“Vaktin nasıl geçtiğini anlayamadım.”diyenlerden iseniz, Mahalli seçimlerin bir beş yılını hiç anlıyamadan geride bıraktık. Yeni seçimleri yapmak üzere partiler hazırlıklara başladı.
Eğer “Vakit geçirmek için kahvehanede oyun oynuyorum” türünden işlerle vaktini heba ederlerse geçen beş yıl uzun bir zaman dilimi. Bizim için mühim olan zamanın kıymetini bilenlere hitap etmek. Seçimleri yapıyoruz da, sonucundan ders çıkararak hareket ediyor muyuz? Gerek adaylar, ve gerekse partiler, hatta milletvekilleri seçim sonuçlarından verilen mesajı iyi değerlendiriyorlar mı?
Her zaman “partilerin mükafatınıda cezasınıda sandık vermeli” demiyor muyuz? Madem böyle diyoruz siyasilerde neticelere göre hareket etmeli.
Basın olarak seçimlerden sonra bir daha ki seçime kadar müsbet veya menfi haberleri veriyoruz. Köşe yazıları ile görüşlerimizi açıklıyoruz. Şimdi halkı kararını, görüşünü sandıkta verecek.
Diyelim ki herhangi bir seçim bölgesinde aday ikinci defa seçildi. Aldığı oy bir evvelki döneme göre yüksek çıktı. Halkın bu takdirini iyi değerlendirmemiz gerekir sonucuna ulaştığımız gibi, kazanamayan veya kazansa da bir evvelki neticenin çok altında oy alan adaylara sebebini sorma hakkımız olmalı.
Partiler seçim sonuçlarının iyi olduğu zaman seviniyorlarsa, netice kötü çıktığında da bunun hesabını nasıl vermek gerekiyorsa öyle vermeli. Milletvekilleri de aynı şekilde sandıktan çıkan yüksek oy potansiyellerine nasıl sahipleniyorsa, düşük oy potansilininde hesabını vermeliler.
Seçimlerin milletimize ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. Medeni cesaretlerinden dolayıda adayları tebrik ediyorum.
NE DEMİŞ NE DEMİŞ
- IMF emekli maaşlarının daha yüksek vergiler kesilerek düşürülmesini,eğitim ve sağlık harcamalarının kısılmasını isterken acaba silah alımları için yapılan harcamaların azaltılmasını niye istemiyor.
Süleyman YAŞAR
Gazeteci
- Yemen 1996’da IMF’den 280 Milyon Dolar kredi istedi. Bunun karşılığında IMF’nin iki şartı vardır: 1-Hükümet kademelerinde islami akımlara karşı mücadele edilmesi, 2-İslami banka kurulması çabalarına izin verilmemesi. Yani aslında boykot edilmesi gereken kurumların başında IMF geliyor.
Abdurrahman DİLİPEK
Gazeteci
- Emin Çöleşan’ın kovulmasından sonra siz zor günler yaşadınız değil mi? Çokmu yakın arkadaşsınız?
Sanem ALTAN
Gazeteci
- Hürriyetten beri atsalar Emin’in kılı kıpırdamazdı. Umurunda bile olmazdı. Nediyeceğini biliyorum. “Bekirciğim geçmiş olsun, olur böyle şeyler, üzülme, herkesin başına gelir.” diyecekti.Yemin ediyorum böyle olacaktı.
Bekir COŞKUN
Yazar
TAŞI GEDİĞİNE
*Ergenekon tutukluları düşerek kafalarını yere çarpıyorlar. Hadi hastaneye...
- Atalarımız yaramaz evlatlarına “zamanı gelince çok kafaya çarparsın” diye boşuna dememişler.
*Gün geçmiyor ki basında “Vali Musa Çolak .......ziyaret etti.” Vali Musa Çolak’ın hanımı Gülsüm Çolak .....ziyaret haberlerini okuyoruz”.
- Eşler ziyaret yarışı mı yapıyorlar dersiniz?