Maalesef tarımsal girdi enflasyonu rekorlarına yeni rekorlar eklemeye devam ediyor. Son gelen verilere göre, tarımsal girdi enflasyonu yıllıkta yüzde 134,96 oldu. Bu rakam üreticimiz ve çiftçimiz için oldukça korkutucu. Demem o ki geçtiğimiz yıl 10 bin TL maliyeti olan bir çiftçimizin maliyeti 25 bine dayanmış demek. Bir başka deyişle geçtiğimiz yıl ürününü yetiştirip satan bir üreticimiz bu yıl aynı ürünü yüzde 134,96 daha pahalıya satmalı ki para kazanabilsin.
Çiftçimiz üretmesine üretiyor ama girdi maliyetlerinde yaşanan bu yükselişler belini büküyor. Devletimiz tarafından verilen destekler ve sağlanan sübvanseler yeterli gelmiyor. Raf ömrü uzun olan ve saklama imkanı olan üreticilerimiz ürünlerini kışa doğru satarak girdi maliyetlerinde yaşanan olumsuzlukları bertaraf etmek üzerine bir plan kursa da raf ömrü kısa olan sebze ve meyveler ise 3 aşağı 5 yukarı aranmadan satılıyor. Ancak, satılan malı yerine koymak ise bir hayli güç.
Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından bir dizi çalışmaların yapıldığı ve girdi enflasyonuna karşı üreticilerimizi korumaya yönelik adımlar atılacağı belirtiliyor. İnşallah zamanlama hatası olmadan doğru adımlar atılarak üreticimi girdi enflasyonuna yenik düşürülmez. Aksi takdirde çiftçimiz üretemez duruma düşecek.
Pazarın ve marketin ateşini söndürmek için üretmemiz lazım.