Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörlüğü'ne yeni atanan Prof. Dr. Şükrü Beydemir tanışmak amacıyla gazetemizi kahvaltıya davet etti.
Korona virüsü tedbirleri sebebiyle biz henüz Sn. Rektörümüze hayırlı olsun ziyaretinde bulunamamıştık. Bu vesile ile Sn. Rektörümüze başarılar diledik. Çok sıcak bir ortamda sohbetimiz gelişti.
Sohbet esnasında Sn. Beydemir'in daha önce görev yaptığı kurumlardaki çalışmaları duyunca oldukça etkilendim. En fazla görev yaptığı Erzurum'u anlatırken adeta bir Erzurumluymuş gibi anlatması ve "21 yıl görev yaptığım Erzurum ile ilgili bir tek kötü hatıram yok" demesi size göre de önemli bir cümle değil mi?
Kurucu Rektör Prof. Dr. Azmi Özcan'ın sohbetlerde unutulmaz özlü sözleri vardı. Bilecik'in bütün kesimlerin sevgisini kazanmıştı. Ardından bir Taş devri geçti. Deyim yerindeyse "Bilecik Bilecik olalı böyle zulüm görmedi." Biz bu dönem için "Üniversitenin kimyası bozuldu" demiştik. Kimyası bozulan Üniversiteyi düzeltecek kimyacı bir Rektör atandı.
Sohbette Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi yönünü nereye çevirecek, hayalleriniz nedir diye sordum. Sn. Rektör Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesini uluslararası bir üniversite yapmak istediğini söyleyerek başladığı sözlerinde Toplum-Üniversite işbirliği vurgusu yaptı. Taş devrinde kopan bağların yeniden intisap edilmesi oldukça önemli.
Sn. Rektör'ün tarih ve tarım vurgusu da dikkatimi çekti. Hatırlarsanız İlber Ortaylı vakti zamanında Bilecik'te konferans verdiği zaman Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesinin Tarih ve Tarım alanında ihtisaslaşmasını önermişti.
Uzun sohbetten Sn. Rektör Prof. Dr. Şükrü Beydemir'in şu ifadelerini size aktarmak istiyorum: "..kalbi konuşurum, riya ile iş yapmam, eyvallahım yoktur. Bu dünyada neden varolduğumu biliyorum, makama ve mevkiye ihtiyacım yok. Almış olduğumuz vazife ile Bilecik’e hizmet edeceğiz”
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şükrü Beydemir'in bu sözlerini duyunca umudumuz yeniden yeşerdi. Kendisine Allah'tan kolaylıklar diliyoruz. İşlerinde başarılar diliyoruz.