Hazır muhasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için uğraşırken hayvancılığımızla muhasır medeniyetler seviyesinde kabul ettiğimiz ülkelerin hayvancılıklarını kabaca bir karşılaştırmak istedim.
Birçoğumuzun haberdar bile olmadığımız yerli sığır ırklarımızdan ve hayvancılıkla az çok yakınlığı bulunan herkesin ezbere söyleyebileceği ithal ırklardan bahsedeceğim.
Toroslar’ daki Anadolu insanı ile Alpler’ deki çiftçilerin refah farkının sebebine bir de bu açıdan bakalım.
Yerli Kara, Boz Irk, Doğu Anadolu Kırmızısı ve Güney Anadolu Kırmızısı. Bunlar Anadolu orijinli bize ait olan yerli ırk sığırlarımız. Bu ırklarla ilgili bazı sayısal değerlerden bahsetmek istiyorum sıkmadan.
Yerli kara ırkımızın ağırlığı yaklaşık olarak 200-300 kg. En iyi koşulda günlük 700 gr canlı ağırlık artışı gösterir. Bir de İskoçlar’ın yerli karası var. Şu meşhur Anguslar’dan bahsediyorum. Canlı ağırlıkları yaklaşık olarak 1000-1200 kg civarında. Günlük canlı ağırlık artışı ise 1400-1700 gr. Yem olarak farklı bir şey yedirmenize de gerek yok ikisine de aynı yemi verin.
Doğu Anadolu Kırmızımız var. Canlı ağırlığı yaklaşık 300-400 kg. Günlük canlı ağırlık artışı 800 gr. İyi koşullarda. Fakat Fransızlar’ın kırmızısında durum biraz farklı. Rengi kırmızıya çalan Limuzin ırkından bahsediyorum. Canlı ağırlık 1200 kg. Günlük artış ise 1300 gr.
En yüksek süt veren yerlimiz Güney Anadolu Kırmızısı günlük olarak 10 litrenin biraz üzerinde verime sahip. Hollanda’nın meşhur Hollstein (Siyah Alaca)’ı elit sürülerde günlük 30 litre süt verirken zorlanmıyor.
Hal böyle iken kısa vadeli programda hayvan ithalatını eleştirmek yersiz. Biz daha iyi hayvanlar geliştirene kadar en iyileri ithal olarak vatandaşımıza sunmak mecburiyetindeyiz.
Yerli ırk demişken olay sadece sığır ırklarına sıkışıp kalmasın. Van Kedisi, Sivas Kangalı, Aksaray Malaklısı, Ankara Kedisi, Yalova Koyunu, Denizli Horozu, Kafkas Arısı ve daha niceleri bu ülkenin hazineleridir. Elmas işlenmezse kömür olmaktan öteye geçemez. Ülke olarak tüm bu milli hazinelerimizi korumak, geliştirmek ve daha verimli bir şekilde geleceğe aktarmak muhakkak bize kazandıracak bir strateji olacaktır.
Fakat güzel gelişmeler de yok değil. Yerli ırk ıslahında ve yerli tohum konusunda yapılan çalışmalar ümit verici. Ben geç kalmadığımıza inanıyorum.
Yerli otomobil kadar önemli olan yerli ırklarımız ülkemizin geleceğinde önemli bir kilometre taşı olacak. Tarım ve hayvancılığımız geliştikçe güzel günler daha çabuk gelecek…