YÂDİGÂR ŞEHİRLER

Yeryüzünde iki şehir vardır ki kendilerinde bulunan mukaddes yapılar dolayısıyla manevî değer kazanırlar. Birisi yapıların yeryüzü ilki olan Kabe’nin bulunduğu Mekke, diğeri de Mescid-i Aksa’nın bulunduğu Kudüs’dür. Bu iki şehrin mukaddesliğini Kur’an-ı Kerim’den öğreniyoruz.
Kur’an-ı Kerim’in bildirdiğine göre yeryüzünde ilk inşa edilen yapı Kabe’dir ( Al-i İmran, 96). İlk olarak ne zaman inşa edildiği konusunda Kur’an-ı Kerim’de bir bilgi olmamakla birlikte, ilim ehlinin bu konuda değişik görüşleri vardır (Kur’an Yolu, C.1, shf. 211). Ancak Kur’an-ı Kerim’de Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail tarafından yapıldığı ifade edilmekle birlikte bunun ilk ve temelden olduğu yada önceden var olan bir temelin inşası olup olmadığı vurgusu yapılmamaktadır. Yine Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle Hz. İbrahim Kabe’yi yaptıktan sonra Allah Teala’nın isteği ile bir tepeye (Yorumlara göre Ebu Kubeys tepesi) çıkarak İnsanlığı oraya, Rableri olan Allah’ı zikretmeye çağırmıştır (Hac, 27). Bu çağrıdan dolayıdır ki, Kabe ve bulunduğu şehir Mekke Ademoğlu için mukaddes kılınmıştır.
Mescid-İ Aksa Hz. Süleyman tarafından yapılmış ve İslamın ilk kıblesi olarak mukaddes bir mabettir, bulunduğu şehir de bu manada önemlidir.
Yeryüzünde bilinen, aynı tür başka bir şehir yoktur. Günümüz dinî inanışları ile belki dinî merkez olma bakımından kutsal sayılan şehirler olabilir, ancak bunlar insan ve toplumların kendi mülâzahalarıdır, İlâhî değildir.
Ancak her toplumun ve milletin kendi tarihi, kendi değerleri bakımından önem addettiği şehirler ve merkezler vardır. Bu merkezler var olma mücadeleleri, dinî inanışları, bir takım tarihî hadiseleri barındırması gibi çeşitli sebeplerle değer kazanmış olabilir.
İçinde yaşadığımız vilayetimiz Bilecik ve havalisi de Türk milleti olarak bizim var olma mücadelemiz bakımından, Dedemiz Alparslan’ın ebedî vatan olmak üzere kapılarını açtığı Anadolu’yu vatan edinmemizde ve cihan hâkimiyetimizde merkez üssü olmuştur. Allah’ın adını cihana duyurmak ve hür ve bağımsız yaşayabileceği bir yurt edinmek inanç ve mefkuresiyle sefere çıkan, adalet ve hürriyeti hâkim kılıncaya kadar durmayan ecdadımızın kurduğu Cihan Devleti Osmanlı’nın adıyla daim zikredilen çınarın kök saldığı yerdir. Ceddimiz Osman Gazi’nin Osmanlı Devleti’ni kuruşundan devletin sonuna kadar bölge adeta eman yurdu olmuştur. Osmanlı devletinin itimat ve istinatgâhı olmuştur.
İstiklâl harbimiz döneminde, İzmir’den Anadolu’yu işkâl hareketini başlatan düşman, nihayet Bozüyük ve havalisinde çetin, insanımızın kahramanca ve yiğitçe ecdadına yakışır bir mücadelesi sonucunda durdurulmuş, buradan denize dökülmek üzere yön almıştır. Bu mücadele sonucunda milletimiz yine devletsiz kalmamış, inkıtasız olarak akabinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni Mustafa Kemal Paşa önderliğinde kurmuştur. Yani kısaca demek gerekir ki, Vilayetimiz Bilecik; ilçeleri Söğüt, Bozüyük, İnhisar, Pazaryeri ve diğerleriyle birlikte Milletimiz nezdinde “Kuruluş ve Diriliş Şehri” olmuştur.
Bu aziz toprakları bize ebedî vatan kılan bütün ecdadımıza ve onun kahraman yiğit şehitlerine, ahrete intikâl eden gazilerine Cenab-ı Hakk’tan rahmet, hayatta olan gazilerimize sıhhat ve afiyetler niyaz ediyor, 4 Eylül Bozüyük, 5 Eylül Pazaryeri ve 6 Eylül Bilecik’in kurtuluş günlerini kutluyorum.
BEN GELDİM
Bilecik'ten çıktım, yayan yapıldak,
Yüreğimi size açtım da geldim.
Şu nefsim, önüme koydu dal, budak,
Gözüm sakınmadan kaçtım da geldim.

Şeyhim Edebalı terbiyesinden,
Ertuğrul Gazi'nin örfiyesinden,
Dedem Osman Gazi bakıyesinden,
Bir gardaş sancağı açtım da geldim.

Ulu çınarın kök saldığı yerde,
Erken uyandım, yol aldım seherde,
Gönül dostlarından, sizden her ferde,
Bir bir sevgi payı biçtim de geldim.

Bir fincan hatırı, bedel kırk yıla,
Sizinle söyleşmek için dil dile,
Dahi kırklar için düştüm bu yola,
İşte bin ömürden geçtim de geldim.

Yunus gibi Taptuk Emre'yi buldum,
Hacı Bektaş gibi, yâri yâr bildim,
Debbağ Ahî Evran yârânı oldum,
Dost elinden şerbet içtim de geldim.

Yiğitçe kesildi düşmanın önü,
Vardığı son durak oldu İnönü
Denize dökülmek üzere yönü,
Çevrildiği yerden geçtim de geldim

Geldiğim topraklar ced emaneti
Orada kuruldu Cihan Devleti,
Sonrası, Türkiye Cumhuriyeti,
Asırdan asıra göçtüm de geldim
19/08/2019, Bozüyük