ÜNİVERSİTELİLERDEN ABD PROTESTOSU

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi öğrencileri, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararını protesto etti. Öğrenci Konsey Başkanlığı’nın önderliğinde gerçekleşen protestoya; Bilecik Alperen Ocakları, Bilecik Anadolu Gençlik Derneği, Bilecik İlim Yayma Cemiyeti, İslam Tarihi Araştırmaları Kulübü ve Üniversiteli Akil Gençler Kulübü ile Atatürkçü Düşünce Kulübü'nden öğrenciler katıldı.

Meslek Yüksekokulu önünde toplanan öğrenciler buradan sloganlar eşliğinde yürüyerek İktisadi ve idari Bilimler Fakültesi önüne geldi. Burada grup adına bir basın açıklaması yapan BŞEÜ Öğrenci Konseyi Başkanı Gürkan Danık, alınan kararı “illegal” olarak niteledi ve asla kabul etmediklerini söyledi. 12 Aralık 2017 tarihinde gerçekleşen protestoda şu ifadelere yer verildi:

“Kıymetli hocalarım ve vatanperver öğrenci kardeşlerim senelerdir gerek zulümle gerek psikolojik baskıyla gerek ablukaya alınarak insanlık onurunun ayaklar altına alınması suretiyle işgal edilen ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’yı içinde barındıran Müslümanlar olarak haremimiz olan kutlu şehir Kudüs kendini bilmez ABD Başkan'ı Donald Trump tarafından illegal bir kararla İsrail'in başkenti ilan edilmiştir.

Kudüs'ü biliyorsunuz İlahi dinlerin en büyük mekanı O kutlu Nebi'nin (S.A.V) miraçtaki en güzel durağı Hz. İsa’nın tebliğe başladığı ve göklere yükseldiği, Hz. Davud'un, Hz. Süleyman'ın ve daha bir çok Peygamber'in övgü ile bahsettiği şehirdir Kudüs ,ama şimdi o Kudüs boynu bükük ve zalim hükmü altında o mukaddes beldeye yakışan inanca dayalı her şey şuan ayaklar altına alınıyor ve son Nebi'nin (S.A.V) mübarek ayaklarının değdiği o yerleri şuan maalesef Müslümanlara zulmeden ve inanca ve ibadete saygısı olmayan İsrail postalları çiğniyor.

Yıllarca Ortadoğu'nun içine adeta bir kılıç gibi giren ve kendi yazdıkları ütopik dünyanın peşinden giden İsrail kirli planlarını gerçekleştirmek için mevcut kuklalarını her zamankinden daha fazla oynatıyor ABD devlet Başkan'ın almış olduğu karar ise bunun en bariz örneğini oluşturuyor. Unutulmamalıdır ki Kudüs hiç kimseye vaat edilmemiştir. Özellikle de kan ve gözyaşı dökmekten çekinmeyen masum insanların canını kıyan zalimlere ise Kudüs haramdır. Hiçbir maddi ve manevi bağlarının bulunmadığı bir yerde semboller üzerinden kutsallar kurarak kendilerini bu yalana inandırabilmek şizofrenlikten başka bir şey değildir. 

Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Müminlerin alın koyup secde edeceği bu kutsal toprağa kirli postalları ile girip kan döken zalimler elbet bir gün döktükleri kanda boğulacaktırlar. Ve bu zalimlere alkış tutanlar ve onların yolunu açıp onca zulme göz kapatıp kulak tıkayanlar ise tarihin sayfalarına kara bir leke olarak geçecektirler. Bugün burada toplanmamızın nedeni bağırmak çağırmak değil bugün burada toplanmamızın nedeni zalime dur diyebilmek korkmadan haksızlığa baş kaldırabilmek ve maalesef uyuyan Müslümanlara buradan artık uyanın diyebilmektir.

Güneyden Süveyş kanalına kuzeyden Kapadokya dağlarına kadar heryere göz diken Arz-ı Mev’ud’cular unutmasınlar ki karşılarında herkes uyusa bile herkes sussa bile asla susmayacak bir an olsun durmayacak bir güç vardır. Bu güç kahraman Türk Milleti’nin gençleridir. Anadolu'nun yiğitleridir. Kısaca Arz-ı Mev’ud’un karşısında her zaman duracak olan Misakı Millidir. Bu doğrultuda BŞEÜ Öğrenci Konsey Başkanlığı ve tüm sivil toplum kuruluşları olarak Kudüs için alınan illegal kararı kınıyor ve bu kararı asla kabul etmiyoruz. Unutulmamalıdır ki; mazlumun zalimden öcünü alacağı gün, şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır…”