Merhaba. Geçtiğimiz 1 aylık süre boyunca internette yine yasak haberleri gezdi durdu. Anlaşılan o ki, internet ile birçok konuda sınırlar ortadan kalkarken önce telif haklarıyla başlayan kısıtlama çabaları sonra giderek devletlerin, kontrolü ellerinde tutmak amaçlı yaptıkları çalışmalarla perçinlenecek. İnternet özgürlüktür düşüncesindekiler de kısıtlama yanlılarına karşı amansız savaşlarına devam edecekler. Üstelik artık sadece internet değil, yeni nesil iletişim olanaklarından cep telefonu da bu kısıtlamalardan nasibini aldı. Hızlıca geçecek olursam…
Tacikistan hükümeti, geçen ay üniversitelerde cep telefonu kullanımını yasakladı. Okullardaki eğitimin kalitesini arttırma amaçlı yapıldığı söylenen yasak ile ülkemizin karnesine Youtube yasağının getirdiği zayıfın bir benzerini Tacikistan alacak gibi gözüküyor.
İsveç’te çıkan bir yasa ile korsan içerik sağlayan ve dağıtan kişilerin çok hızlı bir şekilde bulunması ve cezalandırılmasının önü açıldı. Bu yasanın yürürlük tarihinde ise sadece bir günde tüm İsveç’teki internet trafiğinin 1/3’ü birden azalmış. Anlaşılan o ki dosya alış verişi kalmamış. Tam veriler ile saniyede 120 Gb. olan veri trafiği, saniyede 80 Gb.’e inmiş.
İngiltere’de ise kültür bakanının ortaya attığı fikir ile, internet sitelerine şu aralar televizyon kanallarımızda görmeye alıştığımız türden derecelendirme sistemi (akıllı işaretler) getirilmesi öngörülüyor. Tabi bu derecelendirmenin kime göre olacağı, kimin yetkili olacağı, hali hazırdaki milyonlarca siteye notun nasıl verilebileceği ve bu işin maliyeti gibi sorular, fikrin çok da iyi olmadığını gösterebiliyor.
Bir diğer çalışma da, internet paketlerinde seçenek olarak sadece çocuklara uygun sitelere izin veren paketlerin oluşturulması. Yani internete bağlanmak için bir paket alacaksınız ve sadece o paketin desteklediği (ya da izin verdiği ) sitelere girebilecek bilgisayarınız. Değişik bir bakış açıcı tabi. İsteklileri olur mu bilmem.
Yasak yasak yasak. Bombayı yine biz patlatıyoruz. Onlarca büyük internet şirketi gibi, Google da kullanıcılarına isterlerse site yapmaları için basit bazı araçlar ile web alanı veriyor. Ücretsiz olan bu hizmet ile isteyen herkes, çok da bilgisi olmasa bile kısa süreler içerisinde hazır şablonlar üzerinden web sitesi yapabiliyorlar. Bu tarz sitelerden birinde Atatürk’e hakaret içeriyor diye, hizmeti sunan Google’ı kapattırmak üzere dava açan kişiler, ne kadar gülünç duruma düşüyorlar farkında değiller. Sadece o alt alan adını kapattırsalar, bunu yanında benzerini yine yapmasın diye ilgili kişiye cezai yaptırım uygulatmak amaçlı suç duyurusunda bulunsalar olmaz mı? Yani neredeyse iş öyle bir noktaya geldi ki, saçmalık dolu siteleri arama motoru önümüze getiriyor diye, Google-Microsoft-Yahoo gibi büyük şirketler kapatılacak. Üstelik yasak sadece yurt içinde geçerli oluyor. O da ayrı bir konu. Ne demişler, eğitim şart. En başta gülünç duruma düşmemek için.
Saygılarımla.
TÜRKÇESİ VARKEN
amortisman : Fransızcadan (amortissement) dilimize geçen bu söz "Taşınmaz malların aşınmalarına karşılık olarak yıllık kârdan ayrılan belirli pay." anlamına gelmektedir. Bu söz için Kurumumuzca yıpranma payı karşılığı önerilmiştir.
blöf : İngilizce blöf (bluff) sözü dilimizde "Karşısındaki kişiyi yanıltarak veya yıldırarak bir işten caydırmak için söylenen asılsız söz veya takınılan aldatıcı tavır." anlamında kullanılmaktadır. Bu söz yerine Türkçe kurusıkı ifadesi kullanılabilir.
doktrin : Fransızca doktrin (doctrine) sözü "1. Bilimde, felsefede bir görüşü bir sistem içinde belli bir anlayışa, düşünceye dayalı olarak oluşturan ilke ve dogmalar bütünü, 2. Belli bir anlayışa, düşünceye dayalı olan ilke veya ilkeler dizisi." anlamlarına gelmektedir. Sözün her iki anlamı için de dilimizdeki öğreti sözü uygun bir karşılıktır.