Koronavirüs bulaşıcı hastalık ithalatı, ihracatı, turizmi durdurdu. Bir tek tarım çalışmalarını durduramadı. Gelecekte açlık korkusu tarımı daha da kamçıladı. Eskiden beri yazılarımda sanayi tarımı öldürüyor diye feryad ederdim, dinleyen kim? Bundan sonra tarım sanayinin önüne geçeceğini söyleyebiliriz.
Cumhuriyet kurulduğunda nüfusun yüzde 85’i köylerde tarımla uğraşarak yaşardı. Sanayi geliştikçe işçiye ihtiyaç duyuldu, köydeki genç nüfusu çekebilmek için tarımda üretilen mahsüle hakettiği ücret verilmeyerek köy nüfusu azaltıldı. “Avrupa’da nüfusun yüzde 5’i tarımla uğraşıyor bizde aynı yolu deneyelim.” Görüşü nüfus, daha yüzde 26’lara indiğinde yarım ve hayvancılık alarm zillerini çalmaya başladı. Ne yazık ki alarm zillerini geç duyduğumuzda bize epey pahalıya mal oldu. Birçok ürünü ithal etmek mecburiyetinde kaldık, tarımla uğraşacak genç nesil kalmadı, ayrıca tarımda tecrübe öldü. Tarımda çalışan azaldıkça ekilmeyen arazi çoğaldı, bazı araziler dağ oldu. Hayvancılık çöktü, 25 yıldır ithalatla ihtiyaç karşıladık.
Son birkaç yıldır alınan tedbirler işe yarasa da istenilen randıman alınmış değil. Bunun başlıca sebebi de köylerde çalışan genç nüfusun olmayışı. Son salgın hastalık tarıma ehemmiyetin önemini arttırdı. Hükümet işadamlarına, esnafa getirdiği destek programlarını tarım kesimine yeterince getirmiş değil. Evvelce yazdığımı tekrar ediyorum. Fabrikalardan çıkarılan köy kökenli işsizlere imkanlar tanınmalı tarım üretimi sağlanmalı. Bu gençlerin ve eşlerinin sigortaları devlet tarafından yatırılmalı. Kalkınma Kooperatifleri işler hale getirilmeli, üretilen mahsül çoğaldıkça satımı sağlanmalı, üreten ürettiğine pişman olmamalı. Üretenle pazar arasındaki fiyat farkı uçurum olmamlı. Üretici ne kadar çok üretiyorsa desteği daha fazla almalı.
Halen vefat eden dedesinin üzerinde olan tapular yüzünden destek alamayan onlar, yüzlerce çiftçimiz var. Bu probleme bir an önce çare bulunmalı.
Bakanlık ihtiyaca göre mahsülün ekimini planlamalı İl Müdürlükleri üreticiyle koordineli çalıştırmalı, planlamaya uyan çiftçi mükafatını görmeli,uymayanları özendirir olmalı.
Hayvancılık son yıllarda verilen teşviklerle mesafe almasına rağmen istenilen seviyeye gelmiş değil. Eskisi gibi Veterinerlik İl Müdürlüklerine dönüşmeli, personel arttırılmalı, bugün birçok hayvan ihtiyaçlarını parayla yaptıran üretici bu yükten kurtarılmalı. Devlete ait hayvan kesimhaneleri çoğaltılmalı.
Ne yazık ki Ziraat Odaları, Odanın Genel Merkezi üretenlerin haklarını yeterince dile getirmiyorlar. Ağlamayan çocuğa meme vermezler.
TARIM SANAYİNİN ÖNÜNE GEÇİYOR
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.