YARIN'IN İFTİRALARINA BELGELERLE CEVAP
Cam köşkte oturanlar kimseye taş atmasın!..Oğuz’un iftiralarına çanak tutan Yarın Gazetesi kavgayı başlattı. “Sakarya Gazetesi’ne iş bastırmadığımız için bana saldırıyorlar” iftirasını attı.Yarın Gazetesi Sahibi Mehmet Özgür ve Cafer Elmas bunun yanlış olduğunu bildiği halde yayınladı.
Çanak tuttuğunuz Oğuz açıklasın teklif mektuplarını. Bilecik İl Özel İdaresinde hepimizin huzurunda açılan teklif mektuplarında 18 bin civarında Yarın, 17 bin civarında Değişim 14.750 civarında Sakarya Gazetesi teklif verdi. Bunu biliyorsunuz. Tam rakamları açıklamanızı istedim. Cevabınızda yer verebildiniz mi?Hayırr..
Çamuru atarsınız!.. Cevabınızı alınca okuyucudan özür diler yeni çamurlarınıza devam edersiniz.
Size karşı yazdım. Oğuz’un şivşirmesine,fitnesine, dolmuşuna geldiniz. Oğuz’un kayığına bindiniz. Oğuz MHP’ye attığı, Ak Parti’ye attığı kazığı sonra size attı. Hazımsızlığınızın kurbanı oldunuz. İftira, belden aşağı vurmak, itibarsızlaştırmak kimin işidir bunu en iyi kamuoyu bilir.
Biz işte isteriz, reklamda isteriz, alnımızın teriyle kazanırız, kazandığımızı işimize yatırırız. Beygir besleyip at koşturmayız, ondan bundan borç para alıp üstüne yatmayız.
Cafer Efendi cevabında şöyle yazmış:
Eyyy Mücahit Erdal; ben beygirde beslerim, atta yarıştırırım sana ne, köpekte beslerim, köpekte yarıştırırım sana ne”
Ondan bundan borç para alıp üstüne yattığın ile ilgili bir cevap vermemişsin. Cafer Elmas, bizim Bilecik Belediyesi’ne kestiğimiz faturalar, senin Bilecik halkından alıp da ödemediğin para kadar yoktur.
Bize çamur atılmadığı müddetçe kimsenin iç işine karışmayız. Elmas Büfe meselesini de biz yazmadık. Cafer Elmas: “Başkan Yağcı, 14 yıl önce işten çıkararak benim ekmeğimle oynadı 6 ay öncede yine benim aile şirketim olan benim de hakkım bulunan kardeşlerimin işlettiği mekanı elimizden alarak yıktı. Mücahit bey eminim ki benim yerimde siz olsaydınız, size bunlar yapılsaydı Belediye’yi Başkanın tepesine yıkardınız”
Biz belediyeden üç kuruşa yer kiralayıp, başkasına fahiş fiyatlarla pazarlayıp aradaki farkı cebe indirmedik.
Cafer Elmas “Artık kurumları da mercek altına aldım. Vali beyi de rica ederek göreve davet ediyorum kurumlara matbu işleri için gerekli uyarıda bulunmasını istiyorum” demiş. Bak bak bak.. Başka ne diyor: “Belediye iş versin de göreyim. Sizi ilçelerde de rahat bırakmayacağım” diye tehdit ediyor.
Elinden geleni ardına bırakma. Musa Çolak’ın Valilik yaptığı dönemde her yere şikayet ettiniz. Şimdi Fahrettin Poyraz şöyle yaptı böyle yaptı diye iftira atıyorsunuz. O dönemde siz Fahrettin Poyraz’a gittiniz şikayet ettiniz. O dönemin Milletvekili ne dedi: “Ben yanlışın arkasında durmam” dedi. Sizi adam sandı. İddialarınızla ilgili Bakanlıktan müfettiş isteğinizi kabul edip müfettiş getirtti. Ne oldu. İddialarınız fos çıktı. O dönem Mehmet Özgür’de sana inandı, resmi kurumlarda kapı kapıdolaşarak şikayetçi başı oldu.
Şikayetçi başı olacağınıza işinizi yapın. Oğuzla gidin Yarın Gazetesi’ni Bozüyük’te tutundurmaya çalışın. Bozüyük kimsenin tekeli altında değil. Tabi başarabiliyorsanız. Bizim Pazaryeri’nde de gazetemiz satılıyor. Pazaryeri’ne giden tek gazete bizimki. Gidin siz de satın. Pazaryeri orada. Söğüt’te Osmaneli’nde, varlığınızı gösterin, gösterebiliyorsanız. Biz abonelerimize kendi elimizin emeği ile hazırladığımız, kendimizin imal ettiği promosyonları hediye götürüyoruz. Neden kıskanıyorsunuz. Siz de okuyucularınıza götürün. Kıskançlık, hazımsızlık, şikayetçilik yerine işinize bakın. Başarısızlığınızın, faturasını başkasında aramayın!..
İftiralarına çanak tuttuğunuz Oğuz Sertler’e şimdi cevabı kendisi versin diyorsunuz. Fitnesine, şivşirmesine geldiğiniz Oğuz’un hala “Benden iş istediler” yalanını söylemekten geri durmuyorsunuz. Ben ziyaretindeki konuşmalarımı o tarihte yazdım geçen ki yazımda da cevabını verdim. Varsa iddialarınızla ilgili belge yayınlayın. Bu iftira değil mi?
Geçen ki yazınızda Basın İlan Kurumu Genel Müdür Yardımcısı şöyle demiş böyle demiş. Yaz ismini ispatla dedim ispatlayabildin mi? Bilecik Belediye Başkan Yardımcısıyla şöyle konuşmuşsunuz, cami önünden geçen biri duymuş. Dedikodu. Hangi başkan yardımcısı söyle ismini söyle, ispatla.
Basın derneğiyle ilgili cevap verememişsiniz. Mehmet Ergün: “Yarın Gazetesi varsa ben yokum” dedi. Biz ilde hep beraber olalım dedik. Yarın Gazetesi varsa ben yokum diyen Mehmet Ergün ile Mehmet Özgür Bursa’da aynı derneğe girdiler.
Bütün Bilecik’in gözü önünde eski Vali Konağı’ndaki usulsüzlükleri yazabildiniz mi? Bakın Bu sizin haberiniz:
Sizin çok sevdiğiniz Ahmet Hamdi Nayir İhale Komisyonu başkanlığını yaptığı haberinizde bakın ne diyorsunuz: “İhaleye çıkan eski vali konağının yeni sahibi belli oldu. Değişim Gazetesi’nin sahibi Mehmet Ergün, aylık 16.500 TL kira bedeli karşılığında konağı 7 yıllığına kiraladı. İhale şartnamesi gereğince eski konak yıkılacak, yerine prefabrik ya da ahşap yeni bir bina yapılacak” devamında “Konağın yerine yapılacak yeni binanın projesinin İl Özel İdaresi tarafından onaylanması gerekiyor. Yapılacak projede kamuoyu tarafından merak ediliyor” diyorsunuz.
Peki “yazdığınız gibi ahşap veya prefabrik oldu mu, projeye uyuldu mu?” hayır. Neden yazamadınız Cafer Elmas. Neden takip etmediniz.
Bilecik İl Özel İdaresi’nin 2010’lu yıllarda Kütahya’da bastırdığı Mehmet Ergün’ün de işin içinde olduğu işlerle ilgili köşe yazısı yazdın. Bu durumu Halis Nalbant’ın “Bizim Mehmet” ifadesinden yola çıkarak “Bizim Mehmet Bizim Nalbant baş başa” diye haber yaptın. İş matbu evrağa gelince haber yapıyorsun da eski vali konağının yerine yapılan ve haberinde yazdığın gibi “Ahşap veya prefabrik” olmayınca neden yazmıyorsun?..
Şimdi Cafer Elmas’ın fos çıkan ifadelerinden biri daha: “FETÖ mahkemelerini de benden başka takip eden olmadı. Benim saatlerce takip edip, bilgilerine ulaşıp haber yaptıktan sonra tüm basın mensupları emeğimi hiçe sayarak kopyala yapıştır yapıp haber yaptılar. Benim yaptığım haberleri de, sizin yaptığınız haberleri de kamuoyu görüyor ve biliyor. Gazetecilik cesaret ister, yürek ister, sadece gazetecilik para kazanmak için yapılmaz Mücahit efendi”
Şimdi aşağıda gördüğün haberleri ben kendim gittim. Takip ettim. Dava arasında Av. Faik Akarkarasu, Av. Recep Akay, Av. Ali Öktem ile görüştük bazı kritikler yaptık. Hatta haberi yazınca arkadaşım Av. Recep Akay’a göndererek, hukuki açıdan bir sakıncası var mı diye görüşünü aldım. Buna benzer onlarca iftirana cevap verebilirim.
Aşağıda da Osmaneli Haber Gazetesi’nin haberi var. Her şey ortada
“TBMM Başkan vekili seçilen Yaşar Tüzün ile Belediyede çalıştım. Senin dediğin gibi çöreklenmedim” diyorsun ya;
“Çöreklendin Cafer Efendi! CHP kazandı sen çöreklendin”
“Kısa bir zaman sonra yeğenlerini ve Durmuş Günsur’un eşini işe aldı. Ardından biz dava açtık ve kazandık. Saim arkadaşım haricinde diğer arkadaşlar geri döndü, döndükleri gün Karasu deresinde taş taşıdılar bilgin vardır o zamanlar Yarın haber yaparken siz yazmadınız. Çünkü Ak Parti’den Belediye Meclis üyesi olan ve Başkan Yardımcılığı da yapan ailenizde tek değer verdiğim, saygı duyduğum amcanız sayın hocam Ali Erdal vardı” diyorsun. Bak Cafer Efendi! hırsın gözlerini öyle karartmış ki, kendi yazdıklarından başka hiç bir şey görmüyorsun. İşte sizlerin işten çıkarıldığınızda SAKARYA gazetesinin yapmış olduğu haberler. Fotoğrafta sende varsın.
Bak Cafer Efendi! o tarihlerde gazeteci olmadığın, gazetecilikte acemi olduğun için olayları iyi takip edememişsin veya hırsından hafızan silinmiş. Ak Partiden Belediye Meclis üyesi seçilen Ailemizin büyüğü Ali Erdal Beş yıllık Belediye Meclisi üyeliği döneminde Bilecik Belediyesinde hiçbir zaman Belediye Başkan Yardımcılığı görevinde bulunmamıştır.
Cafer Efendi! diyorsun ki; “Başkan Yağcı, 14 yıl önce işten çıkararak benim ekmeğimle oynadı, 6 ay önce de yine benim aile şirketim olan benim de hakkım bulunan Kardeşlerimin işlettiği mekânı elimizden alarak yıktı. Mücahit Bey eminim ki benim yerimde siz olsaydınız, size bunlar yapılsaydı Belediyeyi başkanın tepesine yıkardınız”
Bak Cafer Efendi! Bilecik’te herkesin bildiği Elmas Kafeyi ne zaman nasıl aldın bilmem ama Elmas kafe yıllarca Soyadınızla anılmasına rağmen, orada bulunan çay bahçesini ve diğer dükkânları kimlere kaç paraya kiraya verdiniz, senin de ortağı olduğunu söylediğin aile şirketiniz Bilecik Belediyesine kaç lira kira ödediniz. CHP Belediyeyi kazandığında Bilecik Belediyesine çöreklendiğin gibi, yıllarca önce aile şirketiniz ile çöreklendiğin elmas kafeden de Belediyeyi zarara uğratarak rant elde ettin. Allah’a şükürler olsun ki, ne devletin bir dükkânında, ne belediyenin bir çay bahçesinde hiç gözümüz olmadı olmaz da. Senin gibi devlete çöreklenmeyi bilmediğimiz için, attığın çamurların da hiç biri bize yapışmıyor, yapışmayacak bunu böyle bilesin.
Diyorsun ki; “Durmuş Günsur ile yıllar önce ilişiğini kesmişiz. İnternet sitesi haberciliği yaparken herkes bilir en büyük düşmanı bendim, gazetede çalışırken de o zamanlar Durmuş’u dövdüğümü de hatırlayın, valla Durmuş Gün- sur, internet sitesinde benim değil ama babanız Şadi beyin yazılarını öve öve manşetlerine taşırken, yazarken aranız çok iyiydi.”
Fetö’den hüküm giymiş olan ve şu anda cezaevinde yatan Durmuş Günsur ile kimin ara- sının iyi olduğunu herhalde bu resimlere bakınca çok daha iyi anlayacak ve hatırlayacaksındır Cafer Efendi! Yarın Gazetesi Durmuş Günsur ile ilişkisini kesmiş ama Sen Durmuş’la ilişkini kesmemişsin. Durmuş Günsur Gazetemizin sahibi Şadi Erdal’ın yazılarını sitesine koymuş olabilir. Gazetemizin Sahibi Şadi Erdal’ o yazıların Durmuş’un sitesine konulması için ricada mı bulunmuş, yalvarmış mı? Hiç araştırmadan yine sallamışsın. Şadi Erdal’ın herhangi bir dahli olmadan yapılan bir işten dolayı suçlaman abesle iştigalden başka bir şey değildir.
Cafer Efendi! 05 Şubat 2018 tarihli Yarın’da yaptığın haberinde “Zamanında MHP’nin oylarıyla Belediye Başkanlığını kazanan ardından Ak Parti’ye geçen, yine CHP’nin oyları ile başkan seçildikten sonra Ak Parti’ye geçen Belediye Başkanları için tek bir eleştiriniz olmadı bakıyorum” diyorsun ya; Bozüyük Belediye Başkanı Ahmet Berberoğlu’nun Ak Partiye geçtiği tarihten itibaren gazetemizde çıkan yazılar da burada. Biz bırak sadece parti değiştirenleri, partilerini değiştirmeden halen seçildikleri görevlerinin başında olan Ak Partili Belediye Başkanlarını, Milletvekillerini hatta Bakanlarını eleştiren yüzlerce haberi yapmışız ki, bunları görmemek için ya kör, ya da hafıza kaybına uğramış olmalısın.
Bu haber toplam 6512 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.