Seçimlerimiz, bütün dünyada daima ilgiyle takip edilmiştir. Bunun, her biri diğerinden ehemmiyetli, üzerinde durulması gereken pek çok sebebi vardır.
Dünyanın “şehir merkezi” mesabesindeki bir coğrafyası üzerindeyiz... Şehirdeki herkes az veya çok, merkezde olanı bilmek ister.
Bir Batılı diyor ki, “Dünyada hiçbir millet Türkler’den bahsetmeden tarihini yazamaz”. Sadece bu bile seçimlerimize alâkayı celbeder. Üstelik yüzyıllarca, lideri olarak İslâm Âlemini yüceltmiş ve temsil etmişiz... Batı hayranlığı hastalığına yakalanınca, peşimizden gelenler de aynı akıbete uğradı… Son zamanlarda başlayan İslâm’a dönüş, onlarda da görülüyor. “Arka teker, ön tekerin izinden gider.” Böyle bir milletteki seçim sonuçları, ona ümit bağlayanları da, düşman olanları da ilgilendirecektir tabiî olarak… Türkiye’nin Batı ülkelerinden birine karşı kazandığı bir maç bile İslâm Âleminde sevinç gösterilerine vesile oluyor. Bu zafer coşkusu, basit maç hastalığı değil elbette… Sevinçlerini; kendi bayraklarının yanında –hattâ bazan kendi bayraklarından önde– Türk bayrağı dalgalandırarak göstermelerinin derin bir mânâsı olmalı. Maçlarımızı takip edenler, 1 Kasım seçimlerini haydi haydi takip ederler…
●“Seçim sonuçları, Filistinliler tarafından coşkuyla karşılandı. Gece boyunca Mescid-i Aksa'nın kandillerini yakan Filistinliler TÜRK BAYRAKLARIYLA sevinç gösterileri yaptı; ‘acımızı paylaşan hafifleten ve tüm mazlumların yanında olanların başarısını izliyoruz. Hamdolsun Ya Rabbi’ dediler.”
●Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı İsmail Heniyye: “AK Parti’nin başarısı Filistin’de, Kudüs’te ve Gazze’de yankılanıyor.”
●Müslüman Kardeşler Teşkilâtı (İhvan): “Seçimler, bölgesel ve uluslararası güçlerle İsrail’e verilmiş en güzel cevaptır.”
●1948 Filistin İslâmî Hareketi lideri Raid Salah: “Seçimlerdeki oy oranları TARİHÎ BİR BAŞARIdır. Türk halkı, tüm barbarlara tokat gibi mesajlarla, ümmetin yüreğine su serpti”
●İslâmî Cihad Hareketi: “Seçimlerdeki başarı, Türkiye’de istikrarsızlığa oynayan herkes için hayal kırıklığı oldu.”
●Azerbaycan Yeni Müsavat gazetesi: “TARİHÎ BİR SEÇİM”...
●Kırgızistan Resmi Haber Ajansı (KABAR): “AK Parti yeni anayasa hazırlamak, Suriyeli göçmen sorununu çözmek gibi hedeflerine ulaşabilir.”
●Suriye’de, kendi başlarına memnuniyetlerini ilân edenlerden başka Esat’a karşı 12 grup, bunu ortak bir bildiri ile dile getirdi.
●Es-Safir gazetesi (Lübnan): “Suriye'deki yangın, Erdoğan'ın seçimlerini yakamadı.”
●Suriye’deki rejim basını, sonuçları “şeytanın zaferi” olarak nitelendirdi. Türkiye’de iç harp ve ekonomik kriz çıkacağını iddia etti. Böylece, ters tarafından gerçeği dile getirmiş oldu.
En mânâlı değerlendirmeler İslâm Dünyası Âlimler Birliği Başkanı Yusuf Kardavî ile Tunus Nahda Partisi’nin Nobel ödüllü lideri Raşit El Gannuşî’den geldi…
●Kardavî: “Gurur duyuyorum, umutlarımız yenilendi. Azmimiz güçlendi.”
●Gannuşî: “Türkiye’de Pazar günü yapılan seçimler Allah’ın bir günüdür, İslâm’ın bir günüdür, demokrasinin bir günüdür. SADECE TÜRKİYE’Yİ DEĞİL, TÜM BÖLGEYİ ETKİLEYEN BİR GÜNdür. Sadece Türkler’in değil, Filistin, Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın da zaferidir.”
Türk milletinin; bulunduğu coğrafyanın, tarihinin, inancının, bin yıllık mücadelesinin ve İslâm Âleminin; kendisine yüklediği misyonun farkında olduğunu, –seçim sonucunda görmeseniz ve seçimde kazananı tasvip etmeseniz bile– yüzde yüze yakın katılma oranı ile ispat ettiğini kabul etmeniz gerekir. Atasözümüzün dediği gibi “Yüce dağın kışı yaman olur!”… Yüce dağ!.. Hayranı olunur, haset edilir; ama görmezden gelinemez.