Son zamanlarda ülkemizin birlik ve bütünlüğüne karşı yapılan darbe girişimi sonrası terör örgütü üyelerinden çok sayıda tutuklama yapılması üzerine, bu haftaki yazımda ceza infaz kurumlarına gönderilen tutukluların haklarına değinmek istedim.
Yargılanan kişinin bir tedbir olarak özgürlüğünün kısıtlanması halinde kişi tutuklu sıfatıyla ceza infaz kurumuna gönderilir. Tutuklunun hakları, cezası kesinleşmiş yani yargılaması tamamlanmış kişi olan hükümlüye göre daha fazladır.
Tutuklu kişi, vekaletname aranmaksızın istediği müdafii (avukat) seçmek ve görevlendirmek hakkına sahiptir. Tutuklu seçmiş olduğu müdafii ile her zaman ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı ortamda görüşebilir.Tutukluların avukatlarıyla yazışmaları da özeldir.
Yakınları ile görüşmeleri açısından ise; tutuklular ceza infaz kurumlarında ziyaretçi kabul edebilirler. Ancak soruşturma evresinde Cumhuriyet Savcısı; kovuşturma evresinde hakim veya mahkeme, soruşturmanın veya davanın selameti açısından tutuklunun ziyaretçi kabulünü yasaklayabilir veya kısıtlama koyabilir. Aynı şekilde ziyaretçileri ile telefon görüşmeleri de yasaklanabilir veyahut kısıtlanabilir. Tutuklular ile ziyaret sırasında tutukluya para, kıymetli evrak ve eşya verilemez. Tutukluların ziyaret öncesi ve sonrasında üst ve eşya araması yapılır. Tutuklular; anne, baba, eş, çocuk ve torunlarıyla ayda bir gün açık görüş yapabilir. Açık görüş, odalar dışında fiziksel temasa olanak verecek şekilde ve bu amaç için ayrılan bölümde yapılır. Bir saatten fazla olmamak kaydıyla 09.00-17.00 saatleri arasında yaptırılır.
Hukukun üstünlüğünün ve demokrasinin daim olduğu günler dileğiyle…