Belediyenin görevleri nelerdir... Sorumlu olduğu bölgede neler yapması gerekir? Hiç düşündünüz mü?
Düşünmeyenler için ben ufak bir hatırlatma yapayım. Belediye kentin altyapısı, çöp toplama, yolların temizlenmesi, itfaiye hizmetleri, zabıta hizmetleri, halk sağlığını koruma, şehir içerisinde imar ile ilgili izin ve belgeler, şehrin ekonomik işleri, şehir içerisinde eğitim ile ilgili görevler, sağlık hizmetleri, dini görevler, nikah işleri, yurt açma ve ucuz konut yapma, şehir içerisindeki ulaştırma alanındaki işler, eski tarihi eserleri koruma, kültür merkezi açma, spor alanları yapma, tiyatro, müze ve sinema salonları açma gibi görevleri var...
Peki Belediye Başkanı Selim Yağcı bu görevleri yerine getiriyor mu?
Bildiğiniz gibi mevcut Belediye Başkanı Selim Yağcı, 2004 yılında seçilerek göreve başladı. Bende o dönemler gazetecilik mesleğine başladım. Yani o günden bu yana çalışmalarını takip ediyorum.
Yağcı göreve başlamasıyla birlikte ilimizde gözle görülür bir çok değişiklikler meydana getirdi. Kentin altyapısını neredeyse tümüyle değiştirdi, su şebekesini yeniledi, kanalizasyon hatlarını değiştirdi, şehir içi ve kenar mahalle yollarını asfaltladı, doğal gaz çalışması yaparak Bilecik'i doğal gazla tanıştırdı... Çöp toplama işini özelleştirdi, sokaklar tertemiz oldu. İtfaiye ve zabıtanın hizmet ağını geliştirerek yeniledi.
İlimizde kapalı pazar yeri kurarak, pazarcı esnafına bir mekan sağladı. Her ne kadar bu mekan yağan yağmurlar sonucunda sular altında kalsa da... Eğitime de önem verdi Belediye Başkanı Selim Yağcı, öğretmen odalarını yenilemesi, akıllı tahtalarla okulları buluşturması buna bir kaç örnek...
Toki'yi de Bilecik'le buluşturdu. Belki bu hükümetin projesi ama Toki'nin Bilecik'e ucuz konut yapmış olması da bana göre yine Belediye Başkanının başarısıdır. Şehir için minibüs hatlarını da yenileyerek düzenledi. Bu düzenlemeyle, yıllardır Bilecik halkını taşıyan minibüsçü esnafıyla ters düşse de, minibüs sayısını arttırarak önceki taşıma sistemine oranla bir rahatlama yaşattı. Minibüs ihalesiyle birlikte buradan hat alan bazı vatandaşlara da ekmek kapısı açtı...
Başkan Yağcı ekibiyle birlikte bir çok kültürel alanda da halkı buluşturdu. Kültür ve sanat konusunda bir çok projeye imza attı. Mesela tiyatro festivali, Osmanlı Kültür ve El Sanatları Merkezi ilk aklıma gelenler arasında... Spor alanları ve parklar da yaptı Başkan Yağcı... Her mahalleyi bir Mahalle Konağı ile buluşturdu. Bu konakların yanı sıra çocuklar için parklar, yetişkinler için ise spor alanları açtı... Şuan da bir çok ilde olamayan buz pistini bile Bileciklilerle buluşturdu... Yıllardır köhne halde duran hamsu vadisini 15 yıla yayılmış bir proje ile hayata geçirmeyi planlayarak ilk etabını bitirme aşamasına geldi...
Kayı Plaza ve Kültür Kongre Merkezi ise bu saydığım hizmetlerin üzerine bal kaymak oldu. Kayı plaza, ilimize ayrı bir hava kattı. Fakat bildiğim kadarıyla Kayı Plaza'ya beklenen ilgi şuana kadar oluşmadı. Kültür ve Kongre Merkezi ise adeta Bilecik'in yüz akı oldu. Bu mekanda Türkiye çapındaki programlar düzenlenerek kısa sürede adeta Bilecik'in ülkemize açılan penceresi konumuna geldi.
Belki burada daha yazamadığım bir çok hizmet 2004 yılından sonra Bilecik'le buluştu... Bana göre, görev süresi boyunca Başkan Selim Yağcı belediyecilik adına üzerine düşeni fazlasıyla yaptı.
Bundan 10 yıl önce konuşulan sorunların çoğunu bugün hafızalardan sildi... Fakat geçtiğimiz hafta kaleme aldığım otopark konusunda Başkan Yağcı, bir takım girişimler de bulundu ama başarılı olamadı. Şuan da benim gördüğüm belediyenin çözemediği gözle görülen en büyük sorun, Bilecik'te otopark sorunu...
Fakat genel olarak baktığımızda Yağcı, yaptıklarıyla Bilecik'i daha önce görmediği hizmetlerle tanıştırdı ve bundan sonrası için "Daha neler yapılabilir ve bu yapılan hizmetler nasıl geliştirilebilir" sorusunu akıllara getirdi. 2004 yılından bu yana yaptığı icraatlarla belediyecilik çıtasını bana göre yükseltti... Önümüzdeki seçimlerde seçilecek Belediye Başkanından vatandaş haklı olarak bu icraatlardan daha fazlasını isteyecektir.
Şunu da ifade edeyim. Bu hizmetlerle ilgili çeşitli eleştiriler olabilir , bu işler yapılırken hata da yapılmış olabilir, doğaldır. Çünkü hizmetin, çalışmanın, icraatın olduğu yerde hata illa ki olur. Hele ki bu hizmetler insan odaklı yapılıyorsa... Önemli olan hatadan en kısa sürede dönerek yanlışı düzeltmektir, eksikse tamamlamaktır...
Şimdi bu yazıyı okuyanlar arasında "Yağcı'ya yağcılık yapıyor" diyenler de olabilir. Bende onlara "Yiğidi öldürün ama hakkını yemeyin" diyorum... Yapılanlar ortada...
Yazımın sonuna gelirken şunu da üzerine basarak belirtmek istiyorum. 2004 yılından önce o günün şartları altında ilimizin menfaati için bugüne kadar bir çivi çakandan Allah razı olsun... Hoşçakalın...