakanlıktan alındı. Eker döneminde aynı şekilde kaçıncı kriz yaşandı yinede koltuğunda bırakıldı. Bu adamın döneminde küçük çiftçi bir daha ayağa kalkmamak üzere ezildi. Para babaları çiftçi oldu. Ak parti son seçiminde kırsal kesimden aldığı oyu bir evvelki seçime göre kıyaslarsa gerçek ortaya çıkar.
İlinde İl belediyesini kaybedipta bakanlığa getirilen Manisa milletvekili Bülent Arınç oldu. Arınç parti kurucusu ve partide ağırlığı olan bir isim. Manisa belediyesini kaybetmesi onun adına büyükk ayıp. Ak partinin Manisa’da oy kaybı yok. MHP+CHP anlaşması belediyenin MHP’ye gitmesine sebep oldu. Bu mazeret kabul görse bile Arınç gibi politikacının ona göre önleyici tedbir alması gerekirdi.
Bu kadar yazdıktan sonra esas konuya girelim. Bakanlar seçim kaybettiklerinde koltuklarından oluyorsa milletvekilleri neden tekrar vekilliklerine devam ediyorlar?
2004 mahalli seçimlerinde Ak Parti milletvekili Fahrettin Poyraz, Bozüyük ve iki beldesinde birden belediye başkanlığını kaybetti, genel merkezin gözdesi olarak 1. sıradan aday gösterildi ve seçildi.
2009 mahalli seçimlerinde yine ilçesi Bozüyük’te başkanlık seçimini ve bir ilçe nüfusu kadar büyük Dodurga Beldesini kazanamadı. İki bin nüfustan aşağıya düşan beldelerin belediye başkanlıklarının kaldırılması yönünde kanun çıkarılan ve bu kanuna kendisinin de oy verdiği ama yasamanın verdiği kararla seçimlere giren Cihangazi Beldesinde başkanlığı kazanabildi. “Burada belediyeye lüzum yok”dediği yerde. Acaba diyorum genel merkez bakanlar için konan kriterleri milletvekilleri içinde koyacak mı?
Aynı durum CHP içinde geçerli. Bilecik Belediye Başkanlığına aday olduğunda “Başkanlığı Milletvekilliği için basamak olarak kullanmayacağım” demesine rağmen, dönem sonuna 1,5 yıl varken verdiği sözü unuttu milletvekilliğine soyundu ve kazandı. İlk mahalli seçimde il belediyesini kaybetti. Bir devre evvel kaybettiği Bozüyük Belediyesini alamadı. Pazaryeri, Yenipazar ilçeleri ile Dodurga Beldelerini almıştı. İl Belediye başkanlığını kaybetmesine rağmen partisi tekrar hem de tek aday adaylığı ile aday gösterdi. İkinci devre milletvekili seçildi.
2009 mahalli seçimlerde ise sayın Tüzün’ün partisi CHP belediye başkanlıklarında tam manası ile sefaleti oynadı. 15 belediyeden sadece 1 ilçe belediyesini kazandı. Öyle bir ilçe ki diğer partilerin “kazanmasak daha iyi olur” dediği Gölpazarı. Belki de iki yıllık bütçesi kadar borcu var. Yeni seçilen başkanın makam aracına dahi ilk haftasında haciz konu. Allah kolaylık versin.
Şimdi şu durum karşısında her iki milletvekilimiz için genel merkezleri ne düşünüyordur dersiniz?
İl, ilçe teşkilatları siz ne düşünüyorsunuz?
TAŞI GEDİĞİNE
Bozüyük Belediye Meclisinin toplantı haberini okudum.
- Başkan Berberoğlu bu toplantıdan sonra “Nerede o eski günler” demiştir.
TAŞI GEDİĞİNE
Milli Eğitim Müdürü Cafer Tulmaç “Okul Öncesi Eğitim’in Önemi”nden bahsediyor.
- Hocam öncesini bırakın da halen eğitim gören öğrencilere sağlam eğitim verin razıyız.
NE DEMİŞ NE DEMİŞ
- Soykırım yerine “Tarihin en vahşetlerinden” demek, Hıyar yerine salatalık demek gibi bir şey.
Lütfü OFLAZ - Gazeteci
- İktidara gelmek için iki yol var, ya egemenlerin önünde boyun eğecek, yerlere yatacaksınız, ya da halkın ve Hakk’ın yolundan gideceksiniz.
Numan KURTULMUŞ - SP Genel Bşk.
- TSK bünyesinde mevcut demokratik rejime aykırı faliyette bulunan kimse bulunamaz, barınamaz.
Org. İlker BAŞBUĞ-Genel kurmay Başk.
İnsaf sanki bugüne kadar darbeleri benim babam yaptı.
Abdurrahman DİLİPEK - Gazeteci
- Eğer Milletvekili olmasaydım, ergenekon operasyonlarında alınırdım.
Nur SEPTER - CHP Milletvekili
- Son 50 yıl içersinde dört veya beş kez sivil yönetime müdahale edildiği düşünüldüğünde, TSK için durum söyleneni doğrulanıyor.
Fehmi KORU - Gazeteci.