Geçen haftaki yazıma Vali Şefik Aygöl sosyal medya hesabından bir açıklama yayınladı. Şahsıma hitaben başladığı açıklamanın başlığına “Valilikte ve devlette devam esastır” diye başlıyor ve devam ediyor.
İlk paragrafı okumaya başladığımda, yazım hedefine ulaşmış, devlette devamlılık düsturu yerine getiriliyor diye düşündüm. Okudukça üzüldüm, terbiye edici üslubu gördükçe “basın hizaya çekilmeye” çalışılıyor demekten kendimi alamadım. Dolayısıyla her paragrafı değerlendirmeye mecbur kaldım.
Birinci paragrafa göre yazılı bir istek olmadıkça toplumun isteği yerine getirilmeyecek anlamı çıkıyor.
Sözlü olarak ilgili mercilere istekler yerine getirilmeyecek mi? Yazımdan anlaşılacağı gibi üreten köylere destek verilsin gelir artırılsın düşüncesi var.
Büyükbelen köyü emsal olarak gösteriliyor. Büyükbelen köyüyle ilgili ceviz hasadı döneminde günde 100 ton, yekünde 1500 ton üretildiği iddiasına yalanlama var mı? yok. Vali Kızılkaya’nın Gölpazarı Kaymakamına talimat verdiğine, Kaymakamın köye aynı gün akşam saatlerinde gidip köy muhtarı ve köylülere “kuruluk” yapılacağı vaadine itiraz var mı? yok. Hala dilekçe yok, demek ata sözü tabiriyle “ipe un sermek” denebilir.
Köyün muhtarı ile yazımdan sonra telefonla konuştum. Son yazımdan hiç haberi yok. Kuruluk vaadinden sonra gelen (şimdiki) kaymakama muhtar “Sayın kaymakamım sizden önceki kaymakam kuruluk vaadinde bulundu, ihtiyacımız var” diyor. Kaymakam “Köyünüz çok ceviz üretiyor para kazanıyorsunuz, kantarı yapmışsınız kuruluğunuzu da yapın” diyor.
Görüldüğü gibi bu cevaptan, Kaymakam devletin devamlılığı ilkesinden mahrum, isteğini dilekçe ile bildir demiyor, üreten köye destek vermeye taraftar değil.
Kantar yapma işi İl Özel idaresinin işi mi? kantar yapılan köylerin hepsini yazmayacağım, Merkeze bağlı 1- Kınık 2- Yeniköy 3- Kızıldamlar 4- Kurtköy
“O köylere kantarı İl Özel İdaresi değil, köylere hizmet götürme birliği yaptı” diye cevap veren çıkabilir. Köylere hizmet götürme birliği çalışma statüsü ayrı olabilir, ama İl Özel İdaresinin bir nevi kılcal damarıdır. Çünkü köylere hizmet götürme birliğinin parası İl Özel İdare bütçesinden aktarılıyor.
Basının görevi halkın isteklerini duyurmaktır. Her şeyi yazmadan yetkililere duyurmaya kalkarsak basın yayın organını çıkarmaya gerek yok. Ayrıca bir evvelki Sayın Valiye, 5 dakikalık mesafeyi kat ederek üreten köyün kuruluk ihtiyacını beyan etmişim. İlin Valisi Kaymakama emrederek yerine getirilmesini istemiş. Peki Devlette devamlılık sağlanmış mı?
Benim derdim ve hesabım var mı? Bugüne kadar şahsi çıkarım için hiçbir devlet yetkilisinden bir istekte bulunmadım. Devletin arsasına kaçak konut yapmadım. Hayat boyunca haram ve helal düsturuna uygun olarak yaşamak üzerine eriştirildik. Cemiyetin “Akil bir insan” densin şatafatına Yaradanım düşürmesin. Gazetem Sakarya’nın ve şahsımın her zaman şiarı milletimin “hadimi” olmaktır.