YILIN HEMŞİRESİ BÖYLEYSE...

Bilecik Devlet Hastanesi’nde çocuğa kan aldırma işlemi için giden annenin hemşireyi masasında çekirdek yiyerek yanındaki çocuğuyla cep telefonundan video izlediklerini görmesi ve kendine kötü muamelede bulunduğu gerekçeleriyle başlayan tartışma sürüyor.

“Hastanede Rezalet” başlığı ile verilen haberde kan tahlili için çocuğunun kanını aldırmaya giden annenin, hemşireyi kan alma masasında, yanında çocuğu ile birlikte cep telefonundan çizgi filim izleyip, çekirdek yediğini, kendisinin seslenmesine rağmen cevap vermediği, ilgisiz davrandığı gerekçeleriyle çıkan tartışma anlatılıyor.

Kan aldırma işlemi için giden hasta annesi tarafından çekilen fotoğrafta ise kan alma masasında hemşirenin, hemşire kıyafeti giymediği, yanında küçük çocuğun oturduğu önünde cep telefonu yanında ise çekirdek kabukları gözüküyor.

Kamuoyunda büyük yankı uyandıran haberle ilgili Bilecik Devlet Hastanesi, Bilecik İl Sağlık Müdürlüğü ve Bilecik Valiliği hiçbir resmi açıklama yapmaz iken Bilecik Devlet Hastanesi’nde görevli haberin muhatabı hemşire Canan Özfidaner gazetemize “Cevap ve düzeltme metni” gönderdi.

Canan Hemşire açıklamasında “Kesinlikle çekirdek yemem, video seyretmem söz konusu değildir” derken ‘‘Yılın Hemşiresi’’ ödülü başta olmak üzere birçok hususta ödüllendirilip, onurlandırıldım. Tüm sicil not değerlendirilmelerim hep üstündür” dedi.

Bilecik Devlet Hastanesi Hemşiresi Canan Özfidaner’in gazetemize gönderdiği metni aynen yayınlıyor değerlendirmeyi kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.

 Gazetede ‘‘REZALET!’’ başlığıyla yayımlanan haberle ilgili cevap-düzeltme metnidir. 

İŞİN DOĞRUSU! 

Ben C. Ö. iktidar veya muhalefetin sağlık çıtasını değil, 20 yıla yaklaşan hemşirelik göreviyle ‘‘insan ve insana yardım’’ çıtasını yükseltme gayret ve sevgisiyle yüklü; Başta ‘‘Yılın Hemşiresi’’ olmak üzere her yıl gerek sıralı sicil amirlerinden gerekse toplumun olumlu değerlendirmeleriyle onurlandırılan hemşireyim. 

Gazetenizin 26 Ocak 2018 günlü sayısının 1.sayfasında büyük punto ile ‘‘REZALET!’’ başlıklı haber öncelikle doğru-gerçek değildir. Yaşanılanlar her ne saikle olursa olsun abartılı, yanlış ve gerçek dışıdır. Kişilik haklarıma saldırılmış, onurum zedelenmiş ve bana suç atılmıştır. 

Yaşanılan gerçek şudur: 

Olay günü, Çocuk Polikliniğindeki kontrol randevusu için gelen 11 yaşındaki kızım yanımdadır. Ancak çekirdek ve akıllı telefonundan haberli değildim. 

Sıra bekleyen hastalar nedeniyle kısa bir süre için bile olsa mazeretli olarak kızımla poliklinik koridorunda değil birkaç kan alma hizmeti için odamda kalmış, kızıma yan arka tarafımdaki masayı ve sandalyeyi göstererek ‘‘sessizce oturmasını tembihleyip’’ işime devam etmiştim. 

Çekirdeklere ve ne yazık ki genç-yaşlı, çocuk-yetişkin hemen herkesin bir uzvu gibi olan telefona haber kaynağınız Ü.B’nin bağırarak ‘‘…burada çekirdek mi yenir, bu ne ya, ben de diyanette memurum böyle bir şey görmedim…’’ diye söylemesi üzerine kan alma hazırlığı yaptığım sırada yan arkama dönünce vakıf oldum. 

Kesinlikle çekirdek yemem, video seyretmem söz konusu değildir. Bu durumu Ü.B’den önceki hasta, kapı önündeki hastalar ve özellikle Ü.B’den hemen sonra kanlarını aldığım iki hasta ve yakınları görmüşlerdir. 

Önceki hastadan hemen sonra (hiç yerimden kalkmadan-kalkamadan birbirini takip eden süreçtir bu) sonradan Ü.B olduğunu anladığım hasta için gerekli teknik iş ve işlevlerden oluşan hazırlık ile meşgul olduğum sırada birden yukarıdaki sözler üzerine dönüp baktığımda Ü.B.’yi görüp sakinleştirici, teskin edici sözler söyledim. Bunun üzerine Ü.B. ‘‘…senin fotoğrafını çektim, rezil edeceğim, gazeteye vereceğim, itibarını yok edeceğim, benim kim olduğumu biliyor musun, sana memuriyet yaptırmayacağım, süründüreceğim, sen göreceksin, gününü göstereceğim…’’ gibi sözler üzerine elimdeki hazırlık malzemelerini bırakıp ayağa kalktığım sırada, hasta oturma yerinde olmayan Ü.B. bebeğini bile düşünmeden el ve kolunu kaldırıp, bana vurmak için adım atmış ve bu sırada intikal eden güvenlikçiler tarafından tutularak engellenmiştir. 

Olay budur. 

Haberde gösterildiği üzere, ‘‘Sorumsuz, vurdumduymaz, tavırları rezalet boyutuna ulaşan, kötü muamele yapan, insan hayatını hiçe sayan’’ biri değilim. Tam aksine 20 yıla yakın memuriyetim içerisinde ‘‘Yılın Hemşiresi’’ ödülü başta olmak üzere birçok hususta ödüllendirilip, onurlandırıldım. 

Tüm sicil not değerlendirilmelerim hep üstündür. Hastanemde yoğun bakım ünitesinin kurulmasında alın, emek ve sevgimin teri bulunmaktadır. 

Ne yazık ki (özel başka bir saik yoksa) sayın Ü.B. odaya girdikten sonra hemen herkes için istisnasız mutad olduğu üzere sıradaki hastanın teknik hazırlığı ile meşgul olduğum halde kendisine arkam dönük, yüzüm elimdeki malzemede hazırlık yapan bu durumumu ‘‘İlgisizlik, vurdumduymazlık, 

kötü muamele yapan, insan hayatını hiçe sayan, rezalet boyutuna ulaşan davranışını yapan vb.’’ biri gibi değerlendirilip, haksız saldırılarda bulunduğu, gazetenizin özensizliği sonunda kamuoyunu aydınlatma-oluşturma göreviyle yükümlü, demokrasinin dördüncü gücü ‘‘Basını’’ da yanıltarak iştirak halde maddi manevi suç işlenmesine ortak etmiştir. Olayın seyri değerlendirildiğinde yüzümü ve vücudumu tamamen görünecek hal ve nitelikte gizlice fotoğraflayıp, yayımlayarak adeta toplumun ve kötü niyetlilerin önüne ‘‘Linç’’ kolaylığı için sunuldum. 

Dikkatlice incelemeden yapılan bu yayınla sadece bana değil her biri cansiperane, üstün gayret ve fedakarlıkla gece gündüz, ellerinden geldiğince görev yapan başta baştabibimiz ve doktorlarımız olmak üzere tüm çalışanlara şahsımda haksızlık yapıldığı aşikardır. 

Kamuoyuna ve değerli okuyucularınıza saygılarımla sunarım. 

Canan ÖZFİDANER  - Bilecik Devlet Hastanesi Hemşiresi